bölümler kadar medyadaki şarkıları da düzenlemek gerekiyor =)
Ayrılıklar başımızda,
Karabasan gibi her an uykumda...
Gittim...
Kaçtım...
Yıllar alıştırdı,
Unutturmadı be adam!
2 YIL SONRA...
Mira yine adamın profilinde ona bakıyordu. 2 yıl, koca 2 yıl geçmişti, ama ona bu 2 yılın tek artısı harika bir eğitim almış olması ve profesyonel bir bakım evinde staj yapmıştı.
"Bak bak beyefendiye bak, 'Fazla yalnız mıyım ne? "ymiş. Beter ol."
Hala onu gördüğünde ağlıyordu, hala ona baktığında içi sızlıyordu ve hala onu çok ama çok seviyordu. Herkese mutluluk oyunu oynayan mutsuz bir kızdı.
Tek tek yine yüzlerce fotosuna baktı adamın. Özlemişti... hem de çok.
Odasına baktı, tüm eşyaları toplanmıştı. Yarın dönüyordu. Onu muhtemelen görürdü ama ne tepki vereceğini bilmiyordu. Ya kendini tutamazsa, tam bir salak gibi ağlarsa. Onu görmemesi gerekiyordu. Yatağına uzandı.
"Beni nasıl bir Mert karşılayacak Allah'ım. Özlemiş mi, unutmuş mu? Mutlu mu, mutsuz mu? Seven bir adam mı yoksa gittiğimdeki kalpsiz bir adam mı? Bilmiyorum... Bilmiyorum işte." Ağlayarak -yine- uykuya daldı.
"Mira!"
"Zehra! İnanmıyorum. Ya ne çok özlemişim."
"Deli, bir daha seni asla bırakmam zaten."
"Abi!"
"Miniğim."
İki yılda unutmamıştı ama alışmıştı. Yaralar kapanmıyordu. Abisi haklı çıkmıştı. Sadece alışmıştı. Şimdi yapması gereken tek şey, onunla karşılaşmamak. İçine kanattığı gözyaşlarını kimsenin görmemesini sağlamak. Mutluluk maskesini takmış, yüzüne yalandan gülümsemelerini takıp gelmişti. Kimsenin acı çektiğini bilmesine gerek yoktu.
Hele de onun...
*
"İyi günler Burcu hanımla görüşecektim."
"Kim diyelim?"
"Mira derseniz?"
"Peki efendim biraz bekleteceğim." Derken telefonla aradı. "Burcu hanım?"
"Efendim Benan?"
"Mira hanım diye biri sizinle-" Burcu kadının lafını kesti. Ayağa kalktı ve "Mira mı? Hemen içeri al." Diye sevinçle şakıdı.
"Peki efendim."
"Sizi bekliyor buyurun."
"Teşekkür ederim." Mira biraz tedirgindi, tamam Mert bu şirkette değildi, ama yine de her an bir yerden çıkabilir gibi etrafa baka baka çıkıyordu.
Kapıyı tıklatmaya kalmadan Burcu kapıya kadar gelmiş ve kapıyı açmıştı.
"Mira? İnanmıyorum hoşgeldin."
"Hoşbulduk tatlım." Derken birbirlerine sarıldılar. Mira'nın aklına ilk karşılaştıkları gün geldi. Nasıl da sinir olmuştu kadına. Şimdi ise Zehra gibi olmasa da en sevdiği dostlarından biriydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BÜYÜK AŞKIM KÜÇÜK SEVGİLİM - B.A.S. * FİNAL
RomanceÜç büyük aşkın hikâyesi... Bir gidişle yaşanılan yıkımın ardından bahar yeniden gelebilir miydi? Yazı ardında bırakan bir yürek, sonbaharda çiçek açabilir miydi? Onu yangınlara atan ve her anıyla canını acıtan bir adam, ona mutluluğu verebilir miydi...