Kontrol!

45K 2.5K 95
                                    

Sam halsiz olduğunda eve kadar yürümesine yardımcı oldum. Yürürken
"Sam?"
"Efendim"
"Merak ettigim bir şey var!" sonra duraksadım ve devam ettim.
"Sen güçlerini nasıl sakladın şimdiye kadar! Yani neden?"
"Önceden de söyledim bunu. Eğer benim onlardan farklı olduğumu görürlerse benden korkarlardı. Ve benden uzak durmak isterlerdi. Bende bu yüzden sakladım. Yani saklarsam daha iyi olacagını düşündüm." Sustu. Sonra tekrar konusarak
"Düşündügüm şeyi yapmayacaksın değil mi?"
"Ne düşünüyosun ki?"
"Onlardan saklayamazsın."
"Bunu saklamalıyım. Bu herkes için daha iyi."
"Bunu saklayamazsın. Bu şey büyümü her ne ise çok güçlü. Sana yardım edebilirler. Onlara söyle."
"Hayır! Söylemek istemiyorum. Sende kimseye bahsetmeyeceksin. Bu ikimiz arasında sır olacak kalacak."
"İyi! Bu hayat senin. Ben seni uyardım. Ben saklayarak birşey elde etmedim." sustu. Sonra tekrar konuşarak "Peki nasıl saklamayı düşünüyorsun?"
"Saklıycam. Hissetmessem hiç birşey olmaz. Değil mi?"
Beni onaylamaz bir şekilde baktı. İkimizde sustuk zaten eve gelmistik. Bizi hissetmiş olmalılarki Emma, annem, Lexi ve James kapıya çıktı. Hepsi bana sarıldı. Sarılmalarından kurtulum onlara Sam'i işaret ettim. Ona yardım ettiler. Onlara hemen hastaneye gitmemiz gerektiğini söyledim. Layla ve Luke'layken olanları anlattım.  Hep birlikte hastaneye gittik. Luke ordaydı. Bize Layla'nın iyi olduğunu ve şimdi iyi olduğunu söyledi.  Layla uyanınca doktor eve götürebileceğimizi söyledi. Hepbirlikte geri döndük. Herkes salonda otururken Sam bana baktı. Bakışlarından anlatmamı istediği belliydi. Nedense içime bir korku girdi. Baya bir gerilmiştim.
Ben öyle dalgın dalgın izlerken luke'un sesiyle irkildim.
Luke
"Sen iyimisin?"
"Evet! İyiyim. Neden öyle söyledin ki?"
"Sanki birşeyden korkuyormuş gibisin?"
"Yoo! Neyden korkucam ki! Sadece Albert'ınnereye kaybolduğunu merak ediyorum."
"Bende! Neyse şimdilik kurtulduğumuza sevinmeliyiz. Sonra ona kafa yorarız." dedi ve elimi tuttu. Bana gülümseyince ondan bunları sakladığım için kendimden nefret ettiğimi düşündüm. Sonra tekrar Sam'le gözgöze geldik. Bana kendisini takip etmemi işaret etti. O önden gitti. Dikkat çekmemek için bende bir süre sonra gittim. Bizi duyamayacakları kadar uzaklaşınca bana döndü ve bağırdı
"Luke'tan da gizliyorsun. O senden hiç birşey saklamazdı. Onada mı hiç birşey söylemeyeceksin?"
"Bana bağırma! Onlara söyleyemem. Neden anlamak istemiyosun?"
Bana tekrar bağırarak
"Sen cidden bu kadar büyük bir şeyi ondan gizlemiyeceksin değil mi? Ben eğer böyle bir sırrım olsa Layladan saklamazdım. O benim sevgilim çünkü. Sen bunla tek başına baş edemezsin." durdu ve devam etti. "Bak ben sana elimden geldiğince yardım edicem. Ama ben sana Luke kadar yardım edemem. Onu kaybetmek istemiyosan buna devam etme! Ona anlat. Lütfen!"
Birşey diyemedim. Yere çöktüm. Sadece korku hissettim. Başka birşey hissetmedim. Birden etrafımda yangın başlattım. Sam korktu ve geriye atıldı. Bende korkmuştu.
"Bunlar doğru olamaz. Tabi aklından beni öldürmeyi geçirmediysen!"
Ağlayarak ayağa kalktım.
"Hayır! Hayır! Kesinlikle öyle birşey aklımdan geçirmedim. Neden oldu bilmiyorum ama korkuyorum."
Sam
"Ben bununla ilgili sana yardım edemem. Herşeyi mahvetmeden düzelt." sonra gitti. Bir süre sonra bende gittim. İçeri girdiğimde Salonda sadece Lexi ve annem vardı. Birbirlerine sarılmışlardı Gördüğüm sahneye bakılırsa ikiside barışmış görünüyordu. Beni gördüler. Lexi ilk defa bana gülümsedi. Sonra arkadan iki el bana sarılınca irkildim. Dönünce onun Luke olduğunu gördüm. Bende sarıldım. Bana
"Sen nerdeydin?"
"Ben mi? Sadece biraz ormanda tek başıma dolaşmak istedim. Layla uyandımı acaba?"
"Evet odada hala yatakta kalkmak istemiyor."
"Bir yanına çıksam iyi olur."
"Tamam birlikte gidelim. Benim bir bardak su getirmemi istedi. Bende onu veririm kendisine."
Hemen suyu doldurdu. Ve birlikte Sam'in odasının kapısına çıktı. Buraya çıkmamızın sebebi Layla'nın bu odada olması. Üvey ailesini nasıl ikna ettiler. Ve bu gece burda kalacak.
Kapıyı tıklattık. İçeri girdiğimizde Sam, Layla'nın  yanındaydı. Elleri birleşikti. Biz girince ikiside bize baktı. Layla'nın yanına yaklaştım. Sam kenara çekildi. Layla'ya  sarıldım.
"İyisin değil mi?"
İkimizde ağlıyorduk.
Layla
"İyiyim!"
"Ben özür dilerim hiçbir zaman seni incitmek istemedim."
"Biliyorum. Endişe edecek birşey yok!"
Luke
"Pardon kızlar! Su bir saattirli elimde alacakmısınız?"
Layla suyu aldı.
Ben
"Kendimi iyi hissetmek için sana kendi elimle bir ziyafet çekicem. Şimdi seni bırakıyorum. Mutfakta işim var."
Sonra Sam ve Luke ta benimle odadan çıktı.
Mutfağa indim. Birşeyler hazırlıyordum. Luke geldi.
"Yardım istermisin?"
"Gerek yok!"
"Hadi ama cidden annen ve Lexi içerde çok sinir bozucu davranıyolar." gülümsedi.
Ve bana yardım etmeye başladı.
Birden luke
"Albert ile ilgili bir bilgi araştırdım. Ama-!"
"Luke! Ben bir süreliğine onunla ilgili hiç bir şey duymak istemiyorum."
Bana doğru yaklaştı. Sinirim iyice arttı. O sırada yine kendi isteğim dışında bir kaç şey oldu. Eskin bir bıçak Luke'un kafasını sıyırdı ve duvara yapıştı. Luke biraz korkmuş biraz şaşırmış şekilde bana baktı.
Luke
"Lily! Neler oluyor burda? Buda neydi şimdi?"
Afalamıştım.
"Be-ben bi-bilmiyorum. Böyle olsun istemedim. Sadece buçağı elime almaya çalıştım."
Sonra bıçağı saplandığı yerden çıkardım. Salata yapmaya başladım. Luke hala bana bakıyordu ve hiç kımıldamıyordu.
Luke
"Lily! Neden benden birşey sakladığını düşünüyorum?"
Derin bir nefes aldım. Söylemeye kararlıydım. Ona döndüm ve
"Bak sana çok önemli birşey anlatmalıyım."
"Merakla dinliyorum!"
"Ama burda olmaz. Kimsenin bizi duymayacağı bir yer olmalı."
"Peki nereye gidelim o zaman! Okulun bahçesi nasıl yeterince uzak mı?"
"Evet iyi! Oraya gidelim."
Yemekleri büyüyle hazırladım. Onları Peter'e verdim. Layla'ya götürmesini istedim. Bizde evden çıktık.  Okulun bahçesine geldik. Gece olduğundan kimse yoktu.
Luke
"Evet! Bekliyorum!"
"Tamam! Başlıyorum. Benim güçlerim her geçen gün artıyor. Artık kontrol edemiyorum. Kendiliğinden oluyor. Aklımdan ne geçiyorsa abartılısı oluyor. Mesela kaçarken Sam'i buldum.  Onunla eve doğru geliyorduk. Melez beni bulmuştu. Saldırınca refleks olarak bende saldırdım ve o patladı. Ve Bu gün nerdeyse sam'i yakıyordum. Bide sen varsın. Senide öldürecektim."
"İyide neden diğerlerine anlatmıyosun?"
"Benden korkacaklarını biliyorum. Her an tehlikeliyim."
"Öyle düşünme. Mesela David'in bir sürü Cadı arkadaşı ve akrabası var. Onların arasında büyüdü. Aramızda en bilgili olanı o. O yardım edebilir. Anlatmalısın bunu."
"Sakın! Kimse bilmeyecek. Böylesi daha iyi."
"Tamam karar sana ait. Ama daha tehlikeli olursa ne yapacaksın."
"Hissetmessem olmuyor. Elimden geldiğince hisssetmeyeceğim."
"İyi. Ben saklayacağım. Oldu mu?"
Boynuna sarıldım.
"Teşekkür ederim!"

~Bölüm sonu~

Merhaba! Bu gün hafta sonuna girmenin rahatlığıyla yazabildim. Ama bundan sonraki bölümü ancak bir sonraki hafta sonu paylaşıcam. Yazililarım var.

Ee çok gevezelik ettim. Bölümü nasıl buldunuz? Yani hikayenin gidişatı nasıl?

Yorum ve vote bekliyorum. Sizi seviyorum. :* :* :* :) :) :) :)

Bir VAMPIRE Aşık Olmak!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin