Yüzüme serpilen suyla aklım yerinden çıktı. Yataktan kalkıp şok olmuş bir ifadeyle karşımdaki bulanık görüntüye baktım. Gözlerimi kısmama rağmen yine de birşey göremedim. En sonunda ellerimle gözlerimi ovaladım. Yüzümdeki su kalıntılarını temizleyip görüş alanımı açtım.
"Aslııı allah cezanı vermesin. Kızım böyle mi uyandırılır insan. "
Sinirle dişlerimi sıkıp ayağımı yere vurdum. O kadar kızgındım ki ona. Kendimi tutmasam o güzel kızıl saçlarını elime dolayacaktım neredeyse. Muzurca dudaklarını büküp ellerini birbirine doladı.
"Eee insanın senin gibi hayırsız arkadaşı olunca böyle oluyor. Kaç gündür nerdesin sen? Arıyorum açmıyorsun, evine geliyorum yoksun. Hesap ver bakalım."
Kaşlarını çatıp tek ayağıyla hesap sorarcasına ritim tutmaya başladı. Haklıydı tabi. Meraktan deliye dönmüş olmalıydı. Sıkıntıyla dudaklarımı dişlerimin arasına alıp ona uyduracağım yalan hakkında düşünmeye başladım. Elim boynuma giderken gözlerim Aslı'dan başka heryerde geziniyordu.
"Ben... Iıı şeydeydim. Şeyde..."
"Neredeydin? O şey nerede ben de biliyor muyum yerini?"
Offf hiç de yalan söyleyemezdim ki. Kısılan gözleriyle merakla beni incelemeye başlamıştı bile.
"Şeyde canım... Gece nöbetine kaldım. Biliyorsun sorumlu hemşire takık bana, pek sevmiyor. Yükledi nöbetleri. El mahkum ne yapayım karşı mı çıkayım. Tuttum üst üste nöbetleri. Servis de bir yoğun bir yoğun hiç sorma. Kafamı kaşıyacak vakit bulamadım valla. Damar yolu aç, serum tak, bakım planlarını yenile. Sonra ilaç tedavisine çık, kanları al, doktor orderlarını geçir, hasta eğitimi falan derken vaktin nasıl geçtiğini anlamamışım. Yorgunluktan ölmek bir yana telefona bakmak aklımın ucundan bile geçmedi. Zaten banyo yaptıktan sonra da sızmışım. "
Zoraki bir şekilde gülümseyip terleyen elimi üzerimdeki havluya sildim.
"Hadi canım öyle mi? "
Gözlerini kızgınlıkla belertip boynumdaki elimi işaret etti. Ardından tek elini dudağının üzerine bastırıp işaret parmağıyla dudağımı gösterdi.
"Gece, beni kandırabileceğini mi sanıyorsun. Bir yalan söyleyince elin boynuna gidiyor, iki dudağında kocaman bir ısırık izi var ki bunu hiç de kendin yapmış gibi durmuyorsun, üç hastaneye bakmadığımı mı sanıyorsun tabi ki nöbette falan değildin. Dördüncüsü ve sonuncusu Gece hanım, işten ayrılmışsın. Babam aradı. Neden ayrıldığını sordu bana. Ne hikmetse sana ulaşamamış ha şunu da ekledi hastanemizin biricik avukatı Kenan Arslanlı iletmiş işten ayrılacağını. Allah allah sence de çok tuhaf değil mi?"
Şimdi sıçmıştım işte. Beni ele veren aptal elimi boynumdan indirdim. Sadist pislik ne vardı sanki dudağımı kanatacak. Zaten kıza yeterince rezil olmuştum. Ellerimi yumruk yapıp sıkıntıyla dolabıma yöneldim. Havluyu atıp yazlık çiçekli elbisemi üzerime geçirdim ve kuş yuvasına dönen saçlarımı gelişi güzel toplayıp yatağa oturdum. Aslı'nın yüzüne bakamazken başımı önüme eğip ellerimle oynamaya başladım. Ona ilk defa yalan söylemiştim. Yanıma oturup ellerimi elleri arasına aldı.
"Gece, neredeydin meraktan öldürdün beni. Hakan tutmasa polise gidiyordum."
"Özür dilerim. Ben... Ben Kenan'la birlikteydim. "
"Neden yüzüme bakmıyorsun. Hem neden bu kadar telaşlandın ki ilk defa kalmıyorsun ya Kenan'da. Alt tarafı onda kaldığını söyleyecektin. Dur bakim sende bir tuhaflık var. İnanmıyorum kızarmaya başladın şimdi de. "
Ellerimi elleri arasından kurtarıp irilen gözlerimle ona baktım. Lanet olsun gerçekten de utanıyordum. Panikle yerimden kalkıp titreyen ellerimle yapacak birşeyler aramaya başladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KALBİMDEKİ ACI
Romance"Aşık olduğun adamın gerçek yüzünü görünce yine de onu bu kadar çok sevebilecek misin Gece?" Elindeki dosyayı önüme doğru ittirip karşıma oturdu. "Buraya seninle bunları konuşmaya gelmedim bana ailemle ilgili olduğunu söyledin ben de geldim." bu söz...