Okyanus'tan
Günümüz 2023Gece yarısını geçmiş ben hala uyuyamıyordum. Uykuya dalamamak ya da uyku problemi çekmem yıllardır olan bir şeydi. Ama bugün olanlar uzun zaman sonra ilk defa heyecandan uyuyamama sebepti. Aynı zamanda korkudan.
Buraya geleli birkaç gün olmuştu sadece. Eve birkaç eşya aldıktan sonra sürekli dışarıdan yemek sipariş etmekle olmayacağını anlayınca markete gidip mutfak için bir şeyler almam gerektiğini düşünmüştüm. Zaten tek başıma yaşıyordum. Ne kadar şey gerekebilirdi ki? Ev merkezden uzak bir yerde olduğu için taksi çağırıp en yakın markete gitmek istediğimi söylemiştim. Ne kadar yıllar önce gelmiş olsam da dört gün önce buraya ilk adımımı attığımda çoğu şeyin değişmiş olduğunu fark etmiştim. Benim o zamanlar görev için geldiğim otel yerine binalar dikilmişti. Çay bahçesi yerine büyük bir cafe mekan yapılmıştı. Bunlar sadece yol üstünde olanlardan birkaçıydı. Taksicinin getirdiği markete geldikten sonra evden çıkmadan önce yaptığım listedekileri almaya başladım. Her şeyi aldıktan sonra üşendiğim zamanlarda yapmak için makarna almak aklıma geldi. Makarnaların olduğu reyonda sevdiklerimden ararken bir şeyin çarpması ile kaşlarımı çatmıştım. Elimdeki birkaç şey de yere düşerken çarpana baktım. Bana çarpan market arabasıydı. Fakat onu süren kişi ise.
Gözüme çarpan ilk şey bana şaşkınca bakan bir çift yeşil göz oldu. Saçları eskiye göre sanki daha da koyulaşmış siyaha yakındı. Yüz hatları büyümenin verdikleriyle de daha da keskinleşmişti sanki.
"Kusura bakmayın telefona bakarken sizi görmedim." Sesini duymamla kalp atışlarımın dengesizleşmesi adil değildi. O hiçbir şeyden habersiz benimle konuşurken bir yandan onun sesini duymam bir yandan kalbimin ağzımda atarmışcasına hissetmem hiç adil değildi. Benim bir şeyler dememi beklediğini fark ettim.
Uzattıklarını hızlıca aldım. "Be..ben teşekkür ederim."
Lanet olsun kekelemiştim. Hızlıca arkamı dönüp koşar adımlarla marketin diğer kısmına geçtiğimde kalbim depar atıyordu. "Sakinleş Okyanus. Sakinleş. O hiçbir şey hatırlamıyor."Ama sen her şeyi hatırlıyorsun. Hemde dün gibi.
Kes sesini duygusuz.
İçimden kendi kendime konuşurken sırtımı reyona yasladım. Ne kadar böyle kaldığım hakkında hiçbir fikrim yokken etrafta birilerinin bana baktığını hissettiğimde kapattığım gözlerimi açıp etrafa baktım. Yanımdan bana bakıp ne yaptığımı anlamaya çalışan insanları görünce sırtımı yasladığım yerden ayırıp sırtımı dikleştirdim. Etrafa bakmamaya çalışıp aldığım ürünleri kasadan geçirdikten sonra ücretini ödeyip poşetleri alıp marketten ayrıldım.
Marketten ayrıldıktan sonra adımlarım kendiliğinden eve gelmişti. Hafızam taksi ile markete giderken yolu kaydetmiş olmalıydı.
Eve geldikten sonra ne yaptığım hakkında hiçbir fikrim yok. Şuan ise yatakta tavana öylece bakıyordum. En son onu uzaktan da olsa birkaç ay önce görmüştüm. Kabuslarım yüzünden uyuyamıyordum. İlaçlara da bedenim alıştığı için doz işe yaramıyordu. Ama dozun da artırılmasını istemiyordum. Kendimi uyuşturucu bağımlısıymış gibi hissettiriyordu. En sonunda bir gece arabaya atlayıp sevgilimin şehrine gitmiştim. Küçük bir otelde bir oda ayırttıktan sonra zor da olsa o sabahı etmiştim. Sonrasında Engin'i bir şekilde ikna edip Rüzgar'ın nerede olduğunu öğrenmiştim. Oğuz ile şirkette olduklarını öğrendiğimde birkaç kıyafet değişikliği ve perukla şirkete gitmiştim. Birkaç kişinin dikkatini çeksem de kimse bir şey dememişti ya da sormamıştı. Kimsiniz diye sorsaydı biri o gün ne cevap verirdim bilmiyorum. Giriş katta koltuklarda öylece otururken kahkaha sesiyle kafamı kaldırmıştım ve özleminden burnumun sızladığı adamı görmüştüm. Sanki ondan uzakta yaşamak zorunda kaldığım yıllarda daha da yakışıklı olmuş gibiydi. Etraftaki kadınların bakışlarının onda olduğunu biliyordum. Belki bazıları ile bir yaşanmışlıkları bile vardı. Bu yaşanmışlık yatakta geçen türden olma ihtimali daha yüksekti.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
RÜZGAR KELEBEĞİ
RomanceHayat bir kelebeğin ömrü kadardır... Ne kırmaya gelir ne de kırılmaya... Peki kim kelebek olmak ister ki? Okyanus kelebek olmayı seçti. Hep zamana karşı oynadı. Peki bir gün yirmi dördünü tamamlar, zamana yenilirse arkasında ne bırakır? Belki bi...