Sırlar Odası

5.8K 353 141
                                    

Harry o gece büyük salona biraz geç gidiyordu, o gün bitki bilim dersindeki bebek adam otlarından çocuk adam otlarına dönüşmüş adam otlarıyla iki saat geçirmişlerdi ve çok yorgun olduğu için uyuya kalmıştı.

Büyük salona doğru giderken bir ses duymaya başladı. "Kan kokusu alıyorum." Birden bire olduğu yerde durdu. Sesi tekrar duydu. "Seni öldürüceğim." Duvara yaklaştıkça ses daha da netleşiyordu ama aynı zamanda uzaklaşıyordu da.

"Hakaret ediyor." diye mırıldandı Harry. Sesin peşinden koşarken neredeyse Hermione'ye çarpıyordu.

"Neredesin sen? Seni çok merak ettim. Neredeyse akşam yemeği saati bitmek üzere ama sen hiç gelmedin." dedi Hermione.

"Duydun mu şu sesi?"

"Hangi sesi?"

"Öldür onu. Öldür!"

"Bu sesi. Birini öldürecek." dedi ve koşmaya başladı.

"Harry bekle." dedi ve kızda arkasından koşmaya başladı.

Uzun koridora çıktıklarında örümceklerin tek sıra halinde pencereden dışarı çıktığını gördüler. Örümcek sırasını başına doğru takip ettiklerinde yerdeki suda bir yansıma gördüler. Duvara baktıklarında gördükleri yazı sadece iki şeyle yazılmış olabilirdi ya kırmızı boya ya da kan.

"Sırlar Odası açıldı. Varisin düşmanları kendinizi kollayın."

Açıkça duvardaki yazı bir uyarıydı. Biraz ileri baktıklarında duvara asılmış Mrs. Norris'i gördüler. Hermione iç çekti. "Oh! Olamaz."

Anlaşılan büyük salondaki yemek saati bitmişti çünkü kalabalıklar halinde öğrenciler yanlarına gelmişti. Flich'in neler oluyor burada diyen sesi duyuldu. Mrs. Norris'in duvarda asılı bedenini gördüğünde geçirdiği duygu karmaşası yüzünden okunuyordu. Kedinin hemen yanında duran Harry'nin yakasına yapıştı.

"Kedimi sen öldürdün!"

"Saçmalama. Senin kedini öldürmekle elime ne geçecek? Çek ellerini üstümden."

Dumbledore'un sesi duyuldu. Öğrenciler ona yol verdi. Duvardaki yazıyı gördüğünde yüzündeki şaşırmış ifade Harry'nin gözünden kaçmadı. O şaşkınlık ilk defa gören birinin şaşkınlığı değildi, tekrar gören birinin şaşkınlığıydı.

"Herkes yatakhanelerine. Siz hariç Mr. Potter ve Miss. Granger."

Herkes ayrıldıktan sonra "Kedin ölmemiş, sadece taşlaşmış." dedi Dumbledore, Flich'e. "Ama nasıl olduğunu açıklayamam." diye ekledi.

"Ona sorun. O yaptı." dedi Flich, Harry'i göstererek.

"Saçmalama Flich. Biz geldiğimizde çoktan bu haldeydi." dedi Harry.

"Belki de Miss. Granger ve Mr. Potter yanlış zamanda yanlış yerdeydi ama ortada şüpheli bir durum olduğu da açık. Dikkatinizi çeken bir şey gördünüz mü ya da duydunuz mu Mr. Potter?" diye sordu, Dumbledore'la birlikte gelen Snape.

"Hayır." diye cevap verdi Harry, adamın gözlerinin içine bakarak. Snape gözlerini kaçırdı. Ölümüne sebep olduğun kadınla aynı gözlere sahip olan oğlunun gözlerine bakamıyorsun değil mi? Bak bunu öğrendiğim iyi oldu diye düşündü Harry.

"Neden akşam yemeğinde yoktunuz?" diye sordu Snape.

"Basit uyuya kaldım. Sonrada beni merak eden ve aramaya başlayan Hermione ile karşılaştım. Mrs. Norris'i bulduğumuzda akşam yemeğinin sonuna yetişmeye çalışıyorduk."

"Suçu ispatlanana kadar masumdur." dedi Dumbledore.

"Kedim ne olacak?" diye sordu Flich.

"Bitki bilim dersinde yetiştirilen adam otları olgunlaştığında kolaylıkla onu eski haline çeviren bir iksir yapılabilir." dedi Dumbledore.

Öğretmenlerin yanından ayrıldıktan sonra, "Çok garip." dedi Hermione. "Bir ses duyuyorsun. Sesi sadece sen duyuyorsun. Sonrada Mrs. Norris taşlaşıyor. Onlara neden sesten bahsetmedin Harry?"

"Bu beni sadece suçlu durumuna düşürürdü. Flich üstüme atlamak için yer arıyordu zaten. Kendim bile ne olduğunu anlamamışken, başkasına nasıl açıklardım."

"Haklısın Harry. Sadece senin bazı sesler duyabilmen hiç hayra alamet değil. Dikkatli ol Harry. Bir daha o sesi duyarsan takip etme. Bence Mrs. Norris'i taşlaşmasının sebebi o ses."

**

Ertesi gün Biçim Değiştirme dersinde hayvanları su kadehlerine dönüştürüyorlardı. Elbette yazın asasız bir şekilde tüm dönüştürme derslerini bizzat Karanlık Lord'tan öğrenen Harry ilk yapan olmuştu. Harry'nin yapmayı bilmediği tek dönüştürme şekli kendini bir hayvana dönüştürmekti yani Harry sadece animagus olmayı bilmiyordu.

Voldemort ona Hogwarts'ta öğreneceği tüm büyüleri öğretmişti. Harry'nin bilmediği şeylerse Karanlık büyülerdi. Onların eğitimi daha zor olduğu için onları bir sonraki yaza bırakmıştı Voldemort.

Harry Slytherin için elli puan alırken, büyüyü hemen ardından yapmayı başaran Hermione Gryffindor için otuz puan almıştı. Dersin sonlarına doğru Hermione parmak kaldırdı.

"Merak ediyorum Profesör. Bize sırlar odasından biraz bahseder misiniz?"

McGonagall onlara anlatıp anlatmamak konusunda çok kararsız görünüyordu. Sonra kafasını sallayıp iç çekti. Anlaşılan anlatmasının daha doğru olacağına kara vermişti ki konuşmaya başladı.

"Peki tamam." dedi ve devam etti. "Hepiniz Hogwarts kurucularını biliyorsunuz. Kurucuların üçü uyum içinde çalışırdı biri dışında."

"Acaba hangisi?" dedi Ronald Weasley anlamlı anlamlı.

Ona "Sözümü kesmeyin Mr. Weasley." dedikten sonra devam etti McGonagall. "Salazar Slytherin, diğer büyücülerle görüş ayrılıkları yaşıyordu. Ona göre büyücülük eğitimi sadece sihirbaz ailelerle sınırlı kalmalıydı, diğer bir değişle safkanlar. Diğerlerini ikna edemeyince okuldan ayrılmaya karar verdi ve efsaneye göre Slytherin bu şatoda gizli bir oda yapmıştı. Burası Sırlar Odası. Okuldan ayrılmadan önce odanın kapısını mühürlemişti. Sadece onun varisi odanın kapısını açabilecek ve içindeki dehşeti serbest bırakabilecek. Böylece Slytherin'in düşüncesine göre büyü öğrenmemesi gerekenleri okuldan uzaklaştıracak yani muggle doğumluları. Ama içiniz rahat olsun. Okul defelarca aranmasına rağmen böyle bir oda bulunamadı."

"Peki efsaneye göre odanın içinde ne var?" diye sordu Hermione.

"Efsaneye göre odanın içinde sadece Slytherin'in varisinin kontrol edebileceği bir şey olduğu söyleniyor. Efsaneye göre odada bir canavar varmış."

Harry alayla güldü.

"Bir şey mi oldu Mr. Potter?" diye sordu McGonagall.

"Sadece ne kadar da kolay her zaman suçu Slytherin'nin üstüne atmak. Okulda nasıl olsa bir günah keçisi var, öyle değil mi?"

Harry her ne kadar böyle söylesede McGonagall'ın söylediklerinin çok mantıklı yanlarının olduğunun farkındaydı. Sadece Slytherin'in varisinin kontrol edebileceği bir şey, Harry Slytherin'in soyundan gelenlerin çatal ağız olduğunu ve yılanları kontrol edebileceğini geçen yıl Voldemort'tan öğrenmişti. Buda neden canavarın sesini sadece kendinin duyabildiğini açıklardı çünkü Harry de bir çatal ağız olduğunu biliyordu. Canavar bir tür yılan olmalıydı. Ama bu teoride bazı problemler vardı. Yazın Harry'nin de bir çatal ağız olması üzerine Slytherin soyu hakkında Voldemortla bir araştırma yapmışlardı ve Voldemort, Slytherin'in yaşayan tek varisiydi. Harry'nin de neden bir çatal ağız olduğuna gelince o hala araştırılmakta olan bir konuydu. Ve bilinen tek varis şuanda sırlar odasını açmakla ilgilenmiyordu, bunun yerine hain ölüm yiyenleri avlamakla meşguldü. Harry sırlar odasının açıldığını Voldemort'a yazmaya karar verdi. Akşam yemeğinden sonra odasına çekilip kısa ve öz bir şekilde olayları anlatan bir mektup yazdı.

"Sırlar Odası açıldı. Bu konuda bir bilgin varsa benimle paylaşmanı isterim."
Harry J. Potter

Karanlığın YoldaşıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin