Bölüm 5

11.4K 654 188
                                    

Aklıma gelenin başıma geleceğini bildiğim için Kurdun bu söylediğine pek şaşırmadım ama bu işe nasıl yapacağımı fazlası ile merak ediyordum.

"Karşımızda gerçekten çok gizli çalışan bir grup var. Başları kim. Kadınları nereden buluyorlar bilmiyoruz. Kadınları nereye saklıyorlar onu da bilmiyoruz. Fakat Zorla çalıştırılan bir grup kadın var. K0 görevin hem o kadınları kurtarmak hem de baştakini yakalamak.

Bu söylendiği kadar kolay olamayacak. Ama sürekli iletişim halinde olacağız.

"Oraya nasıl gireceğim."

"Bir aracımız sayesinde. Sarhoş babasının borçları yüzünden oraya satılan kız olacaksın. Piyonları biliyoruz bizim için önemli olan Şah. Şimdi hazırlan."

"Emredersiniz."

Odadan çıkıp hücrelerimizin bulunduğu alana geldim. Kendi hücreme girip üzerime eski yıpranmış bir pantolon ve tişört geçirdim.

Nasıl bir görev olacaktı. Ne kadar sürecekti bilmesem de içimde en ufak bir korku ya da şüphe bulunmuyordu. Üstesinden geleceğimi biliyordum.

...

Ön yargılar insanı kör ederdi. İleriyi görmesini engeller. Doğruları yanlışa çevirirdi. Tıpkı büyük bir yanlışın doğru algılanması gibi.

Genel ev, hayat kadını gibi kavramlar kulağa kötü geliyordu. Çünkü bize bu öğretilmişti. Bencil ve empati yeteneğinden yoksunduk çoğumuz. Kimin ne yaşadığını bilmeden bu hallere neyin düşürdüğünü bilmeden yargılıyor ve kesin hükmümüzü veriyorduk.

Bulunduğum eski arabanın arka koltuğunda benliğimden soyutlanmış bürüneceğim karakter olmuştum. Ürkek bir genç kızdım.

Yanımda içinin kötülüğü yüzüne yansımış nefesinde can bulmuş bir kadın oturuyordu. İlgi ile beni süzüyor. Bol ve eski kıyafetler içerisindeki bedenimi gözden geçiriyordu.

Nereye gideceğimizi biliyordum onlar söylememiş olsa da. Ama ondan sonrasına dair hiçbir fikrim yoktu.

Titrek mavi gözlerim dikiz aynasından beni seyreden adam ile karşılaştı. Bakışları kirli insanlardı bunlar.

Kullandığım lens aynı zamanda geniş açılı bir kameraydı. Gördüğüm her şeyi çekecek ve delil toplamamda bana yardımcı olacaktı. Aynı zamanda kulağımda nano teknoloji ile üretilmiş kulaklık vardı. Görüntüsü tıpkı bir bene benziyordu. Kimse bir kulaklık olduğunu anlayamazdı.

Geldiğimiz büyük lüks otele kısa bir bakış attım. Adının Necla olduğunu bildiğim kadın kolumu sert bir şekilde tutup yan tarafa doğru sürükle beni.

Otelin arka kapısında girdiğimizde buranın mutfak kapısı olduğunu anladım. Bir yandan korkak kız rolünü yapıyor bir yandan da görebileceğim kadar çok şey görmeye çalışıyordum.

Lobiye çıktığımızda kimse bize bakmıyordu sadece birkaç çalışan Necla'ya selam vermişti. Asansöre bindiğimizde 8. Katın düğmesine bastı. 4. Katta Stop düğmesine bastıktan sonra cebinden bir anahtar çıkardı ve tuşların en üstünde bulunan deliğe yerleştirdi.

Anahtarı çevirmesi ile birlikte tuşların alt tarafında bir bölme daha açıldı ve yeni rakamlar eklendi.

-4 ve -7 neden 1 ve 2 olmadığını anlamamıştım. -7'ye bastığında sert yüzü daha da gerilmiş kadar bir ifadeye bürünmüştü. Gözlerinde ise şeytani pırıltılar vardı. Bu görüntüden korkabilirdim şayet sadece pırıltısına sahip olduğu şeytanın efendisi olmasaydım.

Güçlü Kadınlar Serisi 2; HAYALETHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin