~ KAHVERENGİ ~ +18

EVCİLİK OYUNU!

Güneş ışığı alya ve kağanın üzerine vuruyordu. Kağan gözlerini kırpıştırdı mırıldanarak. Tek gözünü açıp güneşin geldiği yöne baktı. Elini kaldırdı gözlerini gölgelemek için. Alyaya doğru baktı. Yine saçları önüne düşmüştü. Gülümsedi kağan belirli belirsiz. Alya kıpırdandı gözüne çarpan ışığın etkisiyle. Bişiler mırıldandı. Kağan kaşlarını çatarak ona baktı. Elini ona doğru uzatıp gözünü gölgeledi. Çalan telefon sesiyle baktı komodine. Alya gözlerini açtı hızla.

"-kağan?! Elif 'den bir haber mi var?"

Kağan alyaya bakıp telefonunu aldı.

"-abi kız gözlerini açtı. Durumu iyi"

Telefonu kapatıp alyaya baktı. Ayağa kalktı üstünü düzelterek.

"-kağan ne oldu? Kötü birşey -"

"-uyanmış. Durumu iyi."

Alya gülümseyerek baktı. Hızla kalktı.

"-peki onu görmeye gidebilir miyiz?"

Kağan umursamaz bir bakışla baktı.

"-gideriz değil mi? Ben hemen hazırlanıyorum!"

"-alya..."

Kağan hayır demek istedi ki alyanın gülücük saçan yüzüne ve tatlı telaşına dayanamayıp gözlerinin içine bakan alyaya baktı.

" - sen hazırlan. Ben aşağıdayım kahvaltıdan sonra gideriz!"

Alya başıyla onaylayıp hızla üstünü giyindi. Makyaj yapmamayı düşündü ama şiş gözlerini ve morlukları görünce yapmak zorunda kaldı hafifte olsa. Ayakkabılarını giyip aşağı adımladı. Mutfağa girdi. Kahve makinesi ile uğraşırken kağan içeri girdi.

" - hazırsan çıkalım!"

"-kahvaltı dan sonra demiştin?!"

"-dışarda yaparız uğraşma şimdi"

Gülümsemekle yetindi alya. Birlikte arabaya geçtiler. Alya kemerini taktı. Kısa bir süre sonra kağan arabayı park etti. Deniz kenarında bir yere gelmişlerdi. İndi alya kağan indiğinde. Birlikte mekana geçtiler. Oturdular köşede bir masaya. kağan baktı bıkkın bir şekilde. Alya gülümseyerek denizi izliyordu. İki garson kahvaltılıkları getirirken alya kağana baktı.

"-buraya sık geliyor musun?"

"-niye sordun?"

"-menüler gelmedi. Ne istediğimiz sorulmadı?!"

Kağan gülümsedi alayla.

"- buraya  sık gelirdim önceden sadece kahvaltıya.

" - tek başına mı? "

" - kahvaltıya  getirdiğim ilk kız değilsin."

"-hımm yani sadece kahvaltıya getiriyorsun"

Kağan alyaya çaktırmadan gülümsedi. Alya denize çevirdi tekrar başını. Çaylar masaya eklendi.

"- başka bir isteğiniz var mı efendim?"

"-eywallah"

Garson uzaklaşırken alya çayından yudum aldı. Birlikte kahvaltılarını ettiler.
Kağan deftere para bırakıp kalktı. Alya çantasını alıp sandalyesini düzeltti. Birlikte arabaya geçtiler. Hastaneye geldiklerinde alya indi hızlı adımlarla. Birlikte koridorda yürüdüler. Alya kağana baktı.