Remus ve Harry ileri derece karanlık sanatların kullanılmasının doğruluğu ve yanlışlığı konusunda bir tartışmaya dalmışlardı. Sirius bir yerden sonra sıkılmış ve konuyu takip etmeyi bırakmıştı. Aslında başında Harry'nin görüşlerini çok merak etmişti çünkü ona göre her Slytherin karanlık büyülerin öğrenilmesini isterdi ama Harry bu konuda da onu yanıltmıştı. Bu konuya bir Revenclaw bakış açısıyla yaklaşmıştı. Harry'e göre karanlık sanatlar tehlikeliydi adeta iki ucu keskin bıçaktı. Kullanmak için yeterli kapasiteye sahip olmayan büyücülerin uzak durması gerekirdi ama karanlık sanatlar her şeye rağmen büyüydüler ve onları tamamen dışlamak aptallıktı. Sonuçta bir bıçak birini öldürmek içinde kullanılabilirdi, harika yemekler yapmak içinde. Harry doğru ellerde karanlık sanatların çok faydalı olacağını savunuyordu. Elbette Remus ise ne olursa olsun tehlikeli olduklarını asla kullanılmamaları ve yasaklanmaları gerektiğini savunuyordu.
Sirius sıkıntıyla iç çekti. Remus ve Harry tartışmalarına o kadar dalmışlardı ki adeta dünyadan soyutlanmışlardı. Peter ise puding'ine dalmıştı. Puding onun favorisydi ve yemekte puding varsa kimseyi takmazdı. James ise uzun zamandır kızıl güzellikle sohbet ediyordu ki bu en şaşırtıcı olan şeydi. Kavga gürültüsüz sessiz sakin bir şekilde James'in onların yanına geldiğini gördüğünde daha da şaşırmıştı.
James Sirius'un yanına oturdu Remus ve Harry'e bir bakış attıktan sonra "Neler oluyor?" diye sordu.
"Boşver onları, onlar kendi dünyalarında takılıyor şu anda. Asıl haberler sende. Lily ile bu kadar uzun ne konuştunuz? Biliyor musun Harry'e rağmen senin Lily ile evleneceğine dair ufak bir şüphem vardı ama bugün sizi gördükten sonra inanmaya başladım."
James iç çekti. Her ne kadar inatçı ve cesur olsa da Harry gelmeseydi, artık vazgeçmeyi düşünüyordu. Hayır, Lily'i sevmekten vazgeçmeyecekti sadece onu zorlamaktan vazgeçecekti. Geçen hafta ciddi bir şekilde ona yine sormuş ve her zamanki gibi reddedilmişti, bu yüzden artık Lily'i rahat bırakmaya karar vermişti. Sonra bir anda Harry ortaya çıkmış ve ona umut vermişti. Bu yüzden şüphe duyduğu için Sirius'u suçlayamazdı.
Arkadaşının yüz ifadesini gören Sirius anlayışla dostunun sırtını patpatladı. "Ne konuştunuz peki?"
"Ondan Harry'e göz kulak olmasını rica ettim. Benim kuzenim olarak tanıştırıldığı için annesi için tamamen bir yabancı ve ona yakın davranması güç. Bu onun için çok zor olmalı. Annesini özlediğine eminim. Bu bizim annemizi evde bırakıp Hogwarts'a gelmemiz gibi değil patiayak. Annesine yazdığı mektuplar asla cevaplanmayacak. Annesini her gün görecek ama annesi ona bir yabancı gibi davranacak."
"Aslında bunu hayal edebiliyorum ve evet haklısın çok korkunç bir şey." dedi Sirius yüzünde kederli bir gülümsemeyle.
"Özür dilerim." dedi James. Arkadaşına ailesiyle olan kötü anılarını hatırlatmak istememişti. Sirius'un ailesiyle arası tek kelimeyle korkunçtu hatta o kadar ki Sirius geçen sene evden kaçmış ve Potterlara yerleşmişti. Neyseki kendi ailesi ona oğulları gibi davranıyordu da, Sirius biraz olsun aile sıcaklığını hissedebilmişti.
"Sorun değil Çatalak ve sen doğru olanı yapmışsın. En azından Lily ona daha yakın davranacaktır artık. Senden beklenenin aksine iyi bir babasın."
James kaşlarını çattı ve "Ne demek senden beklenenin aksine?" diye sordu. Sirius arkadaşının tepkisine gülerek cevap verdi. O sırada kızgın bir Profesör Slughorn onlara doğru yaklaşmaktaydı.
"Mr. Potter." diye seslendiğinde hem Harry hemde James ona döndü.
"Mr. Potter hakkınızda şikayet var. Benim öğrencilerimden birini yaralamışsınız."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlığın Yoldaşı
Fanfiction"Şu halime bak Harry Potter. Bir parazit gibi başkalarından beslenerek yaşıyorum ama taşı aldığımda her şey değişecek. Tekrar eski gücüme kavuşacağım. Bana engel olamazsın Harry Potter." "Aslına bakarsan taşla ilgilenmiyorum. Buraya senin için geldi...