B.İ.P / Texting

twenty two

22.BÖLÜM

"Kardeşim yürü, yürü!" diye bağırdım. Şu amınkoyduğum şehrinde yine sikik bir trafik vardı ve ben delirmek üzereydim. "Sokuk, yolun ortasında niye pat diye duruyorsun?"

"Konumunuz hemen sağda." diye komut veren kadınla birlikte iç çekip, sağ şeride geçtim. Etrafta kız mız göremediğim için sağa çekip durdum ve bakınmaya devam ettim. Aynı zamanda da bizim yavşağı arıyordum.

"Alo? Nerede oğlum seninki?" derken kot şortu ve beyaz büstiyeriyle bir afetin yaklaştığını gördüm ama bu kızın o kız olması imkansız olduğu için devam ettim. "Beklemesi gerekmiyor muydu hanımefendinin?"

"Bekliyorum demişti bana Allah Allah." dediği sırada kızın direk buraya geldiğini fark ettim. Yan tarafımın camını açtığım sırada gördüğüm yüzle şok olurken, gülümsemesiyle vuruldum resmen. "Merhabalar." Telefonu Anıl'ın yüzüne kapatıp kıza odaklanmaya karar verdim. Allahım bu ne? "Bartu sen olmalısın."

Ne?

Bizim dişlek+yavşak+alık Anıl'ın sevgilisi şu karşımda duran 90-60-90'lık afet miydi yani amına koyayım?

N e?

"E-evet." diye şok geçirmemin arasından zar zor cevap verdim. Kız gülümseyip arabaya binerken hâlâ tam olarak kendime gelememiştim. Delireceğim lan! Bu kız ve Anıl?

Anıl ve bu kız?

Ve bu kız Anıl?

"Kusura bakma seni de rahatsız ettik ama," diye konuşmayı başlatan kızla birlikte biraz olsun kendime gelebilmiştim. Elimi önemsiz bir şeymiş gibi havada savurup cevap verdim. "Hiç önemli değil, arkadaşlar bugünler içindir. Anıl kardeşim böyle bir şey istediyse tabiki yaparım."

"Ah,öyle mi? Yakınsınız baya anlaşılan." deyip kemerini takmasıyla gözlerimi anlık ona çevirdim. Ama geri önüme dönemedim.

O gördüğüm iki şey, füze mi?

"Öyle." diye kestirdim ve kızı arada yandan kesmeye devam ettim. Hayatımda tabi bir sürü güzel kız görmüş ve elden geçirmiştim, ama abi bu ne?

Hafif yanık bir ten, bal köpüğü gözler, kırmızı dolgun dudaklar, upuzun bacaklar...

Anlatılmaz, yaşanır gençler.

"Ee Anıl ile nasıl tanıştınız?" diye yeni bir konu açmaya karar verdim. Acaba Anıl bu kızı seviyor mu, yoksa takılmalık mı? İnşallah sevmiyordur. Allahım sevmesin. Kırma beni bak.

"Kafede tanıştık. Kahvemi yanlışlıkla üstüne döktüm, biraz sakarımdır da." diye utangaç bir tonla mırıldandı. Aynı zamanda da tatlı tatlı gülümsemeyi ihmal etmemişti. Aşık olmamak için ne yapmak gerekiyor? "Biraz klişe ama ikimiz de o an tutulduk sanırım birbirimize."

Öyle ölmem füze at, füze.

"Bizimki iyidir ya, mutlu olursunuz inşallah ki bundan hiç şüphem yok." dedim resmen ağzımın içinde geveleye geveleye. Genelde hep bana güzel Anıl'a daha çirkin kızlar yazardı, hatta Anıl'ın birkaç eski sevgilisinden teklif aldığım bile olmuştu. Peki bu ne şimdi?

Allah'ın belanı verdim deme şekli mi?

"İnşallah." dedi ve telefonunu çıkarıp, adeta bir deve kuşu gibi gömüldü. Ben de içimden trafiğe söve söve kızı götürdüm ve resmen ağlayarak bırakıp, geri döndüm. Arabayı fazla uzaklaşmadan kenardaki kafelerden birinin önüne çekip, aşağı indim. Uykusuzluktan başım ağrıyordu ve vücudumun kafein depolama saati çoktan gelmişti.

Ah, hadi bakalım bilinmeyen, biraz da seninle uğraşalım. Kafa dağıtmam gerek anasını satayım, NEYDİ O KIZ?

---

Pok gibi bi bölüm ama uzun yoldan gelince anca bele.

Hadi bb.