Bölüm 19

261 29 0
                                    


ARMİNA

Okullar açılalı iki hafta olmuştu ama ben yürüyemediğim için okula gidememiştim ve bugün topallayarak da olsa okula gidecektim. Bu benim ilk okul deneyimimdi. Bu heyecanı yaşarken yanımda Şafak'la Selvin Teyze olur sanıyordum ama öyle olmadı. İçimde çok garip bir duygu vardı. Tarif edemeyecek kadar acı veren bir boşluk. Onlara o kadar çok alışmıştım ki eski hayatımdaki kişiler –abilerim- bile bu boşluğu dolduramıyordu. Onların yanında daha iyi hissediyordum kendimi. İlk başından beri o hayatı yaşamalıymışım gibi. Ama kiralık katil olarak yaşıyordum. Hayatının acı sahneleri sadece bedenine değil ruhuna da işlenmiş, evlerini ona açtıkları için çok minnettar bir kızdım onlar için. Onlarla sıradan bir hayat sürmek tek hayalimdi. Gece huzursuz olduğum için uyuyamadığımda Şafak'la konuşmak beni öyle rahatlatıyordu ki. Şimdi geceleri kalktığımda tek başıma karanlıkta oturuyor, kendi içimde acı çekmeye devam ediyordum. O hoş sohbetlerimizi özlemiştim. Sabah erkenden kalkıp pastaneye gitmeyi, gece yarısına kadar çalışıp Şafak'la o boş sokakları geçip güven veren eve gitmeyi özlemiştim. İnsan bu kadar kısa sürede nasıl olurda tüm bunları alışkanlık haline getirebilirdi?

Baran o çok lüks arabalarından birisiyle beni okulun önüne kadar bıraktı. Bu arabayı öldürdüğü insanlar karşılığında aldığı parayla alındığını düşündükçe içime bir huzursuzluk çöküyordu. Zaten kaldığı m pansiyonun parasını onların veriyor olması büyük bir yüktü omuzlarımda. Eğer evden kaçıp yeni bir hayat kurmaya karar verdiysem her şeyin sorumluluğunu almalıydım. En yakın zamanda çalışmaya başlamalı ve kendime kalacak yeni bir yer bulmalıydım.

"Seni çıkışta almaya gelirim."

"Hayır, gelme." diyerek itiraz ettiğimde bana garip bir bakış attı. "Artık eve dönmelisin. Daha fazla benimle kalamazsın."

"Sonsuza kadar seninle kalabilirim." diyerek uzanıp elini elimin üstüne koydu.

"Kendi hayatını bana göre şekillendiremezsin. Ben her gel dediğimde gelmeyi ve ben her git dediğimde gitmeyi bırakmalısın. Sen bir seçim yaptın ve babamın yanında kalmaya karar verdim. Şimdi bir orada bir burada olarak iki tarafta da kalamazsın."

"Senin yanında olmak benim görevim."

"Hayır, değil. Bana elbette göz kulak olmalısın ama artık büyüdük. Sonsuza kadar yanımda kalamazsın."

"Sonsuza kadar yanında kalmak isterdim." Dedi elimi dudaklarına götürüp küçük bir buse kondurdu.

"Bunu senden isteyemem. Lütfen böyle yapmaya devam etme. Böyle yaparsan senin hayatından çaldığım zamanın bedelini ödeyemem."

"Bir bedel ödemek zorunda değilsin ki." dedi. Gözlerimin içine yalvarırcasına bakışı içimi yaktı.

"Böyle yapmamalısın. Lütfen git ve biraz da kendi hayatını yaşa." dedim ve arabadan indim. Kapıyı kapatacakken dudaklarından dökülen o kelimeleri duydum: "Benim hayatım sensin."

Onu duymamazlıktan geldim çünkü bu konuyu açarsak okula geç kalabilirdim. Bu konuyu daha sonra konuşmak için aklımın bir kenarına not ettim ve eğilerek ekledim: "Kendime bir iş bulacağım ve daha sonra pansiyondan ayrılacağım. O zamana kadar pansiyonun parasını yatırmayı unutmazsan benim için çok büyük bir iyilik yaparsın."

Gülümseyerek "Unutmam, merak etme." dedi ve gitti.

Kafamı kaldırıp yeni okuluma uzaktan baktım. Okulun bahçesinden içeri giren öğrencileri süzdüm bir süre. Bazıları tek başına hızlı bir şekilde okula girerken bazıları da arkadaşlarıyla muhabbet ederek yavaş yavaş ilerliyordu. Okulun bahçesinde birkaç nöbetçi öğretmen vardı ve yavaş yavaş okula giden öğrencilerin hızlı olması için uyarıyordu. Ders zili çalmıştı. Derin bir nefes alarak içeri girdim. Müdürün yanına gittim. Sahte adımı söyleyerek sınıfımı öğrendikten sonra merdivenleri çıkmaya başladım. Kapılar öğretmenlerin sınıflara girmesiyle kapanmıştı ve bir dakika önceki tüm gürültüyü bastırmıştı. Bu sessizlikte kalbimin hızlı atışları koridorda yankılanacak diye korktum. Neyse ki arayışım kısa sürmüştü ve kendi sınıfımı buldum. Kapıyı iki kez tıklatarak içeri girdim. Sarı kıvırcık saçlı bir kadın tahtanın önünde ayakta durarak bir konuşma yapıyordu ama benim sınıfa girmemle konuşması yarım kesilmiş bir şekilde sustu.

KİRALIK KATİL (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin