Medya; Furkan.
"Düzgün kes şunları. Ay evde kalacaksın, kimse almayacak seni. Bir domates bile doğrayamıyorsun."
Annemin söylenmelerine aldırmadan elimdeki domatesleri kesmeye devam ettim. Tamam, bu işte pek becerikli sayılmazdım ama elbet öğrenecektim.
Ayrıca ben yemek yapamazdım ki zaten. Pasta, kurabiye ve türlerini yapmasını daha çok seviyordum. Üniversiteyi kazanamasam bile bir pastane açar, geçinir giderdim.
"Anne," diyerek sevimlice gülümsedim. "Bugün okuldan sonra mutfağı kullanabilir miyim?"
"Neden?" diye sordu şüpheli bakışlarını yüzüme dikerek.
"Furkan'la iddiaya girmiştik de... Kaybetti ve bana çikolatalı pasta yapacak."
"İşiniz bittikten sonra mutfağı toparlarsanız olur. Baban işte zaten, ben de teyzene uğrayacağım." dediğinde gülerek yanağını öptüm.
"Teşekkür ederim sultanım!" diyerek doğradığım domateslerden birini ağzıma atarak mutfaktan çıktım.
"Çıkıyorum ben!"
Kapının yanında ayakkabılarımı hızla giyerken annem mutfaktan seslendi. "Düzgünce kahvaltını yap okulda."
"Tamam anne! Babamı öp benim yerime." diyerek kapıyı açıp evden çıktım.
Güzel bir günün ilk adımı olur umarım...
*
"Berke! Uyuyor musun sen?!" diyerek elindeki tebeşiri kafasını sıraya koymuş olan Berke'ye fırlattı Senem hoca.
Berke hızla kafasını sıradan kaldırırken şaşkınca etrafına bakıyordu. "Hı?"
"Dersimde uyumayacaksın diye kaç kere uyarmadım mı seni?!"
Gözlerini ovuştururken esnedi Berke. "Yok hocam, ne uyuması? Gözlerimi dinlendiriyordum ben."
"Oğlum horluyordun! Nasıl göz dinlendirmek bu?"
"Ne horlaması? Benim gibi mükkemmel bir kişilik horlamak gibi ilkel şeyler yapmaz. Siz yanlış duymuşsunuzdur."
Senem hoca yukarı doğru bakarak ellerini havaya kaldırdı. "Hey Allah'ım! Sen bana sırayla mı veriyorsun bunları?"
Berke'yi gömleğinin ucundan çekerken sırasına oturttum ve kolunu cimcikledim. "Ah! Ne yapıyorsun kızım!"
"Uyumadın mı sen?" dedim kızarmış gözlerine bakarak.
"Annem temizlik yaptırdı, uyutmadı tüm gece."
"Ne temizliği lan?" dedi Ali arkasını hafifçe dönüp konuşmaya dahil olarak.
"Amcamlar kalmaya gelecek bize bir haftalığına. Neymiş, yengeme rezil olamazmış, açığını bulursa herkese anlatırmış falan. Başka çocuğu yokmuş, bir işe yarayacakmışım."
"Yazık lan," dedi Ali gülerek. "Tamam hadi uyu, ben gizlerim seni."
Berke gülerek Ali'nin yanağından makas aldı. "Canımsın Aliş."
"Vazgeçeceğim." diyerek kaşlarını çattı Ali.
Berke başını sıraya geri yaslarken güldü. "Tamam tamam, demedim bir şey."
Onların bu haline güldükten sonra yanımda Berke gibi başını sıraya yaslamış uyuyan Furkan'a çevirdim bakışlarımı.
Birbirine karışmış hafif kıvırcık saçları alnına dökülmüş, yanağını sıraya yasladığı için dudakları hafif büzüşmüştü ve karşımdaki görüntü nefesimi tutmama yol açıyordu.
Etrafıma bakınıp kimsenin görmeyeceğinden emin olduktan sonra içimdeki dürtüye engel olamayarak Furkan'ın alnına düşmüş saçlarını geriye doğru ittim.
Bu hareketimle birlikte gözlerini kırpıştırarak açtığında ise alt dudağımı ısırdım. Uyandırmak istememiştim ki...
"Affedersin..." diye mırıldandım mahçup bir tavırla.
Yorgunca gülümsedi, sorun yok der gibi. Ah, ne de güzel gülüyorsun öyle...
Başını kaldırıp sınıfa bir göz gezdirdi ve somurtarak tekrar başını sıraya koydu. En arkada oturduğumuz için dikkat çekmiyorduk.
"Ders hâlâ bitmemiş."
"Az kaldı." diyerek onun gibi başımı sıraya yasladım. Yüzlerimiz birbirine bakacak şekilde duruyorduk.
Saçları iyice alnına doğru düşmüştü. Ellerimi saçlarının arasında gezdirmeyi o kadar çok istiyordum ki... Acaba çikolatalı pasta yerine bunu mu isteseydim? Çikolatalı pasta demişken...
"Çikolatalı pasta için sabırsızlanıyorum." dediğimde bu fikirden hiç hoşlanmadığını belli ederek yüzünü buruşturdu.
"Bir de o vardı değil mi?"
"Evet, çıkışta bize gideriz yaparsın artık."
Gülümseyerek bir elini uzattı ve yüzüme düşmüş bir saç tutamını arkaya doğru attı. Elini saçımdan ayırarak yanağımı hafifçe okşadığında tüylerimin diken diken olduğunu hissettim.
Bu bir iki saniyelik tüy gibi dokunuşunun ardından elini çekti.
"Yaparım..."
![](https://img.wattpad.com/cover/17355338-288-k556888.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sevgili Arkadaşım
Novela Juvenil"Seviyorum ama susuyorum. Herkesten sakındığım sevgimin gözler önüne serilmesinden korkuyorum. Olmayacak bir hayalin peşinde sürükleniyorum. Ellerim, dizlerim paramparça, kalbim kırık. Ama yine de vazgeçemiyorum. Bu korkaklığım günden güne tüketse d...