Kolumu sıkan adama yumruklarımı sıkarak bakarken bir anda kolumu çekiştirip ayağa kalktım. Burnumu havaya kaldırıp hırsla soludum.
"Sol yanım durduğu yerde dursun o halde. Ben kalkarım."
Masanın üzerindeki çantamı alırken limonatam aklıma gelmişti bir anda. Herif yüzünden limonatam bile yarım kalmıştı. Arkamdan adım sesleri duyuyordum ama durmaya da niyetim yoktu.
"Bahar!"
Deniz'in sesini duymamla içimde bir yerlerde hayal kırıklığı olmuştu. Onun gelmesini dilerdim.
"Efendim?"
Sesimden canımın sıkkın olduğu o kadar belli oluyordu ki resmen suratım da sirke satıyordu.
"Fatih, Fatih ne saçmaladı öyle?"
Gerçekten insanlardan sinirimi çıkarmayı istemezdim ama içimden şu an birisine bağırıp öfkemi atmak geliyordu.
"Saçmaladı bir şeyler Deniz sonuçta bana saçmaladı sana değil."
Allah'ım hayatım boyunca böyle saçmalı bir cümle kurmamıştım.
"Tamam demedim bir şey."
Elimi alnıma koyup derin derin soluklanmaya başlamıştım.
"Özür dilerim fazla sert oldu sanırım."
Anlayışla başını sallarken ona zorla da olsa tebessüm ettim. Gözlerim onun arkasındaki kapıda bizi izleyen Fatih'e kayarken sinirlerimi kontrol etmeye özen göstermiştim. Deniz elini koluma koyunca bir anda irkilip kendime geldim.
"Önemli değil. Canını sıkma hallolmayacak dert yoktur."
Kolumdaki eli diken üstünde durmamı sağlarken yumruklarını sıkan Fatih ise içimde bir yerlerde rahatlamamı sağlıyordu. Canı yansın istiyordum.
Sahte bir gülüşle başımı salladım. Gözlerime baksa sahte olduğunu anlardı. Gözlerime bakmadı.
"Ben seni bırakayım o halde eve. Tek gitme."
Mahallede beni arabadan inerken görseler büyük ihtimalle dedikodunun anasını ağlatırlardı. Mahalleden biri ile görünmemizin pek bir sakıncası olmazdı. Küçüklükten beri birbirimizi tanıdığımız için çok da şüphe çekmezdik. Ama Deniz ile oraya gitsem büyük olay olurdum.
"Yok Deniz sağol. Ben otobüs ile giderim. Dediğim gibi umarım hayatında her şey iyi gider. Hayatına çok iyi biri girer ve hayat boyu mutlu olursun inşallah."
Kaşları çatılırken buna inat eder gibi gülümsedi.
"Veda eder gibi konuşuyorsun?"
Ona açık konuşacaktım. En azından fikirlerimi saptırmadan söyleyecektim.
"Sana direk konuşacağım Deniz. Ben arkadaş kalmak istemiyorum. Arkadaş da olamayız zaten. Senin için en ufak bir hareketim bile farklı şeyler ifade edebilir. O yüzden ikimiz de yolumuza bakalım bence."
Yüzünde o günkü gibi kırgın bir ifade belirirken üzülmemek elde değildi ama benim de yapabileceğim bir şey yoktu. Başını sallarken geriye çekilmişti.
"Haklısın ama benim de söyleyeceğim bir şey var. Olur da bir gün bakarsan geriye beni görmeni istiyorum."
Ben daha ileriye bakamıyorum geriye nasıl bakacağım diyemediğim için sadece başımı sallamakla yetindim.
Karşıya baktığımda Fatih'i görememek suratımı asmama neden olmuştu.
"Hoşçakal."
Deniz'e gülüp başımı sallarken o çoktan arabasına gitmişti. Ben de durağa doğru yürüken gerçekten düşünceliydim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Gülü Sevdim (Tamamlandı)
Teen Fiction"Bir gülü sevdim bir seni sevdim." (Kapak Tasarımı: @missb ) ~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~