💕
Bahar'dan
Kahvaltıdan sonra çıktık otelden. Hava mis gibiydi. Elele geziyorduk otelin bahçesinde. Otel gölün kenarındaydı. Sonbaharda sararan yapraklar buraya masalsı bir hava katmıştı. Etrafta doğal bir romantik hava vardı. Göl çevresine atılmış masalarda insanlar, güzel havanın tadını çıkarıyordu. Herkes mutluydu. Dönüp Yavuz'a baktım. Biz de mutluyduk. Çok mutluyduk. Yavuz yanımdayken her şey çok güzeldi. Sadece elele yürümek bile yetiyordu mutlu olmak için. Biz de gidip göl kenarındaki sallanan salıncaklardan birine oturduk. Başımı Yavuz'un göğsüne yasladım. O da kollarını bana doladı. Huzurla kapadım gözlerimi.
"Yavuz, iyi ki geldik buraya. Gerçekten çok güzelmiş."
"Sen yanımdaysan her yer güzel zaten. Sen varsan her şey güzel."
Kıkırdayıp daha da sokuldum göğsüne.
"Bir şey içmek ister misin? Ya da canının çektiği bir şey var mı?"
"I ı, yok. İstemiyorum."
"Emin misin güzelim. Bak çok güzel kahve kokuları geliyor."
Anında açtım gözümü.
"Kahve mi?"
Başımı kaldırıp yüzüne baktım. Yavuz da gülümseyerek konuştu.
"Evet kahve. Ben biraz araştırdım. Sütlü kahve içmenin sakıncası yokmuş hamileyken."
"Ben sana söylemiştim Yavuz ama dinlemedin beni."
"Haklısın, dinlemedim. Evhamlıyım biliyorsun. Ne bileyim, içmesen daha iyi olur gibi gelmişti."
"Şimdi içebilirim yani?"
Tatlı tatlı gülerek bakıyordum. Yavuz da gülüp kafa salladı.
"Evet, ama sadece bir fincan. Küçük bir fincan."
Hevesle kafa salladım. Yavuz da gülerek kalktı oturduğu yerden. Ben de bağdaş kurup oturdum salıncağa. Göl manzarasını izlemeye başladım. Başımı çevirince yine aynı kızları gördüm. Onlar da beni görünce kısa bir bakış atıp önlerine döndüler. N'oldu canım? Reddedilmek gururunuza mı dokundu? Onlar uzakta bir banka oturunca ben de sırıtarak önüme döndüm. Canım kocam benim. Nasıl da bildirdi ama haddini.
Ben gözlerimi kapatıp gülümseyerek dururken, biri oturdu birden yanıma. Gözümü açıp çevirdim başımı. Yavuz elinde fincanlarla gelmiş birini bana uzatıyordu.
"Al bakalım güzelim. Keyfini çıkar."
Gülerek aldım fincanı. Ardından uzanıp Yavuz'un yanağına koklayarak sesli ve uzuun bir öpücük bıraktım. Yavuz gözlerini kapatıp gülümsedi.
"Teşekkür ederim canımm. Kahve bahane, ben kocamın keyfini çıkarmak istiyorum."
Yavuz dönüp bana baktı. Uzanıp alnımı öptü ardından. Ben de gülerek sırtımı göğsüne yasladım. Yavuz da elini belime dolayıp karnımı sevdi. Bir elimi koluna doladım ben de. Kahvemden bir yudum alıp tekrar yaslandım Yavuz'un göğsüne. Yaşadığımız onca kötü şeyden sonra, burda Yavuz'la olmak o kadar iyi gelmişti ki. Huzurla dolup taşıyordum resmen. Başımı Yavuz'un başına yaslayıp gözlerimi kapattım.
"Bahar."
"Canım."
Yavuz gülerek devam etti.
"Mutlu musun? Yani nasıl hissediyorsun? Burda olmak iyi geldi mi?"
Kıpırdanıp iyice sokuldum Yavuz'a.
"Ben senin göğsündeyken hep mutluyum zaten. Ama Abant'ı soruyorsan, evet çok mutluyum. İyi ki gelmişiz buraya. Teşekkür ederim sevgilim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mavinin Siyahı
Hayran KurguYavuz ve Bahar'ın hem bilindik hem bilinmeyen hikayesi. Söz'deki Yavuz ve Bahar burda, benim kalemimde biraz daha farklı. Diziyle paralellikler var ama daha çok görmek istediğim gibi, daha çok hayal ettiğim gibi. Dizideki her karakter bu kitapta y...