ARMİNA
"Nasılsın?" diye sordu Baran.
"Şahane." dedim hırıltılı bir şekilde ve boğazımdaki acıyla yüzümü buruşturdum.
"Bunu duymak güzel." dedi gözlerimin içine bakarak.
"Şafak iyi mi?" diye sordum etrafta onu göremeyince.
"İyi." dedi gözlerini benden kaçırarak.
"Bir sorun mu var?"
"Yok, mu?" dedi. "Senin için çok endişelendik. Nasıl olurda beladan uzak duramazsın anlamıyorum."
"Belanın ta kendisiyim de o yüzden. Bela beni bulmuyor, ben gittiğim yere belayı götürüyorum."
"İşte benim Azrail'im." diyerek içeri coşkulu bir giriş yaptı Baybars.
"Azrail." diye mırıldandım ve bir zamanlar rahatsız olduğum bu isme ne kadar hasret kaldığımı fark ettim. Bana eskiden kalma bir güven ve mutluluk veriyordu. Eskiden yaşadığım hayatı özlememe neden oluyordu. –Öldürme kısmı hariç.-
"Babam geldi mi?" diye sordum cevabını bildiğim halde.
"Sürekli arıyor." dedi Baybars.
Yalan söylüyordu. Merak ettiğini biliyordum ama gururuna yedirip beni sormak için asla aramazdı. Babamı çok iyi tanıyorum.
"Ama gelmedi." Diye ekledim.
"Gelmemiş olması seni düşünmediği anlamına gelmiyor." dedi Baran.
"Ya evet." dedim umursamaz bir tavırla. Başımı onlardan diğer tarafa çevirdim çünkü gözümden akan yaşı görmelerini istemedim.
"Ama geri dönmek istersen..." dedi Baybars.
"Bunu asla yapmayacağım." Dedim cümlesini bitirmeden.
"Böyle yaşamaya devam edemezsin. Bizsiz olduğunda başına ne geldiğine bir bak. Paran yok, evin yok." dedi Baran.
"Param yok evet ama bir evim var."
"Başına bela açıyorlar."
"Baran!" dedi Baybars onu uyarmak için.
"Ne? Yalan mı?"
Baybars Baran2ı umursamadan bana döndü. "İstediğin hayatı yaşayabilirsin. Bu konuda sana her zaman destek olacağız. Ama başka insanlara muhtaç olarak yaşamana izin veremeyiz."
"Onların yanında çalışıyorum. Karşılığında evlerinde kalmama izin veriyorlar." Dedim.
"Böyle mi kandırıyorsun kendini? Onlara yük olduğunun farkında değil misin?" dedi Baran.
"Gerçekten böyle mi düşünüyorsun yoksa ben bu hale geldim diye kızgın olduğun için mi böyle söylüyorsun?"
"Tabi ki ikincisi." dedi Baybars Baran'ın konuşmasına fırsat vermeden. Ama ben asıl cevabı Baran'ın ağızından duymak istiyordum.
Ona hüzünlü gözlerle baktım.
"Sadece o insanlardan hoşlanmadığım için öyle söyledim. Oldu mu?" dedi yüzüme bakmadan.
"Oldu." diye mırıldandım.
"Ama iyileşene kadar bizimle kalacaksın tamam mı? İtiraz istemiyorum. Daha sonra istediğini yapabilirsin."
"Aynen." diyerek Baran'ı onayladı Baybars.
Bir şey söyleyemedim. Şafaklardan ayrılmak istemiyordum ama artık Baran2la Baybars'ı gördükleri için evlerinde kalmam için bir bahanem kalmamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KİRALIK KATİL (TAMAMLANDI)
ActionNeden yalan söyleriz? Korumak için ya da örtbas etmek için mi? Oysa hepimiz biliriz bu yalanların bir gün gün yüzüne çıkacağını. Yine de deneriz. Belki bu sefer olur, belki bu sefer daha iyi sonuçlar elde ederiz, belki bu sefer diğer hepsinden daha...