𝙃𝙤𝙜𝙬𝙖𝙧𝙩𝙨 𝙃𝙞𝙜𝙝𝙨𝙘𝙝𝙤𝙤𝙡

0.1

⭐️

Her yıl olduğu gibi, bu yılda 1 Eylül'de kapılarını California gençlerine aralayan Hogwarts Lisesi bugün de capcanlıydı. 28 derece sıcaklık ve hafif esen meltem günü daha da güzelleştiriyordu. Bahçesine her sene olduğu gibi ilk gün için okul klüplerinin stantları kuruluydu. Futbol ve basketbol takım standı, müzik standı, film standı, bilim standı, amigo kızlar standı ve daha bir sürü klüp standları vardı.

Her klübün üyeleri kendilerine destekte bulunmaları için üyeler ve takımlarına yeni kişilerin katılabilmeleri için seçmeler düzenliyordu. Amigo kızlar mini eteklerini ve önünde D harfi olan kısa ve vücutlarına oturan tişörtlerini giymişti. Amigo kıyafetleri koyu mavi ve beyaz renkten oluşuyordu. Bu sene liseler arası dans yarışmalarına katılacaklardı.

Okulun bahçesi ise arka tarafta bulunuyordu ve son derece genişti. Yeşil alanlar ve üstü kapalı banklar bulunuyordu. Kafeterya ayrı bir binaydı fakat bir koridor ile ana binaya bağlanıyordu. Nerdeyse yüz metre ilerde büyük bir futbol sahası ve onu çevreleyen atletizm koşu pisti bulunuyordu. Futbol sahasının etrafında iki bin kişilik tribünler bulunuyordu. Bu sahada Draco Malfoy kaptanlığında iki kere eyalet şampiyonası kazanılmıştı.

Okulun bahçesinde ise kimileri uzun zamandır görüşmedikleri arkadaşları özlemlerini gideriyor, kimileri hoşlandığı çocuğu kesiyordu.

"Naber Neville." dedi Hermione çilekli sakızını çiğnerken. Satranç klübünün standında yaklaşıp Neville'a sarıldı.

"Seni görmek güzel Monie, çocuklar bu akşam hoşgeldin partisi veriyor. Gelir misiniz?" diye sordu genç kıza.

"Tanrım Neville, haber verdiğin için sağol! Ginny ile orda olacağız."

"Partiyi Draco ve Blaise veriyor ama. "

"Hiç şaşırmadım. Herkes geliyor mu?" diye sordu genç kız, masada duran cipsten bir tane alıp diğer eli ile sakızını çıkardı. Elindeki cipsi ağzına sokuşturdu.

"Sadece son sınıflar. Draco alt sınıfların böyle partilere gelecek kadar yetişkin olmadıklarını düşünüyor. Bu yüzden onları davet etmedi. "

Draco tam bir aptal diye geçerdi içinden Hermione. "Sen kiminle geliyorsun?" diye sordu Neville'a. "Tabiki Luna'yla."

"Herneyse, başında durmam gereken bir standım var. Luna'ya benden selam söyle. " dedi Hermione sakızını ağzına atıp boşalan eli ile kendi standını gösterdi. "Sonra görüşürüz!"

Hermione yürürken eteğini yukarı çekiştirip beline oturmasına sağladı. Müzik grubunun standına baktığında Theodore ile göz göze geldi, Theo ona gülümsediğinde Hermione de ona selam verdi.

"Ginny üye alabildik mi?"

"Sadece bir tane." dedi kızıl saçlı kız elindeki listeye bakarak. Son derece umutsuz görünüyordu.

Hermione belinin üzerinde hissettiği el ile arkasına döndü. Gözlerini devirirken Malfoy'dan bir adım uzaklaştı. "Ne var Malfoy, ilk günümü berbat etmeye mi geldin?"

"Tabi ki! Başka ne için gelebilirim ki?" Draco son derece yapmacık bir sırıtış takındı. "İyi, günüm mahvoldu. Şimdi gidebilir misin?" dedi çocuğu omzundan ittirirken. "Çekil, standı kapatıyorsun."

"Pekala o zaman akşam görüşürüz." Draco işaret parmağını Hermione'nin saçlarına dolayıp bıraktıktan sonra yanından uzaklaştı. "Geleceğimi sanıyorsan yanılıyorsun!" diye seslendi Draco'nun arkasından. Sarışın çocuk Hermione'ye dönmeden elini havaya kaldırıp baş parmağını işaret parmaklarına vurarak gevezesin hareketi yaptı.