13.Bölüm:Buluşan dudaklar...

22.9K 603 88
                                    

Hikaye sonundaki notumu okuyun bebekler :)

''Seni seviyorum Dora.''

Kulağıma gelen sesle gözlerimi açtığımda kendimi yarı çıplak,Matt'i üstümde buldum.Olması gerektiği gibi yatağımda yatıyordum ve karanlıktı.Ama Matt'in üstümde ne işi vardı? Elleri ve vücudu üstümde olmasına rağmen varlığını gözlerimi açınca farkına varmıştım.Ayın ışığı odama girsin diye perdelerini açık bıraktığım odamın küçük camından içeri giren ışık, yüzünü fazlasıyla görmeme sebep oluyordu.Yüzünü gördüğümde üstümde olduğundan daha çok dehşete kapıldım.Ares'in yumruklarının yüzünde oluşturdukları berbat görünüyordu.Dudağı patlamıştı,burnu kırılmıştı ve suratında kuruyan kanlar neredeyse yüzünün her yerini kaplıyordu.Yüzünü yüzüme eğdiğinde kaçamayacağımı bildiğim halde kendimi geri çekmeye çalıştım.Yüzündeki yaralar ve kan korkunç görünmesine neden oluyordu.

''Matt üstümden kalk.Pişman olacağın şeyleri tekrarlıyorsun.''

Sakin görünmeye çalışsamda beceremediğimi düşünerek sakinliği sesime yansıtmaya çalıştım.Bağırıp,çağırmadan konuşmayı başarmıştım azda olsa, sesimin titremesine engel olamasamda yinede işe yarardı.Aramızda santimler kala durup gözlerimin içine baktığında sakin görünüyordu,fazlasıyla sakin.Söylediklerimi dinleyeceğini düşündüğüm sırada sırıttığında yanıldığımı hissedip daha fazla korkmaya başladım.

''Her şey senin yüzünden oldu.Bana yakın davrandın,kandırdın beni.''

''Sen benim arkadaşımsın Matt.Yanılıyorsun ben seni kandırmadım.Yine mi içtin yoksa?''

Sakin olmaya çalışmak çok zordu.Daha önce yaşadığım şeyleri tekrar yaşatıyordu.Başımı yana çevirip telefonumu aradım fakat yoktu.Bu sefer kaçışım kesinlikle yoktu.Söylediklerimi dinledikçe yüzü normal hale geliyordu.Gülmeyi bırakmıştı,sakin görünüyordu.Elini kaldırıp saçlarıma götürdüğünde nefesimi tutarak ne yapacağını bekledim.Saçlarımı okşamaya başladığında gözlerimi yüzünden ayıramıyordum.Korkumdan yüzüne bakmak istemesemde gözlerinin içine bakıp eski haline dönmesini beklemekten başka yapacak bir şeyim yoktu.Bir anda evime nasıl girdiğini düşünmeye başladım.Yaşadığım şoktan bu aklıma bile gelmemişti.Eve geldiğimde hemen uykuya dalmıştım,yorgun hissediyordum ve gece boyunca hiç uyanmamıştım.İçeri girdiğini fark etmemen normaldi.Telefonda konuşurken kızgın değildi aksine üzgün gibiydi.Belkide duygularını göstermek istememişti ve hesap sormak için eve gelmemi hatta uyumamı beklemişti.Belkide başından beri evdeydi,gizleniyordu ve uyumamı bekliyordu.İhtimalleri düşünmek bir işe yaramasada kendimi sakinleştirmeye çalışmak için yapabildiğim tek şey düşünmekti.Saçlarımı çektiğinde kendimi vermeye çalıştığım düşüncelerde beynimden uçup gitmişti.Durmasını söyleyeceğim sırada deli gibi gülmeye başlayınca kulaklarımı tırmalayan sesinin verdiği rahatsızlıktan kurtulmak için gözlerimi kapattığımda saçlarımı daha çok çekmeye başladı.Saçlarımı tenimle birlikte koparacakmış gibi  çekerken  tek yapabildiğim bağırmak oldu,avazım çıktığı kadar bağırmak...

''Hişş sadece kabustu,geçti.''

Yaşadığım şokla beynimin bana oyun oynadığını sandığımda onu gördüm.O güzel mavi gözleriyle gülümseyerek yüzüme bakıyordu.Nerede olduğumu anlamak için etrafıma baktığımda onun odasında,onun yatağındaydım.Gördüklerimin sadece bir kabus olması içimi ferahlatmıştı.

''Korktuğunda o güzel gözlerinin büyümesine ve o güzel ağzının açılmasına bayılıyorum.''

Henüz içinden sıyrılamadığım şaşkınlığa Ares'in sözleri eklenince gördüğüm kabustan daha çok etkilendim.Söylediği sözler sevgililerin birbirlerine söyledikleri güzel sözlerden ibaretti.Neden o sözleri bana söylediğini anlayamadan ve bir şey söyleyemeden yüzüne bakmaktan ileri gidemedim.

ESRARENGİZ :TeenAwardsTr2014 En Yeni Teen Fiction HikayesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin