''Dora senin evde ne işin var? İşte olman gerekiyordu? İlk günden geç kaldığına inanamıyorum.Bu saate kadar uyumayı nasıl beceriyorsun anlayamıyorum.Ah Ares ne kadar kızmıştır kim bilir.''
Rüyanın beynimi tırmalayan sesi ve bitmek bilmeyen sorularıyla sersemleşmiş bir şekilde zorla da olsa gözlerimi açtım.Artık Ares ismini duymak istemiyordum.İlk günden hatta geceden beni yormuştu ve şuan tek isteğim huzurdu.Rüya yine her zaman olduğu gibi süslenmiş tepemde dikiliyordu.Bu kadar fazla makyaja,abartılı saça ve açık kıyafetlere neden özeniyordu ki zaten güzel bir kızdı.Sabah uyuduğum zaman uyandığımda beynim patlayacakmış gibi ağrırdı ve şuan aynı şeyi yaşıyordum.Bir de Rüyanın sorularıyla uyanınca başım daha kötü oldu.Karnım çok acıkmıştı ve midem bulanıyordu fakat yerimden kalkacak gücüm yok gibi hissediyordum.Rüya tepemde dikilmiş bir cevap bekliyordu.
''Saat kaç?''
Sesim neredeyse vızıltı halinde çıkmıştı.Böyle kötü duruma düşmeye layık olacak ne günah işlemiş olabilirdim ki?
''Altıyı geçiyor.Neden işe gitmedin?''
Yerimden yavaşça doğruldum ve kalkmak için gücümü toparlamaya çalıştım.Yorgun olduğumu görmesine, sesimi duymasına rağmen hala neden işe gitmedin diyordu ve aklında sadece Ares vardı.Yeter diye bağırmama ramak kaldığını hissediyordum.Bağırsamda sesim kedi miyavlamasını geçmezdi ya neyse.Bacaklarımı yataktan dışarı uzattım ve kalktım.Acıktığım için olacak ki bir an gözlerim karardı ve dengem bozuldu neyse ki kısa sürmüştü.Banyoya doğru yürüdüm.
''Bu cevap vermemeyi hep yapıyorsun ve sinirlerimi bozuyorsun Dora.''
Şuan sinirleri bozulan biri varsa o da ben olmalıydım.Yüzümü yıkayıp mutfağa geçtim ve kahvaltılıkları çıkarıp bir şeyler yemek için masaya oturdum.Rüya da karşıma geçti merak dolu ve kızgın bakışları üstümdeydi.
''Gece beşten öğleden sonra üçe kadar onun evindeydim Rüya.''
Rüya ağzına götürdüğü zeytini son anda elinden düşürdü ve ağzı beş karış açık yüzüme baktı.Ağzı bir balığın ağzı gibi açılıp kapanıyordu fakat henüz bir kelime bile söylememişti.
''S-sen yani siz ikiniz,gece beşten beri nasıl olur.Dora bunu nasıl yaparsın onu sevdiğimi biliyordun.Sırf orada çalışa bilmen için babamı öne sürdüm ben.''
Söylediğimi yanlış anlayıp ima ettiği şeyi farkına varmıştım ve bunu düşündüğüne inanamıştım şimdiyse şaşkınlığım yerini hayal kırıklığına bırakmıştı.Ben kendi başarım ile onun yanında çalışmaya başladığımı sanırken Rüyanın zengin babası sayesinde olduğunu öğrendim.Sırf Ares ile görüşmek için beni kullanmasını bir yana bırakıyordum çünkü kendini ona kaptırmıştı bunu anlayışla karşılayabilirdim fakat babasını öne sürüp beni salak yerine koyması hiç hoş bir şey değildi.Ares'in bana hep kızgın olmasının sebebi buydu işte yanında olmamı istemiyordu ve bunu açıkça belli ediyordu.Kahvaltıyı bir kenara bıraktım ve içimde biriken sinirin geçmesini diledim fakat geçecek gibi değildi.
''Ben oraya kendi başarımla girdiğimi sanıyordum ve sen buna beni inandırdın Rüya bunu nasıl yaparsın?Biz arkadaş değil miyiz? Arkamdan iş çevirdin hem de sırf Ares'i görmek için.Ve ben senin yüzünden ona karşı mahcup oldum ve o sert,beni küçümseyen bakışlarına, davranışlarına katlanmak zorunda kaldım.Ve sen beni tanımamışsın ki onla yattığımı ima ediyorsun.Ne sanıyordun Rüya ben onun yanında çalışıyorum diye seni baş tacı yapacağını mı?''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ESRARENGİZ :TeenAwardsTr2014 En Yeni Teen Fiction Hikayesi
Teen Fiction©Tüm telif hakları saklıdır. ESRARENGİZ; Ares'in ve Dora'nın macera dolu,tutku dolu ve çarpıcı hikayesi. Bu aşk klasik değil,alıntı değil... Bu aşk savaş dolu,bu aşk masum,bu aşk hırçın ve bu aşk cezbedici. ''Sert ve Seksi yazarından.''