Bir VAMPIRE Aşık Olmak!

Çok Soğuk!

Gözlerimi açtım yataktaydım. Direk yatakda doğruldum. Etrafa bakarken Luke Karşıda çalışma masasında otururken gördüm. Daha bisey diyemeden. Hızlıca gözden kayboldu. Sonradan onu dolabın yanına saklandığını gördüm. Kapı açıldı. Chinna kapıdan bakarak

"Demek kalktın. Hadi masaya gel. Okula gideceksin bu gün."

"Tamam sen in ben geliyorum. "

Kapıyı kapattı. Merdivenden inme sesi çok belli oluyordu. Topuklu ayakkabılarının sesi baya yüksekti. Tam olarak merdivenlerden indiğini anladığımızda Luke yerinden çıktı.

Ben de

"Beni gece sen mi odaya getirdin?"

"Evet Orda otururken kafanın omzuma düştüğünü gördüm. Bende seni buraya getirdim."

"Demek uyudum. Teşekkür ederim."

"Hadi okula gitmelisin."

Bende yataktan çıktım. Luke' a gözlerimi dikmiş bakıyordum sonunda

"Ne var?" dedi.

"Odadan çıkmalısın. Üstümü giycem."

"Ahh! Doğru. Ben gidiyorum. Okuldan sonra görüşürüz."

"Tamam."

Camdan çıktı ve gitti. Bende üstümü giydim ve gittim. Kahvaltı yaptıktan sonra evden çıktım.

Okula gittiğimde Layla ve David vardı diğerleri gelmeyecekti. Gün boyunca laylada davidde yanımdan ayrılmadı. Onlara kolyeyle ilgili izlenimimden bahsettim. Onlarda olabileceğini söylediler. Öğle arası yemek hanedeydik. Biz masada otururken peter birden bizim masamıza geldi. Bir sandalye çekti ve oturdu. Yemeğini yemeye başladı. Hemen kolyeme baktım. Cidden renk değiştirmişti. Layla ve davidde fark etti.

Layla

" Ne işin var burda?"

"Sana ne. Bu masanın senin olduğunu sanmıyorum."

"Senin okulda olman tehlikeli kimliğin ortaya çıkabilir. Cidden salakmısın."

"Görmüyormusun. Hertarafımı kapattım." Cidden her yeri kapalıydı. Gözlerindede gözlük vardı.

"Sen Lilyi tek bulabilirsin diyemi geldin."

"Bir ihtimal. Kardeşimin nasıl birini sevdiğini ve Benim Lilyin kanına talip olduğumu biliyorsunuz. O kan neden Luke için önemli değil. Neden sadece bir kızı önemsiyor merak ettim."

"Git burdan."

O gitmeyince Layla bir şeyler söyledi. Ve Peter birden sandalyesi ile birlikte masadan uzaklaştı. Geriye doğru kaydı. Yemekhanediki herkez dönmüş bakıyordu.

Sonra peter sinirle masaya geldi.

"Sen herşeye burnunu sokuyorsun. Bir gün başını büyük bir belaya sokabilirsin."

Sonra hızla salondan çıktı. Kolye eski haline yani mavi renge döndü.

Dersler bitti. Okul çıkışı Grubun vampirleri gelmişti. (Luke, Sam ve James) Hep birlikte arabaya bindik. Ve ormana giden yola girdik. Ben herzamanki gibi luke arabasına bindim. Ona okulda olanları anlattım. Sinirlenmişti. Ve tuhaf birşekilde her geçen gün birazdahs korktuğunu hissediyorum. Luke'un dikkatimi dağıtmak için konuyu değiştirmek istesiğini düşündüm.

"Kolye meselesini diğerlerine anlattın mı?"

"Evet ve Peterin yanındayken kırmızı oldu. "

Bende konuyu değiştirmeye çalışarak

"Senin güneşli gündeki halini merak ediyorum."

"Görmek istermisin."

"Evet!"

Sonra ormandan geçen yolda durdu. Arkamızdan gelenlerde durdu. Neler oluyor gibisinden baktılar. Luke' da

"Lily bizim güneşte nasıl göründüğümüzü merak etmiş. Ona göstermek istedim."

Sonra güneşin altında beklemeye başladı. Aynen dediği gibi oldu. Rengi soldukça soldu. Gözleri maviden sarıya döndü. Şimdi insan gibi durmuyordu. Biraz korkmuştum. Sonra onun gözlerini daha iyi göre bilmek için dahada yaklaştım.

"Çok ilginç ve harika!"

"Ciddi misin? Ben korkacağını düşün müştüm. Ozaman sana bişey daha göstericem." Sonra bana yaklaştı, ciddi görünüyordu. Birden bana sarıldı. Tuhaf hissettim kendimi. Sonra birden üşümeye başladım.

"Ahh! Buz gibisin. Bu bir buz kütlesine sarılmak gibi dondum. Bıraksanan beni dondum." İki kolunun arasında çırpınıyordum. Sonunda bıraktı. Diğerleri bana bakıp gülüyordu. Bense Luke elini çektiği halde tittriyordum. Luke titrediğimi fark edince Üstündeki hırkasını çıkarttı bana giydirtti.

Üşümem yavaş yavaş geçiyordu. Luke da diğerleri gibi bana gülüyordu. Güldüğü zaman daha da bi değişik duruyordu. Sonra arabalara bindik. Yola devam ederken Luke

"Hala üşüyomusun?"

"Biraz. Bukadar soğuk olabileceğini tahmin etmemiştim."

" Demek bir buz kütlesine sarılmaktan farkı yok!" Yine gülmeye başladı. Bir iki saat ormandaki mekanlarında oturduktan sonra beni geri bıraktılar. Bu gece nöbeti Sam tutacakmış. Bende akşam yemeğinden sonra televizyon izledim. Saat 10 gibi odama çıktım. Camdan baktım. Sam ordaydı. Etrafı izliyordu. Bende yatağa girdim. Bu kolyenin daha ne gibi özellikleri merak ediyordum. O yaşlı adamla konuşmak istiyordum. Sonra birden yine Luke düşünmeye başladım. Ben ondan hoşlanıyormuydum kendimden emin olamıyordum. Öylece düşünürken uykuya dalmışım.

~Bölüm sonu~

Arkadaşlar her türlü yoruma açığım. Benğenmediğiniz kısmı, sevediğiniz yeri var mı? Biraz yorum yapın yaa. Kendimi yalnız hissediyorum. :( Oylamayıda unuymayın :)