Sen Benimsin

2. Bölüm (Wild)

Multimedia da Bora var :D

“Bak işte orda!“ diye bağrınca kafamı o tarafa çevirdim. Karşımda o duruyordu bir an olduğum yerde çakılıp kaldım !

O burdaydı, bu okula gelmişti ! Şans mıydı bu yoksa belamı mı bulmuştum ?

“ Hazal çekiştirip durmasana!”

“Ne oluyo sana ?”

“Bu çocuk sabah tokat attığım çocuk Hazal!”

“ Git ve özür dile çocuktan! Gerçekten çok yakışıklıymış hem.”

“ Off iyi tamam yeter ki sen sus!“ ben böyle diyince bizim cadı pis pis sırıtmaya başladı. Ben onun aklından neler geçiyor gayet iyi biliyorum! Kesin o adını bile bilmediğim çocuktan hoşlandığımı sandı. Pislik!

Yavaş yavaş o yakışıklı… ne yakışıklımı o da nerden çıktı ya dünyada bi bu kalsa yinede bakmam ben buna ‘hıı tabi kaslarına bakarken ağzın sulanıyor’ sen sussana bi sürtük iç ses ! Kendimle böyle konuşurken birden onun yanında buldum kendimi.

"Sen o çocuksun...bana yardım eden"

"Sende o kızsın..Sana yardım etmeye çalışırken beni sapık sanan ve tokat atan!" dedi alayla. O yaptığım şey aklıma gelince o kadar çok utandım ki başımı yere eğip "Özür dilerim. Sanırım sen yeni gelen çocuksun bak ne diyorum senden tam anlamıyla özür dilemek için okulu sana gezdirebilirim!" diye heycanla atılıyorum ama o benim aksime yüzünü asıp o buz gibi gözlerle "Sence bu kadar kolay kurtulabileceğini mi sanıyorsun ? O tokatın hesabını vericeksin... Ve benim olacaksın."

“N-Ne saçmalıyorsun sen! Kendine gel! “ Ben sinirle üstüne yürürken birden kolumdan tuttu beni ve yine o alaycı gülümsemesiyle yüzüme yaklaşıp “Sen senin gibi bi çirkini gerçekten isteyeceğimi mi sandın asıl sen saçmalamayı kes ve bana okulu gezdir tabi senin asıl cezan bu değil o tokatın bedeli daha ağır olacak!” dedi ve yürümeye başladı, tabi bende arkasından.

Ona okulu gezdirdim ama hiç konuşmadık denebilirdi. Sadece ben okulu anlattım. En son müzik odasına geldik “Buraya neden geziyoruz ki sen herhangi bir alet çalabiliyor musun?” bunu dalga geçerek söylediğimi anlamış sanırım o yüzden birden üzerime yürümeye başladı. Gerçekten korkunç görünmeyi başarabiliyor ! Sonra tam önümde durup gülmeye başladı. Sanırım dengesizin teki !

“Neye gülüyorsun ? Sana bir soru sordum”

“Eğer çalmasam burada işimiz ne ? Yakışıklılığımın yanında bir de şarkı söyleyip müzik aletleri çalabiliyorum” Ukala ! Yakışıklıymış, neresi yakışıklı bunun be. Alt tarafı uzun boylu, kumral ve kasları var ! Ahh sanırım gerçekten yakışıklı. Ama bu ukala olduğunu değiştirmez.

“Off tamam anladık !”

“Demek sende beni yakışıklı buluyorsun. Her kız gibi” Aptal ! Dediklerimden bunu mu çıkarıyor yani !

“Ben öyle bir şey demedim !”

“Tamam öyle olsun ama sana bir tavsiye sakın bana aşık olma”

“Dünyada bi tek sen kalsan yine de sana bakmam canım merak etme !”

“O kadar büyük konuşma istersen” dedi göz kırparak. Bence bunu sürekli yapması gerekiyor çünkü o kadar tatlı oluyor ki ! Ah ne diyorum ben !

Uzun bir süre konuşmadık. O gitar bölümüne gitmiş gitarlarla bütünleşmişti ! Ama benim aklımda bir soru vardı ve daha fazla dayanamayıp “Bana ne yapacaksın ?” diye sordum ve al işte yine o alaycı sırıtış ! Aslında öyle gülümseyince gerçekten tatlı oluyor ama söyledikleriyle beni çıldırtıyor.

“Bu gece Wild’e geleceksin sonra cezanı çekeceksin. Anladın mı ?”

“Wild mı ? Orası ne kadar tehlikeli bir bar farkında mısın oraya giden sağ çıkamıyor ! Wild’ın patronu katil !”

“Korkuyor musun ondan ?”

“Katil diyorum sana ! Herkes gibi bende korkuyorum.”

“Ama o patrona tokat atıyorsun. Bu hiç mantıklı değil.” Ne ! O patron mu dedi. Evet galiba bela mı bulmuştum. Ben şaşkınlıkla orda dikilirken birden beni duvarla kendi arasına sıkıştırdı. Kokusu gerçekten müthişti. Ne saçmalıyorum ben ya ? Sanırım bu korku beni dengesiz birine çevirdi !

Kulağıma doğru eğilip “Bu gece orda ol yoksa cezan ikiye katlanır aptal kız !”