ISIRIK SERİSİ ||YANLIŞ|| (TAMAMLANDI)

YANLIŞ 57 Ψ PAZARLIK

Multimedia: Tara Kadife

Bölüm 57 pazarlık

"Mehtap teyze, önemli bir toplant-"

"Onun hakkında konuşuyorlar değil mi?"

Sancak hattın diğer ucunda sıkıntıyla nefesini verip ensesini ovdu. Gözü yarım saat evvel Kusay'ın aklından kalan son parçaları da kaybetmesi sonucunda tuzla buz olan cam duvardan kalanlara kaydı. Babasının onu çağıran sesiyle beyni vereceği cevaplar konusunda alternatifler üretmek için hızlandı. Ancak karşısındaki sıradan bir insan değil, her şeyden önce bir kadın ve dahası Mehtap Sert'ti. Bu tüm kapıları yüzüne kapatan hatırı sayılır bir etmendi.

"Senden çok daha uzun zamandır Mihmanları biliyorum, Sancak. İşlerine burnumu sokmaya niyetim yok, ama o beyefendilere söyle benim yavruma dişlerini geçirmeden iki kere düşünsünler."

Bu şaşırtıcı değildi, çünkü her ne kadar adaletin kendisine inansa da kimse Mehtap'tan başka onun oğluna ilişemezdi. "Mehtap teyze, sen..."

"İşlerin bitince bana uğra. Benim... Tamam, Berfu'yla benim senden küçük bir isteğimiz var. Mümkünse bugün."

Sancak, adı geçen kızla afallayan yüzünü gören var mı diye etrafına bakınırken babasının bir kez daha seslendiğini işitti. "Akşam yemeğine ne dersin Mehtap teyze? Sizi yedide alırım."

"Akşam görüşürüz Sancak."

Mehtap Hanım, telefonunu yanına bırakıp büyük gözleriyle ona bakan kıza döndü. "Akşam yemeğinde bunu detaylı konuşacağız." Berfu, soru soracak neden hemen gelmediğini söyleyecek oldu ama sonra Okyanus'un varlığını hatırladı. Kalkıp eline soğuk dondurma kasesini iliştiren kıza gülümsemeye çalışıp parmaklarıyla camı kavradı. "Bu Sancak, Sare teyzenin oğlu muydu Gaia teyzenin mi?"

Mehtap bir rüyadan uyanır gibi olup ailelerinin biricik göz bebeğine, tek kızlarına bakıp içten bir gülümsemeyle içindeki kederi saklamaya çalıştı. "Sare'nin."

Berfu, Okyanus'un sorusunu biraz saçma bulmuştu. Bu dalgınlığına da gelip ağzından kaçtığında Okyanus kıkırdamış Mehtap Hanım ise gülümsemekle yetinmişti.

"Yani biliyorum ama en son beş altı yaşımda falan görmüşümdür. Mehtap teyzenin oğlunu da görsem tanımam mesela! Ha, bak bi' Tayfun ağabeyle görüşüyorum ama o da pek sık olmuyor. Babamların Birleşik Devletler bağlantısı olduğu için yurt dışında yaşıyor. O çok eğlenceli çok matraktır mesela."

Mehtap Hanım, Okyanus'un sözlerine en sonunda dayanamayıp güldüğünde ortada bir adet aklı çarşamba pazarına dönen Berfu Kadife kaldı.

"İlahi Okyanus! Şu dünya üzerinde Tayfun'a matrak diyen bir sen varsındır bir de Gaia."

Okyanus omuz silkip dondurmasından koca bir parça aldı. "Tayfun ağabey bana matrak valla size ciddiliyse ona sorun." Ayaklarını sallarken dondurmasını eşeleyen Berfu'ya döndü. Kızın güç bela azıcık yükselen modunun çöküşe geçtiğini gördüğü an kolları sıvadı. "E, madem akşama yemek sözünüz var o zaman biz şimdi çıkalım Mehtap teyzeciğim. Berfu da biraz dışarı çıkmış olur, biraz insan yüzü görür... Tabii sen melek olduğun için azıcık biz fanileri de görse fena olmaz değil mi ama?"

Berfu itiraz için ayak direteceği sırada Okyanus'un teklifinin, bir tekliften çok oldubittiydi, kendine iyi gelebileceğini düşündü. Böylece Mehtap Hanım ona sormadan onay vererek ayaklandı.

Bundan sonra kendine belirlediği hedef için güçlü ve dik kalacaktı. Bunun için de ilk adım kafasını tamamen boşaltmak ve ortada döndüğünü sezdiği pis oyunu anlamak için tüm öz verisiyle çabalamak olacaktı. Okyanus'un ileri sürdüğü şey aklındakilerden kurtulmak için denenmeye değer bir seçenekti.