Günışığı Körfezi

3.BÖLÜM

Kaptan, yatın motorlarını susturduğunda genç adam kendisini âdeta bir can havliyle limana attı.

Kollarını iki yana açtı, başını yukarı doğru kaldırdı ve derin, rahat bir nefes alıp verdi.

"Nihayet!" dedi ve ona doğru gelen gence bakmaya başladı.

"Hoş geldiniz, Bay Wolfhard." diyerek ufak bir tebessüm etti. Finn, yapmacık bir şekilde ona karşılık verdi.

"Eşyalarınız arkadaşlar tarafından alınacak. Dilerseniz size etrafı göstereyim."

Finn, cevap vermeden başını olumlu anlamda salladı ve gencin peşinden ilerlemeye başladı.

"Burası otelin özel rezerve edilen restorantı," dedi ve eliyle elit, şık ve pek de büyük sayılmayan bir yeri gösterdi.

"Burası da otelde kalan herkese açık mekanımız," diyerek şirin, tahtalardan yapılmış ve geniş, ferah, büyük bir yer gösterdi bu sefer.

"Otelin içinde ay-"

"Bu kadarı şu anlık yeterli."

"Ama-"

"Yol yorgunuyum, öyle değil mi?"

Finn, gencin omuzuna yavaşça vurdu ve otele giriş yaptı hızla. Genç, arkasından sabır diledi ve otelin kapısına ilerledi.

"Neden burada kimse durmuyor?" diyerek gözlüklerini çıkardı ve arkasında duran gence döndü, Finn.

"Bilemiyorum, efendim. Birazdan burada olur."

Finn, bir şey söylememek için dudaklarını birbirine bastırdı ve gözlüğünü tişörtünün ucuna astıktan sonra ellerini kaprisinin cebine koydu.

Genç, yutkundu ve göze batmadan etrafa bakındı. Ardından minik bir tebessüm etti ve resepsiyon kapısından giren kişiye baktı.

"Çok pardon. Geldiğinizden haberim yoktu. Beklettiysem eğer-"

Genç kız, başını kaldırıp bekleyen kişiye baktığında dudakları şaşkınlıkla aralandı.

"Beni süzmen bittiyse odama çıkmak istiyorum." dedi Finn, umursamazca.

"Pa-pardon, Bay Wolfhard. Hemen." dedi ve Finn'in oda kartını bulup ona uzattı hızla. Aynı zamanda hayranlıkla bakıyordu ona. Finn, kartı alırken kızın kahve gözlerine baktı ve bunu fark etti. Aklına şeytani planı gelince kıza en tapılası gülümsemesini sundu ve teşekkür ederek oradan ayrıldı.

"Adamın içine düştün resmen." diyerek ona kızdı, genç.

Resepsiyondaki kız, bakışlarını Finn'in bindiği asansörden çekip arkadaşına yöneltti.

"Kim düşmüyor ki?"

"Aklı başında olan insanlar düşmüyor mesela."

"Of, Tyler. Kapa çeneni." dedi ve kendisini yorgunlukla tekerlekli sandalyesine attı, kız.

"Bu adamdan uzak dur." diyerek minik kapıyı açtı ve kızın yanına geçti, Tyler.

"Adam dediğin kişi birkaç hafta önce 18 oldu."

"Buna mı takıldın?"

"Şu korumacılığını bırak artık."

"O, bizim patronumuz ve biz de çalışanlarız. Bunun farkında olarak hareket etsen iyi edersin bence."

Kız, Tyler'a göz devirerek önündeki bilgisayarla uğraşmaya başladı. Arama butonuna yazdığı isim ise Tyler'ın bıkkınlıkla iç çekmesine neden oldu.