5.Bölüm:Yeni bir dost..

21.9K 670 37
                                    

Sabah yeni bir güne telefonun alarm sesiyle uyandım.Biraz da olsa yatağın keyfini çıkarmak için gözlerimi kapatmadan öylece yattım.Sabahları yataktan ayrılmak benim içi çok zordu.Etle tırnak neyse yatak ve ben oyduk işte.Kahvaltımı Damlayla birlikte yapmayı tercih ettiğim için henüz hazırlanıp çıkmama biraz daha zaman vardı.Zorda olsa yatağımdan ayrılıp banyoya gittim ve yüzümü yıkadım.Odama dönüp yatağımı toplamaya başladım.Zamanım varken biraz olsun derli toplu olmaktan zarar gelmezdi.Odamı toplayıp dolaba yöneldim ve bu sefer çiçekli elbisemi seçtim.Geriye beş tane elbisem kalmıştı en kısa zamanda alışveriş yapmam gerekecekti.Elbiseyi giyip bu sefer saçımı toplamayı tercih ettim ve atkuyruğu yaptım.Yine az bir makyajla yetindim ve artık hazırdım.Holdingin kapısına geldiğimde saat tam sekizdi.Bu sefer arkadaşlarım olduğu için daha rahattım.Ares hayatımda olduğu sürece tetikte olmam gerekecekti fakat öyle yaşamaktansa daha rahat olmayı seçmeliydim olanlar eninde sonunda olacaktı nasılsa.Odama geçmeden önce Damlayı görmek için onun olduğu katın düğmesine bastım.Asansörden indiğimde Maria'yla karşılaştım.Tam günaydın diyeceğim sırada beni gördüğü halde odasına geçti.Bu sefer moralim bozulmamıştı onu takmamayı öğrenecektim.Damlayı odasında bulamayınca James'in odasına gittim fakat o da yoktu.Matt nerede olduklarını biliyordur ve bir ihtimal odasındadır diye onun odasına yöneldim ve kapıyı vurup açtım.Odasındaydı ve çoktan işe başlamıştı bile.Beni görünce gülümsedi.

''Günaydın Matt.Damlaya baktım fakat odasında yoktu.James'in yanındadır diye düşündüm o da yok.İkisi neredeler biliyor musun?''

''Henüz erken dokuzda burada olurlar.Burada normal iş saati dokuz.''

''Sen neden erken geldin?''

''Yapacak işlerim var.''

Matt pek fazla konuşmayan sessiz biriydi ve bir de çalışkandı anlaşılan.Ben olsam uyumayı tercih ederdim.Ne kadar çok uyursam o kadar kârdır düşüncesi en önemli sözlerimdendir.

''Sana kolay gelsin.Damlayı görürsen ona geldiğimi söylersin.''

Odama çıkarken Ares'in beni bir saat erken işe başlamamı söylemesine sinirlenmiştim ve sabah sabah yanımda olmadan bile beni kızdırmayı başarıyordu.Masaya geçip dünden kalan dosyaları önüme çektim.Neyse ki pek fazla bir şey kalmamıştı, kısa sürede bitirebilirdim.Dosyalarla uğraşmak aklımın ucundan geçmezdi.Tabi bir gün kendi işimi yapmayı düşünüyordum fakat o günün uzun süre gelmeyeceğini düşünüyordum.Sekiz senedir garsonlukla uğraştığım için olsa gerek başka bir iş yapacağımı düşünmeyi bile aklımdan çıkarmaya başlamıştım.Garsonluk üstüme yapışmış gibiydi ve şimdi herkesin çalışmak için can atacağı Ares Watson'un yanındaydım.Elimde olsa yerime başkasını bulmasını ve beni azad etmesini isterdim.Tabi ki bu imkansız gözüküyordu.Beni kafasına takmıştı bir kere ve o inatçı kişiliği varken bırakması imkansızdı.Aklıma eski işim gelince Lessie'yi düşündüm.Onu özlüyordum ve merak ediyordum.Erkekler için yaptığı yorumları,bitmek bilmeyen sorularını her şeyi özlüyordum.Bir gün onu görmeye gitmeliydim.

''Güzel bayan sizi kahvaltıya götürmeme müsaade eder misiniz?''

Elimdeki son dosyadan kafamı kaldırıp Damlaya baktım ve oyununa uyup yüz vermeyen kızlar gibi burun kıvırdım.

''Bilemiyorum patronuma sormalıyım.İçeri gel hadi daha saat on olmadı ve biliyorsun benim sert bir patronum var.''

Gelip sandalyeye oturduğunda dosyalar,işler aklımdan silinmişti bile.Sohbet etmek istiyordum.

ESRARENGİZ :TeenAwardsTr2014 En Yeni Teen Fiction HikayesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin