-düzenlenmiş halini sevdiniz mi?-
⭐️
"Thomas dediklerimi aldın değil mi?" dedi Hermione ikizinin elindeki poşetleri alırken. "Evet Monie hepsini aldım. Üç beş misafirimiz olacağını düşünüyordum."
"Hayır malesef, Draco ve arkadaşları da geliyor." dedi. Poşetleri mutfağa götürüp masaya bıraktı. Thomas gözlerini kısarak,"Draco geliyorsa Astoria da geliyor. Astoria da geliyorsa Pansy de geliyor." diye mırıldandı. Bir süre düşündükten sonra Hermione'ye dönüp, "Bundan emin misin?" diye sordu.
"Sorun değil, ayrıca biraz eğlence olur fena mı?" derken sırıttı genç kız. "Git giyin artık, birazdan gelirler. Bunları ben hallederim."
"Thomas zaten giyiniğim ya!" Hermione etrafında döndükten sonra ellerini beline koydu. "Bende giyinmeyi unuttuğunu sanmıştım. Bunları babamın yanında da giy. Eminim çok beğenir." Thomas Hermione'nin çimdiğinden kurtulmak için koridora kaçtı. "Annem izin veriyor ama!" diye seslendi Thomas'ın arkasından.
Hermione makyajını yapmak için odasına geçti. Makyaj masadındaki ışığı açıp eline bilinmeyenin çantasına koyduğu rujlardan kırmızısını alıp iki kat sürdü. Gözlerine ten renginden bir ton koyu simli far sürdükten sonra kirpik diplerine siyah göz kalemini sürdü. Kehribar rengi gözleri şimdi daha belirgindi. Hermione kirpik maşasını kullanarak kirpiklerini kaşlarına değene kadar kıvırdı. Siyah rimel ile iyice belirginleştirdi. Kaşları dolgun olduğu için kaç farına ihtiyaç duymuyordu. Çekmeceden kontür paletini aldıktan sonra elmacık kemiklerinin altına hafif bir gölgelendirme yaptı. Elmacık kemiklerine ve burnunun ucuna da fazladı ile aydınlatıcı sürdükten sonra aynada eksik bir yerinin olup olmadığına baktı. Tamam görünüyordu.
Siyah Adidas ayakkabılarını da giydikten sonra odasından çıkıp salona geçti. "Thomas misafirler gelmeden yemeye başlama şunları!" diye çığırdı Hermione ikizine. Düz bir tabağa konulmuş cup kekleri aldıktan sonra mutfak tezgahına bıraktı.
Zil çaldığında,"İlk misafirimiz geldi bile!" Hermione hızlıca kapıya koşup saçlarını düzelttikten sonra kapıyı açtı. İlk gelenler Ginny ve Ron olmuştu. Hermione ikisinede sarılarak,"Hoşgeldiniz." dedi. Geri çekildikten sonra onları içeri davet etti. Kapıyı aralık bırakarak bir daha tekrar tekrar kapıyı açma sorununu da halletmiş oldu.
Ginny beyaz dar bir pantolon ve siyah kısa bir tişört giymişti. Ron onun aksine simsiyahtı. "Attığın mesajda oyun oynayacağımızı da yazmışsın. Bu arada Neville ve Luna gelemiyor." dedi Ron otururken. "Sorun değil, oyunun bu sene biraz daha erken olmasını istedim." dedi Hermione. Her sene bir gece Doğruluk mu? Cesaret mi? oynarlardı. Denilen şeyi yapmak istemeyen kişi soruyu sorana yüz dolar verirlerdi. Böylelikle herkes denileni yapmış olurdu.
Çok geçmeden Blackler, Harry, Dean, Blaise, Theodore, Draco, Astoria ve Pansy de geldi. Hermione bir kaç kişiyi ne kadar sevmesede her sene bu oyun yapılırdı.
"Ee kimi bekliyoruz? Başlamayacak mıyız?" diye sordu sabrı dolan Draco. Hermione kollarını göğsünde birleştirip,"Josh da geliyor. Onu bekliyoruz." dedi. Draco dilini alt dudağının arkasından geçirirken derin bir nefes aldı. Elinde tuttuğu bardaktan bir kaç yudum meyve suyunu midesine gönderdi.
Hermione duvardaki saate baktı, dokuz buçuğu geçmişti. Salonun kapısından Josh içeri geldiğinde Hermione oturduğu sandalyeden kalkıp sarışın çocuğun yanına geçti."Hoşgeldin." diyerek sarıldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝙃𝙤𝙜𝙬𝙖𝙧𝙩𝙨 𝙃𝙞𝙜𝙝𝙨𝙘𝙝𝙤𝙤𝙡
FanfictionBu türde yazılan İLK HARRY POTTER HAYRAN KURGUSUDUR. Haydi Potterhead'ler buraya. Hogwarts Lisesi 1 Eylül'de başlıyor. Burda sarı otobüsler, koridorda dolaplar ve yakışıklı basketbolcular, seksi ponpon kızlar da var. Harry Potter dünyası liseye taşı...