0.4

2.8K 211 214
                                    

⭐️

Hermione hiçbir şey olmamış gibi davranmaya çalışarak dolabından bir kaç kitabını çantasına koydu. Fakat kimsenin fısırdaşması dinmiyordu. Hermione dün geceyi de yarım yamalak hatırlıyordu. "Off neden onu öptüm ki!" diye mırıldandı kendi kendine. Bir anda olup bitmişti ve böyle bir sonucu olacağını düşünmemişti.

Genç kız elindeki telefonunu siyah kot pantolonunun arka cebine koydu. Çantasını da sırtına taktıktan sonra dolabını örtüp kitledi. Fizik dersi için yola koyuldu.

"Her yerde seni arıyorum Hermione!" kızıl saçlı kız Hermione'nin kolundan çekiştirerek onu sağ taraftaki bir koridora çekiştirdi. Bu koridorda kimse yoktu. "Ne oldu Ginny?" dedi Hermione bıkkınlıkla.

"Bunu nasıl söyleyeceğimi bilmiyorum." Kızıl saçlı kız derin bir nefes alıp verdi. "Gevelemeden söyle, biliyorsun ki hiç sevmem."

"Koçla konuştum fakat beni dinlemedi. Hatta Susan, Parvati ve Alice ile birlikte gittik. Draco seni kaptanlıktan çıkarttırdı."

Hermione duyduklarına inanamayarak histerik bir kahkaha attı. "Gerçekten sabah sabah iyi şakaymış." Hermione'nin gülmesi sonlandığında Ginny'nin gözlerine baktı. Kızıl saçlı kız olumsuz anlamda başını iki yana salladı. "Bunu yapamaz, bu benim takımım. Bu takımı ben kurdum ve ben büyüttüm."

"Dahası var-"

Hermione Ginny'nin sözünü kesip," Lütfen söyleme. Çünkü biliyorum." dedi son cümleyi dişlerinin arasından. Hissettiği nefret bütün vücuduna hırs ve öfke olarak geri dönüyordu. Hermione bir kaç adım atarak öfkesini yenmeye çalıştı. Genç kız kendini tutamayarak demir dolabın kapağına sertçe bir tekme geçirdi. Ayağı acıdığında ise tek ayak üstünde bir kaç kere zıpladı.

Parmaklarını gerdirip dişlerini sıkarak bağırdı. "Nefret ediyorum."

Hermione derin nefes alıp sakin olmaya çalıştı. "Şimdi nerde?"

"Sınıfta, herkes fotoğraf meselesini konuşuyor. Dean hala gelmedi."

"Sınıfa gidelim. Neymiş şu milletin derdi bi bakalım." Hermione olduğu yerde durup derince bir nefes alıp verdi. Saçlarını arkaya atıp dar tişörtünü düzeltti. Kollarını yukarı kaldırarak kendini esnetti, tişörtü yukarıya kalkarak göbek deliği açığa çıktı.

Hermione boş koridordan çıktığında Ginny'de onu takip etti. Genç kız vahşi hayvan edasıyla koridorda yürüyordu. Biri ona laf atsa saldıracak gibiydi.

Hermione sınıfa girdiğinde bütün arkadaşlarının bakışı ona döndü. "Sevgilini getirmedin mi?" diye sordu Pansy Hermione'ye ilk hamleyi yaparak. Hermione yüzüne son derece sinir bozucu gülümsemesini yerleştirdi. "Olmayan bir şeyi getiremem değil mi? Mesela senin beynin gibi." Hermione tekrar gülümseyip Marcus'un arkasındaki boş yere oturdu. Sınıfa bakıp," Başka konuşmak isteyen varsa şimdi karşıma çıksın." dedi. Kimseden ses çıkmayınca Hermione gülümsedi.

Marcus arkasını dönüp yumruğunu ona uzattı, "Bu iyiydi." dediğinde ikisi yumruklarını tokuşturdular. Ginny'de Hermione'nin arka sırasına oturdu.

𝙃𝙤𝙜𝙬𝙖𝙧𝙩𝙨 𝙃𝙞𝙜𝙝𝙨𝙘𝙝𝙤𝙤𝙡Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin