Bölüm 25

214 14 3
                                    


  ARMİNA

    İş çıkışına kadar restorandın bir köşesinde oturdu ve beni bekledi. Her hareketimi dikkate izliyordu. Mutfakta iki dakika fazla dursam peşimden gelip beni uzaktan kontrol ediyordu. Bu çok hoştu ama uzun süremeyecek olması beni üzüyordu. Ona en kısa zamanda kim olduğumu söylemeliydim. Vereceği tepkiyi tahmin edebiliyordum. Yüzümü bir daha görmek istemeyecekti. Ama olsun. Beni geçmişimle kabullenmezse eğer onun yanında olduğum her an gerçekleri öğrenme korkusuyla yaşayacaktım. Gerçekte kim olduğumu ona söyledikten sonra gerçek Armina'yı sevmeye devam ederse o zaman herkesi karşıma alacak ve bu sevginin arkasında duracağım. Ama beni gerçek kimliğimle kabul etmezse o zaman ne yapacağım? İşte buna bilmiyorum. Babamların yanına geri mi döneceğim yoksa başıma buyruk yapayalnız yaşamaya devam mı edeceğim? Babamların yanına dönemezdim. Herkese zarar vererek çıkmıştım o kapıdan. Geri dönemezdim. Kalırsam da Şafak2ın yokluğuyla mutsuz olmaya devam edecektim.

"İşim bitti, hadi gidelim."

"Ben hazırım." dedi ve çayından bir yudum alarak masadan kalktı.

Bir süre sessizce yan yana yürüdük.

"Bir daha okuluma, evime ya da iş yerime gelme." dedim ifadesiz bir ses tonuyla.

"Armina!"

"Tartışmaya açık bir konu değil bu. Bana haber vermeden gelmeni istemiyorum. Her an birlikte olamayız. İkimizin de okulu ve yapması gereken sorumlulukları var. Sürekli benim yanında olursan kendi hayatın olmaz ve teyzene yardım edemezsin. Sürekli benimle olursan bunları ihmal etmiş olursun. Üstelik arkadaşlarınla da zaman geçirmelisin. Hayatını benim üzerime kuramazsın. Böyle yaparsan günün birinde ayrıldığımızda tekrardan hayatına tutunman çok zor olacak. Tıp ki eski sevgilinden sonra hayata küsmen gibi. Ve ben böyle olmanı istemiyorum."

"Benim öyle olmamın sebebi sadece o değildi. Annemi ve babamı kaybetmiştim ben."

"Çünkü hayatını insanlar üzerinde şekillendiriyorsun. Hayallerin olmalı ve onları gerçekleştirmek için çalışmalısın."

"Teyzemi ve arkadaşlarımı da ihmal etmiyorum, merak etme. Üstelik benim tek bir isteğim var o da mutlu olmak. Ve senin yanındayken mutluyum."

"Ben olmadığım zaman ne yapacaksın?"

"Senin yanına geleceğim."

"Bunu her zaman yapamazsın."

"O zaman seni ararım ve en azından sesini duyarım."

"Bana bağlanmanı istemiyorum bunu anlamıyor musun?" sesim sert çıkmıştı. Şaşırarak gözlerini kocaman açtı ve bana baktı. "Bu hikâyenin sonunda birlikte bir geleceğimiz yok. Benden sonra mutsuz olmanı istemiyorum. Yaşandı ve bitti diyerek anılarımız bir köşeye çekmeni ve hayatına kaldığın yerden devam etmeni istiyorum."

"Ayrılacakmışız gibi konuşmaktan vazgeç."

"Ama-"

"Yeter!" diyerek beni susturdu ve yürümeyi bıraktı. "Daha fazla bir şey duymak istemiyorum. Gelecekle ilgili kaygıların var bunu anlıyorum. Benim de var. Ama kaygılarını şimdiki zamanda yaşarsan bugünün tadını çıkaramazsın."

"Sadece-"

"Tamam." Beni dinlemek istemiyordu. "Şimdi sadece seninle yan yana yürümek istiyorum." dedi ve elimi tutarak beni kendisine çekti. Başıma küçük bir buse kondurarak yürümeye devam etti. Evime kadar bu şekilde gittik. Otobüste bile elimi bir an olsun bırakmadı.

KİRALIK KATİL (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin