6. Bölüm (Özür dilerim)

66K 1.8K 40
                                    

 Voteleriniz ve yorumlarınız için teşekkür ederim, beni çok mutlu ettiniz :) Bunlar beni motive ediyor gerçekten :)

“Anne ne oldu sana?” dememle birlikte bana sarıldı! Yıllardır yapmadığı şeyi yaptı bana SARILDI!

Sonra elimden tutarak koltuğa oturttu beni ve yanıma oturdu ama elimi bırakmıyordu. Gerçekten bugün şok üstüne şok yaşıyorum!

“Kızım… Sana anlatmam gereken bir şeyler var ama sözümü kesmeden beni dinle tamam mı?” Nee bana kızım mı dedi o ! Genelde Yağmur derdi ama konumuz bu değil. Tamam anlamında başımı salladım. Gerçekten merak etmeye başlamıştım.

“Bak Yağmur… Baban… Baban çok hasta. birkaç gün sonra onunla Amerika’ya gideceğiz ve orda tedavisine başlayacağız. Ne kadar orda kalırız bilmiyorum o yüzden şirketi sana bırakıyoruz. Ve sen artık bu evde yaşayacaksın.”

“Ba-Babamın nesi var?” Gözlerimin dolduğunu hissediyordum. Babam  beni pek düşünmezdi ama sonuçta o benim babam!

“Kanser… Çok ilerlemiş diyorlar.”

“Kesin iyileşecek ama değil mi?”

“Bilmiyorum kızım… Bilmiyorum.”

“Babam nerede şimdi?”

“Çalışma odasında.”

“Yanına gidebilir miyim?” Evet anlamında başını salladı. Hemen merdivenlerden çıkıp yanına gittim. Camın önünde oturmuş bahçeyi izliyordu. Bende yanına oturdum. Hiç beklemediğim bir anda bana sarıldı.

“Özür dilerim kızım… Özür dilerim. Ben hiçbir zaman iyi bir baba olamadım hep işimi düşündüm. Ama sana söz veriyorum eğer iyileşirsem bundan sonra her şeyden önce sen geleceksin. Seninle geçiremediğim zamanın acısını çıkaracağız. Ama senden bir şey istiyorum kızım.”

“…?” Konuşamıyordum ağlamaktan. Babamla tekrar eskisi gibi olmak istiyordum evet ama bu şekilde değil. Sonunda konuşmaya devam etti. Ne isterse yapardım bu saatten sonra.

“Şirketin başına sen geçeceksin ve ilerde çocuğuna, eşine benim yaptığım gibi yapmayacaksın. Ayrıca bu evde yaşamanı istiyorum."

“Tamam ama bende senden bir şey istiyorum babacım.”

“Tabii”

“Hazal da buraya taşınabilir mi? Ondan ayrı kalmak istemiyorum. Biliyorsun o hep yanımdaydı.”

“Biliyorum. Biz değil o vardı. O yüzden o da burada yaşayabilir.” Dedi ve gülümsedi. Sonra yüzümde ki ıslaklığı eliyle sildi. Onu o kadar çok özlemişim ki. Sanki seneler önce ölmüştü ve şimdi dirilmiş karşımda duruyordu. Bende hasret gideriyordum.

***

(Hazal)

Acaba ailesi Yağmur’a şuan neler diyor. Onlar Yağmur’u üzmekten başka bir şey yapmıyor ki!

“Aa pardon bakar mısınız?” Off bu kim şimdi ya. Arkamı dönmemle gözlerimi pörtletmem bir oldu! O çocuktu.

“T-Tabi.”

“Şeyy… Ben tanışmak için şey yapmıştım. Yani hiç arkadaşım yok zaten o yüzden.”

“Olur… Yani tabi tanışabiliriz.” Sanırım kalbim yerinden fırlayacak! Elini uzattı ve ben saniyesinde eline yapıştım.

“Ben Doruk.” Öyle güzel gülmüştü ki kalbim teklemeye başladı. En sonunda kendime geldim.

“Bende Hazal.”

“Seni ben sanki sahilde görmüştüm. Koşuyordun.” Oha! Demek ki daha önceden görmüş beni. Ya onun için hergün oraya gittiğimi anlamışsa? Yok canım nerden anlayacak.

“Evet. Her gün koşmaya gidiyorum. Bende seni görüyorum sürekli.”

“Şeyy evet çok severim koşmayı seni daha çok… Y-Yani çok iyi bir kızsın o yüzden dedim.” Bir dakika ne dedin sen!! Sanırım yanlışlıkla ağzından kaçırdı. Aman Tanrııım! Şuan çığlık atıp dans etmek istiyorum!

***

 

 (Yağmur)

Eve girdiğim de Hazal’ın odasından müzik sesleri geliyordu. Odasının kapısını açtığımda saçma sapan hareketlerle dans ediyordu.

“Ne oluyor sana? Ne bu neşe.” Beni fark edince kahkahalarla bana sarıldı sonra o çocukla yani Doruk’la tanıştığını anlattı.

“Bana seni seviyorum dedikten sonra kantinde falan oturduk işte Bora’yla çocukluk arkadaşıymış o yüzden onun yanındaymış. Aslında çok iyi anlaşıyorlarmış.”

“Bora’yla ilgili başka bir şey dedi mi?” Bana pis pis sırıtmaya başladı. Sanırım ona bu soruyu sormamam gerekiyordu!

“Neden bunu merak ettin ki sen?”

“H-Hiiiç.”

“Öyle olsun bakalım.” Dedi ve kahkaha attı ama sonra birden yüzü düştü.

“Annenler ne dedi Yağmur?”

“Ahh çok uzun hikaye.”

“Eee başla o zaman!” Ona her şeyi anlatmaya başladım. Benden çok üzüldü babamın durumuna.

***

 (Bora)

Arabanın hızını iyice arttırdım. Ama bu bile sinirimi geçirmiyor. O Mert şerefsiziyle Yağmur’u düşündükçe kan beynime sıçrıyor. Yağmur benim. Başka kimsenin olamaz.

Arabadan indim ve eve girdim ama evde biri vardı!

 

Sen BenimsinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin