İyi okumalar.
💎
"O gecenin sonunda bakireliğimi kaybettim. Biz hiç Draco ile birlikte olmamıştık. Bak sana ne göstereceğim." Hermione yataktan kalkıp gözyaşlarını sildikten sonra makyaj masasının önünden sandalyesini alıp dolabının önüne koydu. Sandalyenin üstüne çıktıktan sonra en arkadaki tozlanmaya yüz tutmuş kutuyu alıp aşağı indirdi.
"Sanırım uzun süredir açmıyorsun." dedi sarışın çocuk. Hermione onu onaylarcasına başını salladıktan sonra kutuyu yatağa bıraktı. Kapağını açtıktan sonra tozlu kapağı yere bıraktı.
Hermione fotoğrafların ve bir sür eşyanın içinde bulunduğu kutunun en altındaki zarfı aldı eline. "Bu ne biliyor musun?" dedi zarfı göstererek. Genç kız zarfı açıp içindeki iki tane dikdörtgen şeklindeki kağıdı aldı ve Josh'a verdi.
"Bunlar uçak bileti." dedi şaşkınlıkla Josh. "Evet bir buçuk sene önce almıştık. Mezuniyet gecesininden hemen sonra uçağa atlayıp New York'a gitmeyi düşünüyorduk. Oradaki en güzel otelde şehrin muhteşem manzarasına karşı bekaretlerimizi birbirimize vereceğimize yemin ettik. Ne saçma yemin ama, üstelik gerçekleşeceğini düşünmem daha saçmaydı."
"Peki sonra noldu, bekaretini kaybettiğin gece yani." Josh elindeki biletleri zarfa geri koyup kutuya bıraktı. "Sonra o gece yağmurda yürürken ağladıktan sonra Dean'le karşılaştım. Sınıfta uzun boylu siyahi biri varya, Draco'nun yanı daki değil ama. İşte o çocuğun beni sevdiğini biliyordum. Beni evine götürdü, neler olduğunu anlattım çünkü beni sevdiğini bildiğim için ona güveniyordum. Biliyor musun Dean'de futbol takımındaydı ve Draco ile yakın arkadaşlardı. Benim yüzümden kariyeri mahvoldu." Hermione titrekçe bir nefes alıp verdi. Kuruyan gözleri tekrar ıslanmıştı genç kızın.
"Onun sevgisini kullanarak Draco'nun canını yakabileceğimi düşündüm. O gece Dean ile birlikte olma fikri kulağa çok hoş geliyordu. Belkide ben düşünemiyordum bilmiyorum." Genç kız yanağındaki göz yaşlarını silip devam etti. "O geceden sonra Dean ile uzun bir süre konuşmadık, o sırada Draco peşimi bırakmıyordu. Sürekli odamın camının önüne gitarı ile gelip şarkılar söylüyordu. Bunu her gece yapardı. Hatta burda benim için yazdığı bir şarkı bile var." Hermione kutuyu karıştırdıktan sonra katlanmış bir kağıt parçasını Josh'ın eline tutuşturdu. Sarışın çocuk kağıdı açarak sözleri okudu.
"Hey Delilah, New York'ta hayat nasıl?
Ben binlerce mil uzaktayım.
Ama bu gece çok güzel görünüyorsun, evet güzel görünüyorsun.
Times Meydan'ı bile senin kadar ışıldayamaz, yemin ederim ki bu doğru.Hey Delilah, mesafe hakkında endişelenmiyor musun?
Yanındayım, eğer yalnız hissedersen bu şarkıyı bir kez daha dinle.
Gözlerini kapat, sesimi dinle, işte bu benim.
Yanındayım."-şarkı multimedyada.
"Delilah ne demek?" diye sordu Josh kağıdı katlarken. "Hilekar kadın demek. Yani Draco'nun bana taktığı isim buydu. Fakat bana o isimle hitap etmeyeli bir yıldan fazla oldu. Her gecenin sonunu bu şarkıyla getirir ve benden özür dileyip giderdi." dedi genç kız ağlarken. Aynı zamanda da göz yaşlarınısı siliyordu.
"Bu kadar kötü olduğunu bilmiyordum, yani trajik bir geçmişin olduğunu. Sen güçlü bir kızsın Hermione." Josh elini genç kızın omzuna koyup ona gülümsedi. Hermione de burukça gülümsedikten sonra devam etti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝙃𝙤𝙜𝙬𝙖𝙧𝙩𝙨 𝙃𝙞𝙜𝙝𝙨𝙘𝙝𝙤𝙤𝙡
FanfictionBu türde yazılan İLK HARRY POTTER HAYRAN KURGUSUDUR. Haydi Potterhead'ler buraya. Hogwarts Lisesi 1 Eylül'de başlıyor. Burda sarı otobüsler, koridorda dolaplar ve yakışıklı basketbolcular, seksi ponpon kızlar da var. Harry Potter dünyası liseye taşı...