Böyle elimin kolumun kalkmadığı anlar yaşardım bazen. Biraz öylece hiçbir şey yapmadan beklerdim. Sonra ise kaldığım yerden devam ederdim ne yapıyorsam. Ama şu an hareket edecek, düşünecek bir hamle bile yapamıyordum. Gözlerim donukça Fatih'in üzerinde iken tek yaptığım onun sert çehresini izlemekti. Kaşları çatılmamıştı ama çatılsa ancak bu kadar etkili olabilirdi. İnsan bakışlarının altında ezilirdi."Ne oluyor burada? Fatih?"
Fadik Teyze muhtemelen kaşlarını çatmış açıklama bekliyordu. Fatih ise annesinin sesini duymamış gibi elleri cebinde hâlâ Nurdan'a acımasız bakışlarını atıyordu.
"Çek o davayı Fatih! Duydun mu beni? Bitiririm seni. Çekeceksin o davayı!"
Herkes Nurdan'ın bağırış sesi ile pencereye çıkmıştı sanki. Gözlerim mıhlamış gibi Fatih'ten ayrılmıyordu. Ağzımı açsam benim bile tahmin etmeyeceğim şeyler olacaktı. Fatih'in dudağı tehlikleli bir kıvrımla yukarı doğru kalkarken her bir ayrıntıyı dikkatle inceliyordum. Omzularını silkerken kaşları da alayla havaya kalkmıştı.
"Çekmiyorum. Kim geri çektirecek, sen mi? Yoksa o ipsiz kocan mı? Yıllar önce olan davanın yularını kendi elimle sana verdim ben. Benim olan şeyi geri alıyorum. Herkes yaptığı şeylerin bedelini ödeyecek."
Fatih'in sesinde pişmanlıklar vardı. Sesinde acımasız bir adamın geçmişe attığı çığlıklar vardı. Sesinde ihanetin acı tadını almış bir adamın intikamı vardı.
Gözleri yavaşça gözlerime çıkarken tek tek bana anlatmıştı her şeyi. Pişmanlığını, telafi etme çabasını, özür dileyişini...
Bir insan gözleriyle af diler miydi? Fatih defalarca dilemişti tam da şu an."Ödeyecek mi? Peki benim çocuğumun bedelini de öde o halde. O çocuk senden."
Kaşlarım çatılırken birden ağzımdan kontrolüm dışında bir 'Hah!' nidası döküldü. Verdiğim ilk tepkiydi bu. Nedendir bilmiyorum ama dediği şey resmen saçlarını yolup kafasını yere sürtme isteği uyandırmıştı bende. Belki de Fatih'le aramızı bu konu yüzünden bozduğu içindi bu sinir. Ya da tüm mahallenin ortasında söylemesinin yüzünden bilmiyorum. Gelen deli siniriyle ayakkabılarımı giyip hızlıca dışarı çıktım ve aralarına girdim. Fatih'e bakmamıştım ama tam önünde arkam dönük duruyordum. Nurdan bana ters ters bakarken sinirli ifadem tekrar oturmuştu yüzüme.
"Ne utanmaz bir kadınmışsın sen ya! Utanmıyor musun hala iftira atmaya? Anla artık o çocuk Fatih'in değil. Geçmişte kendi yaptığın şeyleri masum insanlara yükleyemezsin. O bir kere olur."
Son cümlemi söylerken resmen dibine girmiştim. Gerçekten ama gerçekten canını yakmak istediğim tek insandı. Fatih'i falan sevmiyordu anlamıştım bunu. Lânet bir aşağılık kompleksi ve egosunun sarsılmasından başka bir şey değildi yaptığının sebebi. Bir zamanlar beğenmeyip eliyle ittiği Fatih'in şu an kendisinden daha mutlu olması canını sıkmıştı büyük ihtimalle. Ne olursa olsun bizi ayırmayı başaramayacaktı. Ne olursa olsun ayrılmamıza Nurdan ya da başka bir insan sebep olamayacaktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Gülü Sevdim (Tamamlandı)
Teen Fiction"Bir gülü sevdim bir seni sevdim." (Kapak Tasarımı: @missb ) ~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~