"Aşık olduğun adamın gerçek yüzünü görünce yine de onu bu kadar çok sevebilecek misin Gece?"
Elindeki dosyayı önüme doğru ittirip karşıma oturdu.
"Buraya seninle bunları konuşmaya gelmedim bana ailemle ilgili olduğunu söyledin ben de geldim." bu söz...
Gözümdeki bandı çekip atmamak için kendimi zor tutuyor, meraktan içim içimi yiyordu.
"Kenan, çıkar şunu gözümden artık."
"Biraz sabret bal gözlüm. Geldik sayılır."
"Off... Nereye götürüyorsun beni?"
"Güzelim biraz daha sabret."
Sıkıntıyla elimde tuttuğum buketi göğsüme bastırıp tekrar o mis gibi kokuyu içime çektim. Sonunda araba durmuş, kapanan kapı sesiyle Kenan'ın da indiğini anlamıştım. Kendi tarafımdaki kapının da açılmasıyla Kenan kucağımdaki buketi aldı ve beni yavaşça arabadan indirdi.
"Açabilir miyim artık?"
Heyecanım sesime yansırken elim çoktan gözümdeki banda gitmişti. Kenan hemen elimi yakalayıp beni ters döndürdü ve sırtımı göğsüne yasladı.
"Henüz açamazsın. Şimdi dümdüz yürümeni istiyorum senden."
Onun da yönlendirmesiyle söylediği gibi yürümeye başladım. Yürüdükçe sağa sola dönüyor sanki labirente benzeyen yerlerden geçiyorduk. Tam bir adım daha atıyordum ki Kenan beni durdurdu. Sonra gözümdeki bandı yavaşça açıp saçlarıma küçük bir öpücük kondurdu. Gözümün önündeki karaltıyı yok etmek için ellerimle birkaç kez ovaladım. Sonunda görüş mesafem açılmış, görüntüler netleşmişti. Netleşmişti netleşmesine de burası gerçek miydi ya da ben rüyada falan mıydım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Tamamı rengarenk güllerden oluşan bahçe o kadar güzeldi ki. Şaşkınlıktan ve mutluluktan dilim tutulmuş yavaş adımlarla bahçeye doğru biraz daha ilerlemiştim. Karşımda rengarenk sarmaşık güllerinden yapılmış bir tünel vardı. Başımı biraz kaldırmamla dallarında iplerle sarkan notların olduğunu gördüm. Ayakkabılarımın uçlarından destek alarak hafifçe yükseldim ve ipe tutturulmuş küçük zarf içindeki notu aldım.
"İlk görüş: Aptal sarhoş bir kız arabamı mahvetti."
Başımı ona doğru çevirip okuduğum notla gülümsedim. Biraz daha ilerledikten sonra ikincisini açtım.
"İkinci görüş: Kollarıma atılan bal gözlü güzel, arabamı mahveden sarhoş kız çıktı."
"Üçüncü görüş: Onu kendime mahkum ettim. "
"Dördüncü görüş: İlk öpücüğünü çaldım. Hatta tüm ilklerini."
"Beşinci görüş: Bir çift bal haresi içime işlemeye başladı. Onu bırakamıyorum."
"Altıncı görüş: Beni sevmesini istemedim. Ya ben..."
"Yedinci görüş: Onu kıskanıyorum. Herkesten herşeyden. Delicesine..."
"Sekizinci görüş: Artık benim herşeyiyle benim. Bal gözlüm, kalbim, sonsuzluğum."
"Dokuzuncu görüş: Sonsuza dek benimsin."
"Onuncu görüş: Benimle..."
Notlar burada son buluyor devamı yazmıyordu. Ensemde hissettiğim ılık nefesle başımı ona doğru çevirdim. Ellerini belime yerleştirip şaşkın bakışlarım arasında beni kendine doğru çevirdi. Sonrasında sonrasında... Kalbim deli gibi atarken yavaşça yere diz çöktü ellerimden tutarak tam gözlerimin içine baktı ve...
"Bal gözlü yarim, sonsuzluğum, kalbim, yaşama sebebim BENİMLE EVLENİR MİSİN?"
Sesim titrerken inanmazcasına gözlerine baktım.
"Ke...eenan ben..."
Bana evlenme teklifi etmişti. Bunun hayalini bile kuramayan, gerçek olamayacağını bilen ben şu anda karşımdaki kanlı canlı adamdan evlenme teklifi almıştım. Şaşkınlığım tüm bedenime hakim olurken nasıl olduğunu bilmeden ağlamaya başlamış, nasıl yaptığımı bilmeden kendimi onun kollarına atmıştım.
"Tüm kalbimle evet. Seninle evlenirim ADAM. Seninle evlenirim bebeğimin babası."
Bebek lafını duymasıyla Kenan hemen ayağa kalkmış beni kollarımdan tutarak hızla bedeninden ayırmıştı.
"Sen... Sen hamile misin?"
Burnumu hafifçe çekip korkuyla gözlerine baktım ve yavaşça başımı salladım. Mutluluktan kendime engel olamamış söylemiştim ona. İstememe düşüncesi kalbimi deli gibi attırırken gözyaşlarım daha da artmış umutla ellerine sarılıp karnıma yerleştirmiştim.
"Kenan, ikimizden bir parça bizim parçamız karnımda. Bizim bebeğimiz, lütfen onu doğurmama izin ver. Yalvarıyorum sana..."
Donmuşçasına elini karnıma iyice yerleştirip yavaşça okşadı.
"Ben... Ben baba oluyorum. Gece bizim bebeğimiz olacak ben yanlış duymadım değil mi? "
Umutla başımı sallayıp karnımdaki ellerinin üzerine ellerimi yerleştirdim. Yüzüne tarifi imkansız bir gülümseme yerleşirken bir anda beni kucağına alıp sevinçle haykırmaya başladı.
