2.1

3.6K 290 134
                                    

Calum: Uyudun mu?

Devon: Hayır.

Devon: Sen gittikten sonra karnım ağrımaya devam etti.

Calum: Annenler seninle ilgilenmiyor mu?

Devon: Beş yaşımda olduğu gibi sabahın üçünde karnım ağrıyor diye onları uyandıramam ki.

Calum: Evet ama.

Calum: Her şeyi kendin halletmek zorunda değilsin.

Devon: Biraz dikkatim dağılırsa unuturum, sonra geçer.

Calum: Başka bir şeyden konuşalım öyleyse.

Devon: Uyumayacak mısın?

Calum: Pek uykum yok.

Calum: Bir şeyler karalıyordum.

Devon: Resim çizdiğini bilmiyordum.

Calum: Şarkı sözüydü.

Devon: Oh, şey.

Devon: Bunu da bilmiyordum.

Devon: Yani çaldığını biliyordum ama şarkı sözü ve beste tarzı şeylerle de ilgili olduğunu bilmiyordum.

Calum: İlk defa sana söylüyorum.

Calum: Ve sanırım seninle paylaşmak için mesaj atmıştım.

Devon: Pekala.

Calum: Takıldığımız tüm yerlere kadar sürdüm.

Calum: Son öpücüğümüz hakkında düşündüm, tadının nasıl hissettirdiğini.

Calum: Ve arkadaşların bana iyi olduğunu söyleseler bile.

Calum: O tam yanındayken bir yerde yalnız hissediyor musun?

Calum: Onun söylediği sözler benim sana yazdıklarımı okuduğunda seni incitiyor mu?

Calum: Bazen merak etmeye başlıyorum, sadece yalan mıydı?

Calum: Eğer yaşadıklarımız gerçektiyse, nasıl iyi olabildin?

Calum: Çünkü ben hiç iyi değilim.

Calum: Bu kadardı.

Devon: Etna gerçekten şanslı bir sürtük.

Calum: Gerçekten böyle mi düşünüyorsun?

Devon: Evet, sözleri gerçekten çok anlamlı.

Devon: Bestelediğin halini merak ediyorum.

Calum: Hayır, demek istediğim o değildi.

Calum: Bunu Etna için yazdığımı mı düşünüyorsun?

Devon: Benim için yazacak halin yok, tabii ki Etna için yazdığını düşüneceğim.

Calum: Anlıyorum.

Calum: Neyse.

Calum: Dawn ağlamaya başladı, ona baksam iyi olacak.

Devon: Pekala.

Calum: Sonra görüşürüz sanırım?

Devon: Sanırım.

He(art) || hoodHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin