Biz bir şeyler yerken Luke da bizi izliyordu. Sonra izlemekten sıkıldı etrafı incelemeye başladı. Bizde bayağı eğlenceli zaman geçiriyorduk. O ise hiç gülmüyordu. Nedenini merak ediyordum. Bir şey aklını karıştırıyor gibiydi.
Tam biz masayı toplamış oturma odasına geçiyorduk ki Chinna kapıdan girdi. Bize tuhaf tuhaf baktı ve
"Ne oluyor benim yokluğumu fırsat bilip evde partimi veriyorsunuz?"
Ben
"Hayır China, Ben tek kalmayayım diye bana eşlik ediyorlar."
"Öyle mi! Tamam o zaman. Ben bir yukarı çıkıp üzerimi değiştireyim."
O gitti. Biz de koltuklara oturduk.
Orda otururken David komik bir şey anlattı. Layla ve ben gülüyorduk. Ama Luke'a bakınca onun derin düşünceler içinde olduğunu gördüm. Benim de içimde bir huzursuzluk oldu. Artık bende gülmüyordum. Neden böyle oluyordu ki. Daha önceleri hep kavga ederdik onun için üzülmezdim şimdi niye böyle oluyor. Gülmüyorsa bana ne sanki. Ama bende gülmüyordum. Chinna aşağı indiğinde
"Ee! Dün ne yaptınız?"
ben
"Gün boyu evde oturdum. Akşamda Layla beni aldı. Onlarda kaldım." Yalan söylemeyi sevmem ama zorundaydım. Arkadaşlarımın ne olduğunu onlara söyleyemezdim. Hepsinden önce üç erkekle aynı evde kaldığımı söyleyemezdim.
Sonra Layla’nın telefonu çaldı evin bahçesine gitti. Konuştu ve geldi. Sonra David’e bakarak
"Sam bizi çağırıyor biz gidelim. Bize ihtiyacı varmış."
David
"Tamam hadi gidelim."
Sonra hep beraber kapıya çıktık. Layla ve David’i gönderdik. Luke tekrar içeri davet ettim. China da akşam yemeğine kalmasını söyledi. Bu Luke için iyi oldu. Çünkü burada kalmak için ne bahane uyduracağını düşünüyordu. Hep birlikte akşam yemeğini yedik. Luk ykendini yemeğe oyle bir zorluyordu ki gülmemek için kendimi zor tutuyordum.
Luke biraz daha oturdu. Chinna sonunda dayanamadı"Luke sen gidebilirsin. Ben geldim nede olsa. Lily yalnız değil."
Chinna öyle bir konuşuyordu ki artık neredeyse bulunduğumuz su duruma kahkahalarla gülmek istiyordum. Luke ne diyeceğini bilemiyordu sonunda
"En iyisi gideyim. Sizi de rahatsız ettim. İyi akşamlar."
Luke kapıya doğru giderken ben
" Onu yolcu edip geleyim."
Sonra bende luke'un arkasından gittim. Birlikte arabasının yanına kadar gittik. İlk o söze başladı
"Ben gece yine gelirim."
"Kusura bakma. Sen benim yüzümden bana bağlı yaşıyorsun."
"Sana ne demiştim. Bir daha boş boş konuşursan seni ısırır bir damla kan bırakmam."
"Ama...!"
"Sus dedim."
"Peki bir şey daha soracağım. Yarın hava yine güneşliymiş okula gelmeyecek misin?"
"Büyük ihtimalle hayır. Neyse içeri gir. Ben tekrar gelip gece buralarda nöbet tutacağım."
"Tamam."
Arabasına bindi ve gitti. Hava kararmıştı. Bende içeri girdim. Halam bana bakarak
"Bu çocuk senden hoşlanıyor mu? Söylemesem hiç gidecekmiş gibi durmuyordu." Biraz kızarmıştım. Ama hemen durumu açıkladım.
"Hayır, hayır! Beni sadece arkadaşı olarak görüyor. Sadece biraz koruyucu tavırları var. "
"Hımm, Ne demezsin! Neyse gel otur."
Biz otururken telefon çaldı. Arayan babamdı. Hemen telefonu açtım.
"Alo baba!"
"Ne yapıyorsun?"
"China’yla oturuyoruz. Sen ne yapıyorsun. Ne zaman geleceksin?"
"Hala Chinna mı diyorsun. O senin halan hala demelisin."
"Ama o 25 yaşında aramızda 7 yaş var. Hem zaten kendi de istemiyor. Her neyse sen ne zaman geleceksin?"
"Belli değil. Doktorlar daha da uzun kalabileceğimi söylüyor. Neyse hemşire kızıyor sesini duydum yeter. Ben kapatmalıyım. Kendine iyi bak."
"Sende kendine iyi bak."
Telefonu kapattıktan sonra halama çok uykum olduğunu ve yatmak istediğimi söyledim. Oda odasına yatmaya gitti. Bende odaya gittim. Biraz çalışma masamda oturup oyalandım yatağın içine girdim. Bir süre telefon bekledim. Belki bir mesaj bir arama. Ama hayır hiç bir şey olmadı. Neden böyleyim? Sürekli Luke' u düşünür oldum. Çok tuhaf davranıyordum. Sonra dikkatimi dağıtmak için kolyemi tuttum. Onu avucumda evirip çevirdim. Sonra birden yanıp söndü. Acaba bu kolye beni dış tehlikelere karşı koruyorsa o yüzdende renk değiştiriyor olmasın. Yani mesela Peter bana yaklaştığında renk değiştirmiş olabilir. Ben o an korkudan kolyeye bakacak dikkat edecek halde değildim. Belki de kolyeyi tetikleyen şey budur. O zaman Daha yeni kırmızı olmasının nedeni buydu belki de. Yani Peter buradaydı.
Yataktan kalktım. Çekinerek cama yaklaştım. Etrafa bakındım. Zaten kolye eski haline dönmüştü. Demek ki gitmişti. Birde rüya gördüğüm gece zamanda renk değiştirdi. Ama Peter o zaman beni tanımıyordu bile belki de başka kötü niyetli biri bana yaklaştı korkmuştum. Sonra aşağıdan hızlıca bir şey geçti. Ama kolye renk değiştirmedi. Bende onun Luke olduğunu düşündüm. Mesaj attım.
«Aşağıdaki sen misin??»
Hemen cevap geldi.
«Evet ben geldim. Sen hala uyumadın mı? Hemen yatağa gir ve uyu.»
Bende hemen hızlı ve sessiz adımlarla aşağıya indim. Dış kapıdan çıktım. Etrafa bakındım. Kimseyi göremeyince
"Luke, Luke neredesin?"
Arkamdan biri geldi. Ben de hızlıca döndüm bağıracaktım ki bir el ağzımı kapattı ilk önce korkmuştum. Sonra onun Luke olduğunu anlayınca korkum geçti.
O da elini çekti. Bana bakarak
"Biraz daha sessiz olmalısın. İkinci kez kovulmak istemem."
"Tamam da sen neden sessizce dolaşıyorsun? Beni korkuttun."
"Sana yat demiştim. Neden geldin?"
"Uykum gelmedi. Bende yanına indim. "
Luke bir duvarın dibine oturdu. Bende yanına gittim.
"Yarın okula gideceksin bence git uyu."
"Canım istemiyor."
"iyi sen bilirsin."
Sonra dilimi tutamadım ve
"Aklını karıştıran bir şey mi var?''
"Ne gibi?"
"Sen sabahtan beri bir şeyler düşünüyorsun. Ne düşündün?"
"Ben mi? Sadece bir gün geldiğinde iki çok sevdiğim ve değer verdiğim kişi arasında kalmak zorunda kalırsam birini feda edebilir miyim? Merak ediyorum."
"Bu iki kişi kim ki?”
"Zamanı gelirse sende öğrenirsin." dedi.
Bende konuyu değiştirmek için kolye ile ilgili düşüncelerimi söyledim. O da
" olabilir" dedi.
"Birde seninle çarpıştığım o yerde bir yaşlı adam gördüm. Kolyemi dikkatle inceledi ve bana onu nerden buldun diye sordu."
"İlginç onu da araştırırız."
Sessizce bir saat kadar oturduk. Sonunda göz kapaklarımın olduğum yerde kapandığını hissettim.
~Bölüm Sonu~
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir VAMPIRE Aşık Olmak!
VampireHer an bir gizem. Bir insanın hayatı bukadar çabuk değişir mi? Hikayeyi okuyunca anlayacaksınız. Lily için yeni ve çok sıradışı bir hayat başlıyacak. Hergün sürükleyici maceraları olacak. Birini sevmeyi ve onu korumak için kendi canını vermeyi öğre...