He(art) || hood

0.1

Devon: Hey.

Devon: Arabanın tekerleğinin tutarı neyse faturasını bana gönderebilir misin?

Devon: Hasarı karşılamaya çalışacağım.

Calum: Umrumda değil.

Calum: Bir kızın lastik paramı ödemesine şükürler olsun ki ihtiyacım yok.

Devon: Bunun için söylememiştim.

Devon: İyi biri olmaya çalışıyordum.

Calum: Neden?

Calum: Beni kullanarak Luke'a yakınlaşmak gibi klişe bir planın mı vardı yoksa?

Devon: Sen neden iki saniye insan gibi olamıyorsun?

Calum: Farkındaysan olmadığım biri gibi davranmaya çalışan ben değilim.

Devon: Ne?

Devon: Bekle bir saniye.

Devon: Aptal bir araba tekerleği için bana laf mı çarpıtıyorsun?

Calum: Hayır, yapmaya çalıştığın şeyin farkında olduğumu söylüyorum.

Devon: Senin benimle konuştuğundan Etna'nın haberi var mı ki?

Calum: Kiminle konuştuğum sadece beni ilgilendirir.

Calum: Eğer beni bununla tehdit etmeye çalışıyorsan oyunun elinde patlar, sadece uyarıyorum.

Devon: Haklısın.

Devon: Senin gibi beş para etmez bir hergele için olmadığım biri gibi olmaya çalışmak anlamsız.

Calum: Kalbim çok kırıldı.

Calum: Annenle de bu üslupla konuşur musun hep?

Calum: Hatta dur bakalım.

Calum: Yanlış hatırlamıyorsam geçen gün bana piç kurusu demiştin.

Calum: Luke'u bu ağızla öpmeyi planlamıyorsun herhalde:)

Devon: Tanrım.

Calum: Tabii, kalk kalk.

Calum: Bana sataşmaman gerektiğini öğrendiysen sorunumuz kalmadı.