-31- Dövme

52 9 10
                                    


RÜZGAR'DAN

"Okyanus dayanabilecek misin? Bak sonradan pişman olma" dediğimde ciddi misin bakışını attı. "Rüzgar yoksa sen mi korkuyorsun da benim fikrimi değiştirmeye çalışıyorsun" dediğinde yoldan gözümü ayırıp Okyanus'a baktım. "Yüzümde öyle ifade var mı?" dediğimde başını sağa sola salladı. "Ayrıca bu nereden çıktı?"

"Bilmem. Rüyamda dövme gördüm. Hem ikimizin simgesi olur" dediğinde tarif edilen sokağa girdim. "Okyanus bundan sonrasına arabayla gidemeyiz" dediğimde arabayı durdurdum. Arabadan indiğimizde koluma girdi. "Bu yakışıklıyı kimseye kaptırmamak için koluma girdin değil mi" dediğimde göz devirdi. "Bakacakların gözünü oyma potansiyelim var. Sıkıysa kapsınlar" dediğinde kahkaha attım. "Benim karım kıskanırmışmış da" deyip yanağını öptüm. Birden aklıma neremize yaptıracağımız geldi.

"Okyanus kıçımıza filan yaptırmayacağız değil mi" dediğimde güldü. "Kime kıçımızı göstereceğiz" dediğinde sinsi gülüşümü yaptım. "Birbirimiz görürüz. Yetmez mi" dediğimde koluma vurdu. "Benim olduğunu zaten sen biliyorsun. Kolumuza ya da omzumuza yaptıracağız. Tövbe tövbe yine aklımı fesatlığa çektin" deyip biraz ayrıldı.

"Tamam ya. Ayrılma ama. Gel yamacıma gülüm" dediğimde bana baktı. "Yamacıma nedir ya" dediğinde gülümsedim. "Genlerimizde var. Erkek olarak" deyip kolumu omzuna attım. Yerin önüne geldiğimizde araya baktım. Karanlıktı ve bir şey gözükmüyordu. Neler oluyor lan buralarda. Bar sokaklarına da hiç benzemiyor.

Okyanusla yürümeye başladığımızda bir şey gözükmüyordu. Duvardan ışık gelmeye başladığında gözlerimi net görebilmek için büyüttüm. Bir kız adamı öpüyordu. Okyanus'a baktığımda çifte bakmasına rağmen yüzünde bir değişiklik yoktu. Hala o güzel gülümsemesini sergiliyordu. "Sen ne diye gülüyorsun hala Okyanus" dedim.

"Rüzgar'ım emin ol daha kötülerini gördüm. Hem sende eskiden playboydun" dediğinde aklıma geleni kovmaya çalıştım. Yoksa hormonlar iyice tavan yapacaktı. "Seninde dediğin gibi eskidendi. Senden önce." Okyanus kafasını kaldırıp gözlerime baktı. Daha sonra da gülümseyerek önüne döndü. En sonunda dövmeciye geldiğimizde içeri baktım. Sigara kokusu geliyordu. Birden canım çekti. Ne zamandır içemiyordum. Sadece boş bulduğum zamanlarda içebiliyordum.

İçeri girdiğimizde yüzü hariç her yeri dövme olan kaslı bir erkek gördüm. İkimize de baktı ve gülümsedi. Lan bu Okyanus'a yavşar mı ki? "Buyurun. Çift dövmesi mi yaptırmaya geldiniz" dediğinde Okyanus başını salladı.

"Nereye ve nasıl bir şey yaptırmayı düşünüyorsunuz" dediğinde "Omuza. Yok bir de sana kıçımızı açsaydık." Gülümseyip önümüze kitapçık koydu. "Aklınızda bir şey yoksa kitaptan bakabilirsiniz. Ben iğneleri hazırlayayım" deyip odanın içindeki diğer kapıdan gitti.

"Okyanus bu yavşağa benziyor. Sana yiyecek gibi bakıyor. Yürü gidiyoruz" deyip kolundan asıldım. Ama kalkmadı. "Daha fazla yiyecek gibi bakanları gördüm" dediğinde kaşlarım çatıldı. "Hangi piç sana bakar. Lan ben bile bakamıyorum" dediğinde tabi tabi bakışını attı.

"Salak sen bakıyorsun zaten. Yoksa başkası olsa gözlerini buz niyeti yaparım" dediğinde kaşlarımı düzelttim. "Kızım ne ara sana öyle baktım" dediğimde gözlerini açtı. "Çok kez. Hatta her baktığında. Boşuna tecavüz edecekmiş gibi bakma demedim. Neyse şunlara bakalım" dediğinde ayaklarımı yandaki merdivene koydum. Doğru. Odanın içinde merdiven var. Çok saçma yerler. Gelmenizi yani tavsiye etmem.

"Sen bak. Ne hoşuna giderse onu yaparım" dediğimde tek kaşını kaldırdı. "Uğur böceği çizdirirsin yani?"

"Yok Okyanus. Ben onun yanına kalpler, çiçekler de çizdireceğim. Aklın alıyor mu senin hiç" dediğimde kitaba baktı. Dövmeli geldiğinde karşımdaki masanın üstüne oturdu. Elini uzattı. "Ben Aybars." Bende zorunlu olarak elimi uzattım.

RÜZGAR KELEBEĞİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin