💎"Gerçekten, sana sırılsıklam aşık oldum Hermione. Birine karşı hiç bu kadar heyecanlı hissetmemiştim." dedi Leo, bunları söylerken kalbinin ne kadar hızlı attığını hissetmişti. Hermione'nin sırtını okşamaya devam etti,"Bana her dokunduğunda vücudum ne kadar çok sıcak olduğunu bir bilsen. Sen her gülümsediğinde nefesim kesiliyor." derken güldü genç adam kendi kendine.
Elini Hermione'nin sırtından çektikten sonra saçlarından geçirdi, ama yine önündeki saçlar alnına dökülmüştü. Ellerini Hermione'nin kalçasına koyduktan sonra kızı kendine biraz daha çekti. "Sen gibi bir kızı hayatımda daha önce tanımamıştım. Bi kere zorsun, ama zoru severim. Zor olduğun kadar safsın da. Bana göre yani." dedikten sonra ellerini Hermione'nin sırtına geri çıkardı. Burnunu Hermione'nin saçlarına dayayarak kokusunu içine çekti.
"Hermione sende benden-"
Genç adam göğsünde hissettiği ıslaklıkla sözünü yarıda kesti. "Hermione?" diye seslendi. Geri cevap alamadığında elini ıslaklığı hissettiği yere değdirdi.
"Hadi ama uyumuş olamazsın!" diye isyan etti kendi kendine. Hermione genelde uykusunda ağzından salya kaçırırdı. Leo'da bunu biliyordu. Hermione'yi ensesinden ve belinden sıkıca tutarak yavaşça yatağa yatırdı.
"İnanamıyorum sana ya!" diye mırıldandı kendi kendine genç adam. Ama Hermione bugün yeterince yorulmuştu. Sabah dans öğlen sınav, yediği tokatların verdiği hissiyat. Babası, Draco derken gün onun için yeterince işkence olmuştu. Başını Leo'nun omzuna koyar koymazda kendini uykuya bırakıverdi.
"Siktir ya, neyse."
Genç adam ellerini saçlarından geçirdikten sonra gözlerini ovuşturdu. Yatağının yanında duran komidinin çekmecesinden sigara kutusunu ve çakmağını aldı. Şortunun cebine koyduktan sonra Hermione'nin üzerini örttmek için ona doğru eğildi. Ama teninden yayıyalan koku Leo'yu fazlasıyla cezbediyordu.
Yatağın yanı başına oturduktan sonra kıza doğru iyice yaklaştı. Burnunu Hermione'nin iki göğsünün arasına koyduktan sonra kokusunu iyice içine çekti. Bir kaç tane ıslak öpücükler bıraktıktan sonra yukarı doğru kaydı. Hermione'nin hafif aralık olan dudaklarına minik bir öpücük bıraktı.
Cebine soktuğu sigara paketini ve çakmağı aldıktan sonra içinden bir tanesini alıp dudaklarının arasına yerleştirdi. Sigarasını yakarken derince bir nefes çekti ciğerlerine. İçine dolan sigara dumanını ise ağır ağır yukarı doğru üfledi.
"Zaten burda yapamazdık, daha güzel yerler biliyorum. Sahilde olabilir," derken dudaklarını büzdü düşünüyormuş gibi. Sigarası ise hala dudaklarının arasındaydı. "Bir otelin en üst katında olabilir. Sonuçta Los Angeles manzarasında kimse sevişmek için hayır demez." dedikten sonra bir kez daha çekti sigarasından. Dumanını üflemeden önce sigarasını iki parmağının arasına aldı.
Leo diğer elini ise Hermione'nin sağ bacağının üzerine koydu ve yavaşça elini kızın bacağının üzerinde gezdirdi. Hermione'yi bir kaç dakika daha uyurken seyrettikten sonra genç kızın üzerini örtüp sigarasıyla birlikte odasındaki balkona çıktı. Kapıyı açık bırakarak içeri temiz havanın girmesini sağladı.
Genç adam sigarasını bitirene kadar balkonda kaldı. Los Angeles genç adamın balkonundan sanki ayaklarının altındaymış gibi görünüyordu. Evi her ünlü insanlar gibi Hollywood'daki tepede bulunuyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝙃𝙤𝙜𝙬𝙖𝙧𝙩𝙨 𝙃𝙞𝙜𝙝𝙨𝙘𝙝𝙤𝙤𝙡
FanfictionBu türde yazılan İLK HARRY POTTER HAYRAN KURGUSUDUR. Haydi Potterhead'ler buraya. Hogwarts Lisesi 1 Eylül'de başlıyor. Burda sarı otobüsler, koridorda dolaplar ve yakışıklı basketbolcular, seksi ponpon kızlar da var. Harry Potter dünyası liseye taşı...