Peter'e birşey diyemiyordum.
Peter
"Bir tepki bekliyordum."
Yürümeyi kestim. Petere bakarak
"Ben senin gibi düşünmüyorum. Seni sadece arkadaş olarak görüyorum. Bir daha asla böyle konuları açma."
Sonra tekrar eve döndük. China gelmişti. Demek hayvanı konuşturmak içindi. Büyünün daha güçlü ve etkili bir yolunu arıyordu. Emma bizi görünce
"Ne oldu? Birşey bulabildiniz mi?"
Ben
"Hayır! Sanki bizi fark ediyor. Ne planladığımızı biliyor."
"Neyse gec dinlen."
içeri girerken Luke' la çarpıştık. Bu gün mutlu gibiydi.
Bende
"Bu gün mutlusun. Neden acaba?"
"Niye mutlu olamaz mıyım?"
"Olabilirsin. Sadece-!"
"Haa şu mesele. Hayır kafaya takmamaya karar verdim. Ama sen çözmüşe benziyorsun."
"Evet çözdüm."
"İyi."
"İki kardeşi birbirine düşürdüğüme inanmıyorum."
Bana tuhaf tuhaf baktı. Sonra gülümsedi ve gitti.
China bizi yanına çağırdı. David, layla ve china üçü birden büyüyü yaptı. Ama sadece bir ya da iki saniye konuşmasına yetti.
China
"İnanamıyorum. Daha yeni birşey daha öğrendim."
Emma
"Neymiş o?"
"Lily'nin büyü gücü 4 normal büyücüye bedel. Onunla ben ikimiz yaptığımızda beş dakika konuşturabildik. Biz üçümüz yapınca iki saniye dayandı. Lily Sen tek başına denermisin?"
"Öne doğru gittim. Hayvanın üstüne eğildim. Sihirli sözleri söyledim. Ve çok yoğun bir ışık patlaması oldu. Hayvan konusuyordu. Tam yarım saat geçti. Hala konuşuyordu.
China
"Sanırım negatif enerji oluşturduk biz. tek başına bizim yaptığımızfan daha iyi yaptı. İnanılmaz güçlüsün Lily!"
Cidden ben mi yapmıştım. İnanılacak şey değildi bu. Bu yarım saat içinda hayvandan öğrendiklerimiz sunlardı.
'Biri onu negatif bir büyüyle bu hale getirmişti. Ve kanındaki zehir onu içeni kontrolden çıkaracak şekildeymiş. Kötü vampirlerden biri onu ısırınca çılgına dönmüş yani şuan ortalığı kasıp kavuran vampirden bahsediyorum. Zamanı gelince insanları öldürme kısmına geçecekmiş. China da Snow' u çağırmaya karar verdi. O yaşlı vampirin yardımı olabileceğini düşünüyordu. Bir plan yapmak istiyorlardı.
Benim susuzluğum her dakika artıyordu. Chinayla eve döndük. Dayanacak gücüm kalmadı. Avlanmaya gitmeliydim. China tek gitmemi istemediği için Luke' u aradım. Hemen geleceğini ve kapıya çıkmamı söyledi.
Tam merdivenlerden inmiş dışarı çıkacakken babam kapıdan girdi.
"Nereye bu saatte!"
Ben konuşacaktımki china cevap verdi
"Luke gezdirmek istiyormuş."
" Bu saatte gezdirmek mi? İzin veremem."
Ben
"Bak zamanım azalıyor gitmem gerek" babam bana daha dikkatli baktı.
"Gö.. gözlerin kırmızı oldu bu nasıl oluyor."
"Beni bırak sana sonra açıklarım." Ama hayır benim geçmeme izin vermedi. Artık kontrolden çıkıyordum. Kolyem kırmızı oldu. Artık cidden kötü düşünmeye başlamıştım. Onu kapının önünden çekemeyince bende tek elimle onu tuttum ve karşı duvara yapıştırdım. Artık tamamen kendimden geçmiş bir haldeydim. Kan kokusu! Kafasını duvardaki tabloya çarpmıştı ve kanıyordu. Bense o kanı istiyordum. Yavaş yavaş ona doğru ilerliyordum. Kapı açıldı Luke önüme geçti. Ama fayda etmedi onuda o hırsla duvarlardan birine yapıştırdım. Ve ani bir hareketle babamın üstüne atladım. Tam onu ıssıracakken yine luke beni tuttu. Bu sefer beni sabitlemişti. Arkadan sarılarak beni kapıya doğru çekiyordu. Bense direniyordum. Babamın üstüne daha doğrusu kan kokusuna doğru atlamak istiyordum. Kapıdan çıkarken son gördüğüm. China'nın babamı sakinleştirmeye çalışmasıydı. Babamın bana tuhaf bakışları gözümden kaçmadı. Luke beni iterken
"Sakin ol. Kendi babanı öldüremezsin. Olmaz! Hadi gidelim."
"Bırak beni kan istiyorum. "
Zorla ormana kadar götürdü. Ormanda avlandıktan sonra bilincim yerine gelmeye başlamıştı.
"Ne yaptım ben!"
"Tamam korkacak bir şey kalmadı. O iyidir her halde."
Şimdi hıçkırarak ağlıyordum. Luke sakinleştirmek için bana sarıldı.
Ben
"Ben çok tehlikeliyim. Ona zarar verebilirim. Orda kalamam. Benim yüzümden ona zarar gelmesini istemem."
Ben ağlamayı kesince eve geri döndük. Babam koltukta oturuyordu. Bana ve luke' a bakıyordu.
"Geçin oturun şuraya."
Ona zarar vermek istememiştim. Kan kokusu hala vardı.
ben
"Doktora gitmelisin. Kan hala akıyor."
Babam
"Demek vampirsin. Bu korkunç! Kızım bir canavar."
"Baba özür dilerim."
Beni dinlemiyordu.
"China herşeyi anlattı. Baştan sona annenin hikayesinden sizin bulduğunuz o tuhaf yaratığa kadar. Önce anlatsaydınız siz delisiniz derdim ama şuan inanıyorum." çok ciddi konuşuyordu.
Ben
"Şuan nasılsın?"
"Kötüyüm. Bütün gerçeklerim yalanmış. Çok kötüyüm. Ama bir gerçek var. Seni kızım olarak büyüttüm sen hala benim kızımsın."
Sevinmiştim. Luke gece nöbetine kadar benimleydi. Gece yine aynı saatte ormanda buluştuk. Yine ikili ikili gittik. Luke hiç konuşmuyordu.
Bende konuşmadım. Birden konuşmaya başladı
"Zamanı gelince ailem dediğin insanlardan vazgeçmek zorunda kalacaksın"~Bölüm Sonu~
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir VAMPIRE Aşık Olmak!
VampireHer an bir gizem. Bir insanın hayatı bukadar çabuk değişir mi? Hikayeyi okuyunca anlayacaksınız. Lily için yeni ve çok sıradışı bir hayat başlıyacak. Hergün sürükleyici maceraları olacak. Birini sevmeyi ve onu korumak için kendi canını vermeyi öğre...