Farklı bir yatak,farklı duvarlar ve farklı bir oda...Ne görmeyi bekliyordum ki?Gözlerimi açtığımda kendi odamı göremeyişim yataktan sıçramama sebep olurken kendime geldiğimde ne kadarda salak olduğumu düşünüp sertçe alnıma vurdum.Alnımın acısıyla oflayıp yatağa oturduğumda kendi halime gülümsedim.Bir anda nerede olduğumu unutmam ilginç bir şeydi.Yatak o kadar rahattı ki hemen uyuyabilmiştim ve kendimi dinç hissediyordum.Kendi yatağımda hiç bu kadar rahat uyuyamıyordum,belkide eski olmasından kaynaklıydı.Yatağı düzeltmek için kalkdım.Normalde geceleri sıkça dönerdim ve sabahları yorganı iç içe geçmiş şekilde yerde bulurdum.Şimdiyse yatak neredeyse hiç bozulmamıştı.Banyoya geçip yüzümü yıkadım.Sabahları aynaya baktığımda gördüğüm şey asık yüz,şiş gözler ve halsiz bakışlar olurdu ama bu sabah farklıydı,yatağın verdiği rahatlık ve iyi uyku yüzüme yansımıştı.Odaya dönünce saati gördüm ona geliyordu.İşe geç kalmıştım,Ares beni uyandırmadan gitmiş olamazdı.Uyandırmak için üst kata çıktığımda bir eli başının altında,yaralı kolu yataktan dışarıya uzanmış uyuyordu.Onu uyandırmaya gelmemişim gibi yavaş adımlarla yanına yaklaştım.Şimdi çekinmeden,rahatlıkla yüzüne bakabiliyordum.O her zaman bana bakarken çattığı kaşları normaldi,yüzü bana baktığında olduğu gibi sert değildi.Onu sadece uykusunda mı böyle sakin görecektim? Bir gün hayatından çıkıp gidecektim,o gün gelene kadar bir kere olsun bana gülümsediğini göremeyecek miydim? Ne kadar sert olursa olsun,ne kadar kızarsa kızsın ona karşı içimde bir yerlerde hep bir sevgi ufacıkda olsa bir sevgim vardı.Beni korumasaydı belkide ölmüş olacaktım.Kendini bana siper etmişti,bunu şuan tam olarak idrak etsemde onunda içinde iyi bir insan olmalıydı.Genelde sert olmayı tercih ediyordu bunun bir sebebi olmalıydı.En çok sertliği bana göstersede herkese karşı etrafına ördüğü bir duvar vardı bunun bir sebebi olmalıydı.
Onu ilk gördüğümde bir gün yanında çalışacağımı hayal etmemiştim.Yanında çalışmaya başladığımda hep savaş halinde olacağımızı düşünmemiştim,bir gün beni kurtaracağını,evinde kalacağımı ve onu yatağında uyurken göreceğimi hiç düşünmemiştim.Onun hep düzgün olan dağınık saçlarının alnına ısrarla düşen tutamlarını düzeltmek için kendimi zor tutacağımı da düşünmemiştim hiç.Yüzüne her baktığım da ilk gün ki gibi gözlerimi alamıyordum.Yüzü o kadar çekiciydi ki...İlk gün ki etkiyi hala her an gördüğümde tekrar tekrar yaşıyordum.O biçimli dudakları,güzel gözleri o yüzü ve vücudu bu kadar mükemmelken insanı sinir eden tavrıyla çok zıttı.Aklıma aç olduğunu düşünüp pizza götürdüğüm gün görmezden gelmesi ve telefonunu açmadığım zaman ki tehditi gelince fırsatım varken yere attığı yastığını alıp boğmak için yüzüne bastırmayı düşündüm.Genelde düşündüğüm çılgınca fikirler sadece fikir olarak kalırdı ama şuan ki düşündüğüm şey çok cazip bir fikir olarak geliyordu.
''Ares,Areees bey uyanın geç kaldık.''
Düşündüğüm şeyi uygulamaya geçirmen bir an önce uyandırmanın doğru olacağını düşünüp kaldırmak için seslendim.Beni deli ettiği anlar gözümün önüne gelince sinirlerim oynamaya başladı bunun sonucu iyi olmayabilirdi.Tabiki benim gücüm ona yetmezdi,yetse bile sonucu Ares'in elinde zindana düşmüş bir mahkum gibi çürümek olurdu.Adıyla seslendiğimde birden kalkıp sanki hiç uyumuyormuş gibi sert bakışlarıyla bakmaması için yine resmi olmayı tercih ettim.
''Saat onu geçiyor kalkmalısınız.Ares beeey.Of kalk artık.''
Hiç hareket etmeden öylece yatıyordu.Anlaşılan uykusu derindi.Seslenmemin bir işe yaramayacağını anlayınca yatağa oturdum.Elimi göğsüne götürüp parmaklarımla ittirdim.Bu ufacık dokunuşumun bir işe yaramayacağını biliyordum fakat denemeye değerdi.Artık daha fazla dayanamayıp omzunu tutup sarstım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ESRARENGİZ :TeenAwardsTr2014 En Yeni Teen Fiction Hikayesi
Teen Fiction©Tüm telif hakları saklıdır. ESRARENGİZ; Ares'in ve Dora'nın macera dolu,tutku dolu ve çarpıcı hikayesi. Bu aşk klasik değil,alıntı değil... Bu aşk savaş dolu,bu aşk masum,bu aşk hırçın ve bu aşk cezbedici. ''Sert ve Seksi yazarından.''