Karaca ve Barış (Tutku ve Tehlike Serisi-2)

FİNAL-2

Canlarım geldik hikayenin sonuna..Yazarken en çok zorlandığım hikayeydi kuşkusuz ama çok da keyif alarak yazdım. Kimi zaman çok ara verdim kimi zaman daha sık yayınladım bölümleri ama her zaman desteğinizi gösterdiniz, hiç eksik etmediniz.. Sizlere ne kadar teşekkür etsem azdır. Bu hikaye bugünlere gelebildiyse de bu hepimizin başarısıdır..:)

Şimdi son kez sizlerden OY isteyeceğim.. Medyadaki şarkı Karaca ve Barış'ın düğün şarkısı..

DUYURU: Yeni hikayemizin tanıtımını da birkaç gün içerisinde burada yapacağım. Beni orada da yalnız bırakmazsanız çok sevinirim. Çok eğlenceli bir hikaye olacak. :)

Keyifli okumalar!

*-*-*-*-*-*

 Karaca, tüm sevdikleriyle beraber geçirdiği bu gece için hiç şüphesiz çok mutluydu. Baştan şu kına gecesini istememişti ama şu an anlıyordu ki çok eğlenceli bir şeydi. Daha önce de kına gecesi adı altında bir kaç geceye katılmıştı ama onlardan keyif alamamıştı, ön yargısı bu yüzdendi. 

Şimdi ise kızlarla dans ederken çok eğleniyordu. Tüm sevdikleri yanındaydı. Mekanı kapatmamışlardı, dışarıdan katılmak isteyen kadınlar varsa sorun değildi. Bu gece için sadece erkeklere giriş yasaktı. Tabi... bu ne kadar doğru olabilirdi?

Karaca sahneye bir an da çıkan erkek dansçıları görünce şaşırdı. Aslında bunu bekliyordu beklemesine ama iş fazla erotik bir hale gelmeye başlamış, adamlar soyunma moduna almışlardı kendilerini. 

"Bunu kim ayarladı?" derken aslında eğleniyordu ama şahsen annesi ve kayın validesinin olduğu bir ortamda böyle bir dansa şahit olması pek hoş olmamıştı sanki. 

Ahu "Ben. Hoşuna gitmedi mi? Sürpriz olur diye düşünmüştüm." derken gülüyordu ama o büyükleri hesaba katmamıştı. Açıkçası bunda bir sakınca yoktu. Hiç mi çıplak erkek görmemişlerdi sanki? Üstelik tamamen çıplakta değildiler. 

 Karaca bir şey diyecekti ama dansçılardan ikisi tarafından sahneye çekildiğinde söyleyeceği sözleri de yutmuş oldu. Dans etmesi için teşvik edilse de bir gözü diğerlerinin üzerindeydi. Utanıyor, eliyle yüzünü kapıyordu ancak bu çok uzun sürmedi. Sonunda dayanamayıp onlarla dans ederken her şeyi unuttu. Kendini ıslıklara, eğlenceli şarkılara bıraktı.

Dansçılarla işi bittikten sonra ise yerine geçtiğinde kayın validesi Deniz Hanım'ın gülerek "Bir an hiç dans etmeyeceksin sandım." dediğini işitti. "Bizim zamanımızda pek böyle şeyler yoktu. Daha sık yeni moda gecelere katılmamız lazım."

"Sever misiniz?"

"Gözünün önünde dans eden iyi vücutlu erkeklere kim hayır diyebilir?" 

Karaca'nın gözleri kısa bir an açıldı ama bu kısa sürdü. Ona ufak bir tebessüm etmekle gülmek arasında giderken gülüşünü durduramadı. Ona kadehini kaldıran Deniz Hanım'a karşılık verdi. "Açıkçası başta biraz utandım." dedi. "Sonuçta annemle sizin yanınızda bu şekilde dans etmek tuhaf geldi."

"Neden gelsin ki? Gençsiniz, bu bir eğlence. Bizim zamanımızda da olsaydı keşke. Bak ne güzel, unutamadığın bir gece oluyor." 

Ahu ve Güneş de bu konuşmalara şahit oluyordu bu sırada. İkisi de onlara bakmadan gülerken Karaca ikisine de "Gülün, gülün." dedi. 

Ahu "E bak ne güzel oldu işte. Deniz Hanımda çok kafa bir kadınmış yalnız. " dedi gülerek. Alay mı diyor, yoksa ciddi miydi bilemedi genç kız ama Güneş'e "Sen de bir şey söyle, eksik kalma." dedi.