Multi- Carol Jackson
■■
"Yaşadıklarından haberim var." diyerek söze başladı, Carol.
"Bunun üstesinden gelmek için yanındayım ve başarana kadar da gitmeyeceğim." dedi ve minik bir tebessüm edip Mackenzie'nin elini destek olmak için sıkıca tuttu.
"Her şeyi biliyor musunuz?"
"Finn'in bildiği kadar. Hem benimle samimi konuşabilirsin."
Mackenzie, başını belli belirsiz salladı.
"Mackenzie?"
Kenzie, başını aşağı eğmişti ve derin nefesler alıyordu.
"Finn'in bilmediği şeyler mi var?"
Mackenzie, gözlerini kapattı ve ağlamamak için dudaklarını ısırdı.
"Kendini tutma. Ağlayabilirsin. Burada benden başka kimse yok ve ben seni yargılamam." diyerek Mackenzie'nin başını kaldırdı.
"Son yaşananı..." diyerek konuşmaya çalıştı, boğuk sesiyle.
"Bilmiyor." dedi ve daha şiddetli ağlamaya başladı.
"Anlatmanı istedi mi?"
"Evet ama yapamıyorum. Finn, geceleri kabuslar gördüğümü söyledi ama ben hatırlamıyorum bile."
"Peki bana anlatabilir misin?"
"Hatırlamak istemiyorum."
"Anlıyorum ama aslında hatırlamadığını düşünsen bile hep aklında değil mi zaten?"
"Anlayamazsınız. Nasıl anlatılır ki?" dedi ve dudakları arasından ufak bir hıçkırdık koptu, Mackenzie'nin.
"Seni öyle iyi anlıyorum ki, tahmin bile edemezsin." diyerek güçlü ses tonuyla Kenzie'nin gözlerine baktı, Carol.
"Nasıl?"
Mackenzie, gözyaşlarını durdurmayı başarmış ve Carol'a dikkatle bakmaya başlamıştı.
"Sende mi?"
"Yıllar önce. Lise sondaydım. Etrafım azgın köpeklerle doluydu ve o yılsonu balosuna kesinlikle gitmemem gerekirdi. Tanrım, hâlâ aklımda biliyor musun?"
Mackenzie, elleriyle yanaklarını sildi.
"Ama ben güçlüyüm. Evet, yaşadığım şeyden sonra uzun bir süre hayata küstüm ve içime kapandım ama sonra tıpkı şu an sana yardım ettiğim gibi biri yardım etti bana ve birkaç seanstan sonra düşündüm. Hayata küsmem ve içime kapanmam bir şeyi değiştirmemişti ki. İnsanların, sanki benim yanlış bir şey yaptığıma ben kendim onları ikna etmiş oldum. Ama sonra ne yaptım, biliyor musun? Umursamadım. Kimseyi. Hiçbir şeyi. Kimin ne söylediği umurunda olmamalı. Sonuçta bu onların hayatı veya kararı değil. Senin hayatın ve kararların ve sen kötü bir şey yapmadın. Suçlu değilsin. Senin hatan değil! Bu yüzden kaçma. Korkma. Seni sevenlerin yanında olmasına izin ver ve korkularını, endişelerini bir kenara atıp asıl istediğin şeyleri gerçekleştirmeye bak. Hissedebiliyorum, Mackenzie, sen çok güçlüsün."
"Tanrım," diyerek elleriyle ağzını kapattı ve gözlerini kapatıp yaşların yanaklarına, oradan da bacaklarına düşmesine izin verdi.
"Senin yaşadığın daha da kötü ama sen..."
"Farkındayım ve aslına bakarsan o zaman 18 yaşındaydım ve inan bana 1 yıl bile insanın hayatında çok fazla şey değiştiriyor. Ama bunu atlatmana yardım edeceğim." diyerek Mackenzie'nin elini tuttu, Carol.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Günışığı Körfezi
FanfictionBüyük oteller zincirinin sahibi Eric Wolfhard'ın oğlunun 18. yaş gününden sonra aldığı sorumluluk üzerine aklında oluşturduğu plan nasıl bir sonuca varacak?