4.BÖLÜM

893 54 64
                                    

Finn, Freya ile beraber güzel bir akşam yemeği yemişti. Freya, oldukça mutluydu. Finn ise amacına ulaşacağı için mutluydu. İkisi biraz dolaştıktan sonra Finn, otelin önünde durdu ve Freya'ya baktı.

"Gelmek ister misin?" diye sordu, muzip bir şekilde. Freya'nın gözleri hafifçe büyüdü ve şaşkınca ona bakmaya başladı ama bunu belli etmemeye çalıştı. Tam dudaklarını aralayıp cevap verecekken duyulan sesle durmak zorunda kaldı.

"Abla!"

Freya, gözlerini kapatıp içinden sabır dileyerek arkasını döndü. Birkaç adım uzakta duran kardeşine döndü.

"Ne var?"

"Ty çağırıyor. Çok önemliymiş."

Freya, Finn'e döndü ve özür diler gibi gözlerine baktı.

"Üzgünüm."

"Sorun değil." dedi ve gülümseyerek otele girdi, Finn. Freya ise sinirle kardeşinin yanına gitti.

"Tam zamanında yani!"

"Kızman gereken kişi Ty."

Freya, cevap vermeden -çalışanların kaldığı- otele doğru hızla yürümeye başladı. Kardeşi ise iç çekip göz devirerek restoranta geri girdi ve müşterilerle ilgilenmeye devam etti.

O sırada odasına giren Finn, sinirle kendisini balkonda buldu. Haberlerde kapak olması gerekiyordu ama iş yüzünden dışarı adımını atamıyordu.

Sinirle iç çekerek balkonda bulunan sandalyeye oturdu ve cebinden sigara paketini çıkarıp bir dal yaktı. Dumanı içine çekti ve rahatlık hissiyle arkasına yaslanıp yavaş yavaş dumanı serbest bıraktı.

Sigarasını içmeye devam ederken dışarıyı izlemeye başladı bir yandan da. Freya, Tyler'ın yanına gitti ve hararetle bir şeyler söyledi. Tyler, derin bir nefes aldı ve Freya'nın kollarından tutup kızı sakinleştirecek bir şey söyledi. Finn, daha fazla dikkat kesildi ve parmakları arasındaki sigarayı söndürüp ayağa kalktı. Balkon demirlerine yaslanıp gözlerini kıstı.

Freya, birkaç saniye sonra kollarını Tyler'dan çekti ve -çalışanların kaldığı- otele ilerlemeye başladı. Tam kapıdan girecekken Tyler, koşarak onun önüne geçti ve görülene göre bağırarak bir şey söyledi. Freya, Tyler'a karşılık verince ise tartışmaya başladılar.

Finn, göz devirerek içeri girdi. Üzerini çıkardı ve klimayı açarak kendisini yorgunlukla yatağa bıraktı. Göz kapakları ağırlaşmaya başladığı sırada yanıbaşında titreyen telefonuyla uykuya dalamadı. Sert bir küfretti ve telefonu alıp gelen mesaja baktı.

"Tanrım, Ryan." diye söylendi ve gönderdiği videoyu açtı.

"Sen olmayınca eğlenemiyoruz be, başkan!" diyerek bir içki bardağını kafasına dikiyordu, Ryan. Yanında oturan Scott, her zaman olduğu gibi Ryan'ın salaklığını engellemek için kafasına vurdu ama Ryan, yine de durmadı.

"Şu plan her neyse bir an önce yap ve aramıza geri dön." dedi Scott, kameraya eğilerek. Finn'in dudakları yukarı doğru kıvrıldı.

"Bak burada kim var!" diyerek kamerayı sağ tarafına çevirdi, Ryan. Miranda, kameraya el salladı ve büyük bir tebessüm etti.

"Selam!"

Finn, o an büyülenmiş gibi hissetti. Kendisi bile fark etmeden bir aptal misali sırıtmaya başladı.

"Neyse, hemen geri dön." dedi, Ryan. Üçü de kameraya el salladı ve video bitti.

Finn, o gece uyumayı es geçerek videoyu geri sarıp defalarca izledi. Özellikle de Miranda'nın gülüşünü...

Günışığı KörfeziHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin