~ KAHVERENGİ ~ +18

CELLAT!

"-yavaş kızım!"

Yasemin hanımın elimden tutmasıyla gülümseyerek ona baktım.

"-teşekkür ederim"

Evet hastaneden çıkıyordum. Yasemin hanım ve hazal anne başımdaydı. Eda kursa gitmişti. Kağan yine ortada yoktu.. Hazal anne süleyman denen pisliğin icabına baktığını söylemişti. Doktor odaya girdiğinde gülümsedim.

"-eveet hastamız nasıl bakalım"

"-teşekkür ederim çok iyiyim."

"-güzel.. Çıkış işlemlerini kağan beyle hallettik. Sizi arabada beklediğini söyledi"

Başımla onayladım. Hazal anne ve yasemin hanımla asansöre yürüdük. Çıkışa geldiğimizde kağanı gördüm. Morali bozuk görünüyordu. Bize doğru gelirken onu süzdüm. Yüzüme bakmasını bekledim.

"-oğuz kağan.. Çıkış işlemlerini halletmişsin.. Herşey yolund-"

"-siz yasemin hanımla eve geçin"

Kağan yasemin hanımın elindeki çantayı çekiştirip elimden tuttu. Ne olduğunu anlamamış şekilde hazal annelere baktım. Kağan beni arabaya sürükledi. Adımları keskindi ve gergin nefesler alıyordu. Arabaya geldiğimizde arka kapıyı açıp bavulumu fırlattı. Şaşkınca ona bakarken başıyla arabaya geçmemi işaret etti. Yerime geçip oturdum. Kemerimi taktım.arabayı çalıştırıp gaza kökledi.

"-kağan nereye gidiyoruz?"

"-....."

"-bişey söylemeyecek misin?"

"-havan değişsin istedim. Dağ evine gidiyoruz"

"-dağ evi?".

Dedim anlamayarak. Camını açıp sigarasını yaktı.

"-gergin misin?"

"-yarın için doktordan randevu alacağım"

Dediğinde kaşlarımı çattım.

"-anlamadım. Yani kontrolüm falan mı var.. Doktor söylemedi."

"-kontrolün yok.."

"-peki ne için?"

"-jinekolog"

Dehşete uğrsmışçasına ona baktım.

"-ne saçmalıyorsun sen?"

"-aldıracaksın işte. Uzatmaya ne gerek var?"

"-ben eve dönmek istiyorum"

"-alya! Yarın randevun var.. Bitti"

"-bana zorla hiçbirşey yaptıramazsın! Eve dönmek istiyorum"

Gözlerim doluyordu ve nefes alamıyordum.

"-kağan dur artık..! Seninle gelmek istemiyorum"

Ben inmek istedikçe o daha çok gaza basıyordu. Artık gözyaşlarım akmış hatta hıçkırıklara boğulmuş haldeydim. Çaresizce ağlarken arabada sadece benim iç çekişlerim duyuluyordu. Dağ evine geldiğimizde kağan indi. Kapımı açıp sertçe kemerimi açtı. Bileğimden tutup bavulumu aldı. Beni eve sürüklerken ağlıyordum çocuk gibi. Eve girdiğimizde kağan  bavulu koltuğa attı.

"-geç otur!"

Sinirli sesi beni rahatsız ederken hayır anlamında başımı salladım.