Üç Sırlı Zarf!

64.7K 3.7K 271
                                    

O gece kafam okadar çok karışıktı ki ne yapacağımı bilmiyordum. Sırtımı yatağıma dayamış yerde oturuyordum. Karşımdaki giysi dolabımın aynasından kendime bakıyordum. Gece saat 10 Sıraları china odama girdi.

"Girebilir miyim?"

Ben ses çıkartmadım. Odaya girdi ve kapıyı kapattı. Yanıma oturdu.

"Sakinleştin mi biraz?"

"Sence!"

"Bak sana anlatmak isterdim. Ama olmazdı. Korkacağını düşündüm. "

Ben onu dinlemiyordum. Tek düşündüğüm gerçek ailemdi.

"Onlar nerdeler?"

"Kim nerde?"

"Gerçek ailem!"

"Haa! Şu mesele. Baban kim bende bilmiyorum. Ama anneni tanıyorum. En iyi arkadaşımdı benim. Ve bu taktığın kolye annenindi. Bunu sana o verdi."

"Demek annemin."

"Sana herşeyi en başından anlatayım mı?"

"İyi olur." Hala aynadan kendime bakıyordum.

"Tıpatıp annene benziyorsun. Biz annenle tanıştığımızda ben 18 yaşındaydım. O benden 7 yaş büyüktü ama çok iyi anlaşıyorduk. Sonra aynı sene içinde bir çok olay yaşadık. Ben büyücü olduğumu öğrendim. Annenin beden sakladığı sırrını ondan sonra öğrendim. O senin gibiydi. Yani bir büyücü vampirdi. Bilinçli bir ailesi vardı. Annesi vampirmiş babası büyücü. Annen bu şekilde onlardan farklı bir canlı olmuş. Ha tek annen bu türden bir canlı değildi. Kendi gibi bir çok büyücü vampirle tanıştı. Endimizi geliştirdik. Bir gün snowla tanıştık. Üçümüz çok iyi anlaşıyorduk. Ama snow Annenin kokusundan dolayı kaçkere onun kanını istedi. Bir 500 Yıl sonra bu kolye çözümünü bulduk. Snow kolyeyi yaptı. Ben ve annen kolyeyi  büyüledik. Onu hiç çıkartmıyordu. Sonra İnsanların son bulunduğumuz yerde bizden şüpelendiklerini fark edince bu kasabaya geldik. Ben insanlar şüphelenmesin diye senin şuanki ailenin yanına geldim. Onların büyüyle hayatına hirdim. Sanki hep onlarlaymışım gibi. Annense Tek başınq ormanda yaşamaya karar verdi. Onu artık hiç görmüyordum. Ayda bir geliyordu yanıma. Ailenle birlikte otururdu. Onlarla iyi anlaşırdı. Ama ondan sonra bir sene kadar geçti. Hiç yanıma gelmedi. Ben evine gittim. Ama ordada yoktu. Ve senin birlikte yaşadığın ailenin çocukarı olmuyordu. Birgün annen gece herkes uyurken yanıma geldi. Kucağında bir bebek. Senden bahsediyorum. Bana senin ve onun peşinde birileri olduğunu söyledi. Seni bana bıraktı. Ben önce senide büyüyle o aile icine sokacaktìm. Sonra ailene haksızlık edeceğimi düşündüm. Seni yetim haneye götürdüm belgeler falan hallettim. Sonra aileni ikna ettim. Seni ordan kendileri aldılar. Ama seni kendi öz çocukları gibi sevdiler. Birgün annen ve ben dışarı çıktìk biz gittikten sonra annen seni görmek için gelmiş. Sahte babanı büyüyle uyutmuş. Seni severken peşinizde olan o kişiler senin kokunu almış. Annende kolye olduğu için onun kokusu saklıymış. Senide almış ormanda koştutrmuş sonunda kurtulamayacağını anlamış ve kolyeyi sana bırakmış ve yanından uzaklaşmış. Bunları bana bıraktığı bir mektupta okudum. Ama babanla ilgili ne dediysem anlattıramadım ve anneni 18 senedirli hiç görmedim. Haa bide bu sene annen bana bir mesaj gömderdi. Hani bir günlüğüne gittiğim bir yer vardıya anneni bulmak için gittim. Ama o yoktu. Sana iki şey bırakmıştı. iki resim bir mektup. resimlerin birini sana şimdi göstericem. Ama diğer resmi dönüşüm geçirdikten sonra göstericem. Mektubuda bu iki resmi görüp ne olduğunu anladıktan sonra okuyabilirsin."

"Nerde resim?" Hilaye dikkatimi çekmişti ama bozuntuya vermedim. Anemi tanımak istiyordum. Kimlerden kaçıyor bilmek istiyordum ve babam kim tam bir gizemdi. China elini havada oynatarak büyü yaptı. Ve havada uçan üç zarf belirdi. Sanırım Chinnanın bahsettiği iki resim ve bir mektuptu. Çok merak ediyordum. Sonra elini yere indirmeden parmağıyla zarflardan birini yanına çağırdı. Diğer ikisini geri yok etti. Zarfı bana verdi. Elime aldım açtım içinde ki resmi çıkarttım. Bir kız vardı. Gençti.

Bir VAMPIRE Aşık Olmak!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin