ARMİNA
"Hazır mısın?" diye fısıldadı Baybars kulağımdaki kulaklıktan.Yerde yatan baygın kıza baktım. Ardından üzerime giydiğim onun kıyafetlerini düzelttim ve "Emin değilim." diye cevap verdim.
"Bu son görevin unutma." dedi bana güç vermek isteyerek. "Bu senin için çocuk oyuncağı Şeytan. Yapabilirsin."
"Pekâlâ." dedim ve derin bir nefes alarak servis arabasıyla 1456 numaralı odanın önüne gittim. Belimdeki silahı kontrol ederek kapıyı çaldım.
"Kim o?" diye seslendi kapının arkasından bir adam sesi.
"Oda servisi." dedim sesimin nazik çıkmasına özen göstererek ve motivasyon olarak kendime bu son işim olduğunu hatırlattım.
"Ben bir şey istememiştim." dedi kapının arkasındaki ses. Titrek sesinden korktuğu anlaşılıyordu.
"Otelimizin ikramıdır." dedim.
"İstemiyorum, geri götürebilirsiniz."
"Ücretsizdir. Otelimizin müşterilerini memnun etmek için her müşteriye uyguladığı bir şeydir. " dedim ve ardından açması için "Üstelik geri çevirdiğinize çok pişman olursunuz. Otelimizin tatlıları efsanedir." diye ekledim.
"Pekâlâ." dedi zoraki bir şekilde ve yavaşça kapıyı açtı. Karşımda benim yaşlarımda, genç bir çocuğu görmek beni şaşırttı. Bu kadar genç birini beklemiyordum. Bir hata olmalıydı.
"Gerisini ben hallederim, teşekkürler." dedi aceleci bir ifadeyle.
"Önemli değil. Ben içeri bırakırım." diyerek zorla içeri girdim ve kapıyı ayağımla arkadan kapattım.
"Ben hallederim, dedim. Çabuk dışarı çık." dedi eli belindeki silaha giderken. Korkup kaçmamı bekliyordu ama öyle yapmadım. Ateş edebilecek birine benzemiyordu. Ela gözlerinde sadece korku vardı. Silahı çıkarıp bana doğrultacak cesarete sahip değildi. Bu yüzden rahat davrandım.
"Adamımızın bu olduğundan emin misin?" diye sordum kulaklıktan. Her zaman öldüreceğim adamın fotoğrafına iyice bakar ve hafızama kazırdım ancak bu sefer bunu atlamıştım. Daha doğrusu bakmak istememiştim. Bana denildiği odaya girip işi bitiririm diye düşünmüştüm. Öldüreceğim kişinin bu kadar küçük olacağını bilseydim bir kez daha düşünürdüm.
"Evet."
"Ama o daha çocuk." dedim.
Çocuk belindeki silahı çıkarttı ve bana doğrulttu. "Kiminle konuşuyorsun?"
Onu duymazdan geldim.
"Öldür onu Şeytan. Yoksa çıkışta seni öldürecekler." Sesi fazlasıyla endişeliydi.
"Adın ne?" diye sordum çocuğa. Onun olmaması için her şeyi yapardım.
"Sana ne? Kimsin?" diye bağırdı.
"Adın Kağan, değil mi? Kağan Akbulut?"
"Beni öldürmek için mi geldin?" diye sordu.
"Seni neden öldürmek istiyorlar?"
"Sadece onlardan aldığım borcu ödeyemedim. Bu yüzden ölmek zorundayım." diye bağırdı. Silah tuttuğu eli deli gibi titriyordu.
"Kaç yaşındasın?"
"Seni ilgilendirmez."
"Yirmi? Yirmi bir?"
"Yirmi." dedi umutsuzca. "Ölmek için çok gencim. Sadece onlardan aldığım borcu ödeyemedim diye neden ölmek zorundayım?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KİRALIK KATİL (TAMAMLANDI)
ActionNeden yalan söyleriz? Korumak için ya da örtbas etmek için mi? Oysa hepimiz biliriz bu yalanların bir gün gün yüzüne çıkacağını. Yine de deneriz. Belki bu sefer olur, belki bu sefer daha iyi sonuçlar elde ederiz, belki bu sefer diğer hepsinden daha...