Size uzun ve güzel bir bölüm getirdim. Bizimkiler Türkiye'ye döndü, güzel bir bölüm oldu. Bunun şerefine sizlerden OY vermenizi bekliyorum. :)
Diğer YB Haftaya Cuma! Keyifli okumalar!:)
NOT: Bölüm sonundaki soruları cevaplamanızı çok istiyorum bir sonraki bölüm açısından.Lütfen
*-*-*-*-*
Karaca, günler sonra kendi evinde olduğu için mutluydu. Las Vegas'ta geçirilen o güzel geceden sonra bir gün daha orada kalmışlar, ardından birkaç günlük Avrupa turuna çıkmışlardı. Bir hafta sonra da Türkiye'ye ayak basmışlardı. Hava alanına indiklerinde Karaca'yı bir gerginlik sarmıştı. Herhangi bir kamera olması onu yorardı ancak böyle olmamıştı. Evlerine gelene kadar kimselere görünmemişlerdi.
"Evim evim güzel evim." dedi gülerek kapısında beklerken. Havasını bile özlemişti İstanbul'un. Hele ki insan evini nasıl özlemezdi?
"Özlemişim."
"Ben de öyle."
Karaca önden içeri girerken Barış da kapıda ki valizleri içeri taşıdı. Elleri belinde duran Karaca'yı arkasından sarıp öptü. "Burada evli olarak geçireceğimiz ilk gün."
"Dilerim sonu olmaz."
Barış dudak büzerek onu sıktı. Bu şakadan hoşlanmamıştı. "Güzel şeyler olacak. Bundan sonra çok daha güzel şeyler yaşayacağız. "
"O balayından sonra daha azı olmamalı zaten. Beni güzelliğe, rahatlığa alıştırdınız Barış Bey."
"Benim yanımdayken her zaman böyle olacaksın."
Barış gülerek onu öptükten sonra "Uçakta yedik ama acıktın mı? Ben biraz acıktım." diye konuştu.
"Biraz. Geceye doğru daha da acıkırım. Bir şeyler mi söyleyeceksin?"
Ne yiyeceklerine karar verdikten sonra bu mesele de hallolmuştu. Karaca evi havalandırırken Barış da valizleri yatak odasına taşıdı. Peşinden giden Karaca epeyce havasız kalan odanın camlarını açtıktan sonra valizleri açmaya başladı.
"Hepsini makineye atsak yeridir."
"Kuru temizlemeye göndeririz."
Karaca kaşlarını kaldırarak "Çamaşır makinesi nedir biliyor musun?" diye sordu.
"Kendisiyle pek haşır neşir olmadık ama sen şaşırtıcı bir şekilde olmuşa benziyorsun."
"Varlıklı bir ailede doğup tüm işlerimi yardımcılarımız yapsa da ben de bir şeyler biliyorum. Çamaşır yıkamayı herkes bilir. Evde de her şeyi kuru temizlemeye göndermezdik. O yüzden bunları ayıracağım." dedikten sonra makineye gideceklerle hassas görünenleri ayırdı. Onlar kuru temizlemeciye gidecekti.
Hepsini tek valize sığdırıp iki kat aşağıdaki çamaşır odasına götürdü. Peşinden gelen Barış'ın elinde su şişesi vardı. Dünden beridir çok su içiyordu.
"Gerçekten hiç çamaşır yıkamadın mı?"
"Bir ya da iki kere. Onu da birilerine sorarak."
"Senden beklemezdim aslında." dedi Karaca da valizdeki çamaşırları makineye atarken. Doğruldu. "Yıllardır her işini kendi yapan bir adam olarak şaşırdım."
"Benim de eksik bir yönüm varmış demek."
Karaca dudaklarını büzdü gülerek. Onun yanağından bir makas aldıktan sonra çamaşırlarını makineye atmaya devam etti. Renklilerle beyazları ayrı atacaktı. Yurt dışında geçirdiği tatillerde de ev de kaldığı zamanlar olmuştu. Elbette çamaşır, bulaşık, yemek hepsinden anlıyordu. Bunları en çok o zamanlar yapmıştı. Çamaşır işi bittikten sonra kapı çaldı. Yemekleri gelmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karaca ve Barış (Tutku ve Tehlike Serisi-2)
Romance(FİNAL YAPILDI)Hiçbir aşk bu kadar zor olmamış hiç kimse aşkı bu kadar çok istememişti. Aşktan dili yanmış bir kadın.. Aşktan intikamı uğruna vazgeçmiş bir adam.. Yaralarını sarmalarına engel olan ve geçmişten gelen büyük intikam.. Bir yanda masum...