Ep.63 "Kız arkadaşım değil o benim, karım"

2.6K 93 44
                                    


Yavuz'dan

Güneşin ilk ışıkları gözüme vururken, gözlerimi ovuşturdum. Saatlerdir araba kullanıyordum. Çok az bir yolumuz kalmıştı. Abant'a varmak üzereydik. Başımı çevirip yan koltukta uyuyan Bahar'a baktım. Başını bana çevirmiş, tatlı tatlı uyuyordu. Gülümseyip elimi karnına getirdim. Sonra tekrar yola çevirdim başımı. Bahar kıpırdanıp uyandı. Başımı çevirip baktım. Oturduğu yerde esneyip kendine gelmeye çalıştı. Ben de gülümseyip tekrar yola döndüm.

"Günaydın canımın içi."

"Günaydın Yavuz. Ya sabah olmuş, ne çok uyumuşum. Sen yorulmadın mı? Hadi sağa çek de biraz ben kullanayım."

"Olmaz öyle şey. Hamile hamile araba kullanamazsın. Hem geldik zaten. Çok az yolumuz kaldı."

"Ya ama saatlerdir araba kullanıyorsun. Çok yorulmuşsundur. Omzun falan tutulmasın."

Yandan bir gülüş atıp baktım Bahar'a.

"Otele gidince sıcak bir duş alırım, karım da bana masaj yapar, hiçbir şeyim kalmaz."

Bahar da muzipçe gülüp yanağıma bir öpücük kondurdu.

"Hıımm güzel fikirmiş. Yaparım tabi. İstediğin masaj olsun kocacım."

Gülerek önüme döndüm yine. Bu sırada Abant'a girmiştik. Otele gelip arabayı parkettim. Arabadan inip Bahar'ın kapısını açtım. Gülerek elimi uzattım. Bahar da gülüp tuttu elimi.

"Çok centilmensiniz Yavuz Karasu."

"Teveccühünüz Bahar Karasu."

Bahar kıkırdayıp indi arabadan. Üzerindeki ceketin kenarlarını çekerek kapamaya çalıştı. Sabah serinliği vardı biraz. Hava güzeldi ama ne de olsa ekim ayındaydık. Havalar hafiften serinlemeye başlamıştı. Ama yazdan kalma bir gün yaşayacak gibiydik. Havada tek bulut yoktu.

Valizleri indirip Bahar'ın yanına geldim. Bahar da gülümseyip döndü bana.

"Hadi girelim içeri. Çok uykum var benim."

"Girelim girelim de, uyuyacak mısın yani?"

"Valla güzelim ben de daha eğlenceli şeyler yapmak isterdim ama birkaç saat uyumazsam, kendime gelemem gibi."

Bahar dudak büküp yürümeye başladı.

"Sen de haklısın tabi. Saatlerdir araba kullanıyorsun. Neyse birkaç saat uykudan bir şey olmaz. Benim de belim ağrımış zaten. Ben de biraz dinlensem iyi olacak."

Beraber lobiye geldik. Valizleri bırakıp receptiondan odamızın anahtarını aldık. Tam gidecekken durup bankodaki adama döndüm.

"Pardon otelde doktor var değil mi, ya da revir?"

"Evet beyefendi. Otelimiz de revirimiz mevcut."

"Güzel. Eşim hamile de, bir sorun çıksın istemiyorum."

"Merak etmeyin. Otelimiz de yedi yirmi dört doktor bulunmakta."

Memnuniyetle kafa sallayıp tekrar Bahar'a döndüm.

"İlahi Yavuz. Benim aklıma gelmiyor, sen neler düşünüyorsun?"

Kolumu beline dolayıp konuştum.

"İyi bir eşin görevi, her daim eşinin sağlığını, mutluluğunu düşünmektir."

Bahar da gülerek yanağıma bir öpücük kondurdu. Gülerek baktım yüzüne. Bir gülüşüne ömrümü veririm ben hatun.



Bahar'dan

Odaya çıkınca kendimi yatağa attım. Bu tatil gerçekten çok iyi gelecekti bize. Yavuz da valizleri bırakıp giden bellboyun ardından kapıyı kapatıp, gelip yanıma uzandı. Başımı çevirip baktım. Gözleri kapanıyordu. Kıyamam sana maviş. Biraz doğrulup alnına bir öpücük kondurdum. Gülerek çevirdi başını.

Mavinin SiyahıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin