9.BÖLÜM

612 43 43
                                    

Freya'dan haber alamayan Tyler, deliye dönmek üzereydi. Telefonunu sertçe masaya bıraktı ve pencereden dışarı bakındı. Otelden sinirle çıkan Freya'yı gördüğünde ise koşarak yanına gitti. Önüne geçerek kollarından tuttu ve kızarmış yüzüne baktı.

"Neden bana dönmedin?"

Freya, Tyler'a cevap vermedi. Onu önünden iterek yürümeye devam etti. Tyler, çatık kaşlarıyla Freya'ya yetişip onu durdurdu.

"Kardeşin ortada yok, Freya."

"O sürtük benim kardeşim falan değil!"

Tyler, Freya'nın bu sözüne anlam veremedi. Fakat kullandığı o kelimeye oldukça sinirlendi.

"Sürtük?"

"O iyi, tamam mı?! Finn ile beraber bastım! Üzerinde Finn'in tişörtü vardı ve vücudunda da morluklar!"

Tyler, duyduğu şeyle beyninden vurulmuşa döndü âdeta. Bu olamazdı. Mackenzie böyle bir şey yapmazdı. Tyler, genç kızı tanıyordu.

"Emin misin?"

"Gözlerimle gördüm!!" dedi ve Tyler'ı tüm gücüyle iterek sahile koştu. Tyler, bir süre öylece kalıp duyduğu şeyin şokunu üzerinden atmaya çalıştı. Ardından hızlı adımlarla otele girip asansöre gerek duymadan merdivenlerden çıkıp Finn'in odasının bulunduğu kata geldi. Ve o an içinde büyük bir öfke oluştu. Patronu olduğunu biliyordu ve bu yüzden kesinlikle işten atılacaktı ama şu an umurunda bile değildi.

Kapının önüne geldi ve alacaklı gibi vurmaya başladı. Birkaç saniye içinde ise kapı hızla açıldı. Tyler, anında Finn'in üzerine atlamak istedi ama Finn, kendini geri çekti ve bu yüzden Tyler, boşluğa geldi.

"Sinirlisin, biliyorum ama hiçbir şey Freya'nın anladığı gibi değil, Tyler!"

"Bana hikaye okuma!" dedi ve arkasını dönerek sinirle Finn'e yumruk geçirmek için hamlesini yaptı. Fakat Finn, Tyler'ın elini havada tuttu ve sakin kalmaya çalışarak tam gözlerinin içine baktı.

"Bari sen dinle."

Tyler, ilk başta bundan emin olamadı ama aklına restorantın sabahki hâli gelince bir anda sakinleşti.

"Salona geç."

"Kenzie'yi görmek istiyorum."

Finn, başını olumlu anlamda salladığı gibi Tyler, odaya koştu âdeta. Gördüğü manzara ise tüylerinin diken diken olmasını sağladı.

"Aman Tanrım," diyerek yatağın kenarına oturdu ve kolundaki belirgin morluğa dokundu hafifçe.

"Ona ne oldu böyle?"

"Anlatacağım. İçeride."

Tyler, üzgün gözlerle Mackenzie'ye son kez bakarak salona geçti ve tekli koltuğa oturdu hemen. Finn ise Tyler'ın karşısındaki yerini aldı ve ellerini birleştirerek yutkundu.

"Bekliyorum." dedi, Tyler. Finn, birkaç saniye karşısında endişeden duramayan gence baktı. Ardından iç çekerek dudaklarını yaladı.

"Skarsgard. Tanıyor musun?"

Tyler, kaşlarını çattı. Başını olumlu anlamda salladıktan sonra Finn, devam etti.

"Mackenzie ile asansörde karşılaştığımızda adamın ona takık olduğunu anlamıştım çünkü özel olarak her şeyini Mackenzie'den istiyormuş."

"Evet, öyleydi." dedi Tyler, zorla yutkunarak.

"Ben de Mackenzie'ye kendisine dikkat etmesi gerektiğini söylemiştim ama dün gece-"

Günışığı KörfeziHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin