~ KAHVERENGİ ~ +18

EN GÜZEL EMANET!

"-nasıl? Sizin işlere benziyor mu bu işler kağan bey?"

Dedim gülerek koltuğun diğer tarafına yığılmış olan kağana bakarak.
Derin bir nefes alıp verdi.

"-kendi işlerimi buna tercih ederim!"

Dediğinde kıkırdadım.

"-tabi silahla bu bir değil!"

Dediğimde tek kaşını kaldırıp bana baktı.gülümsememe karşılık gülümsedi.

"-ımm ben sana kahve yapayım. Hem yorgunluğunu alır."

"-tamam. Duşa gireceğim."

Başımla onayladım. Mıtfağa adımladım. Dolabı açtığımda bakındım. Dolapta doğru düzgün birşey kalmamıştı. Açıkçası acıkmıştım. Dudaklarımı büzdüm. Kağanın kahvesini yapmaya koyuldum. Kısık ateşte pişmiş seviyordu. Fincanı çıkarıp tezgaha koydum.arkamdan sarılan kollarla gülümsedim. Cezveyi tutup fincana sürükledim. Kağan boynuma öpücük bıraktığında başımı yatırdım.

"-kağan yapmaa! Kahve dökülecek"

Sakalını yanağıma sürttüğünde irkildim gülerek.

"-ımm hadi al!"

Fincanını eline tutuşturdum.

"-kendine niye yapmadın.?!"

"-ım. Hemen yapacağım.bu arada dolapta bir şey kalmamış."

Başını olumlu anlamda salladı.kendi kahvemi yapmaya koyuldum.

"-erhana söyleriz halleder"

"-hayır!"

Dediğimde neden bakışı attı.

"-Yani biz çıksak olur mu? Alışverişi biz yapsak?!"

Bir süre yüzümü süzdü. Ardından başını olumlu anlamda salladı.

"-tamam"

Gülümsedim. Kendi kahvemi de fincanıma koydum.birlikte salona geçtik.

"-ee alya hanım! Bugün ki iş planınız nedir?!"

"-ımm bıgünlük bence yeterince çalıştım."

Gülümseyerek bana baktı. Gözleri ellerimde kaldığında kaşlarını çattı.

"-alyansın nerde?!"

Parmağıma baktım. Fincanımı masaya bıraktım.

"-komodinde unuttum"

"-aslında bilerek takmadım. Sen takmıyorsun.. Bende takmsyacağım bundan sonra"

Dedim elini işaret ederek. Elimden tuttu. Parmağıma baktı. Gözlerime çevirdi kahverengi gözlerini.

"-o yüzük bir daha bu parmaktan çıkmayacak"

Sert uyarısı karşısında yutkundum gülümseyerek.

"-kahveni beğendin mi?!"

Dedim konuyu değiştirmek için. Sanırım cevabım onu germişti.

"-evet güzel. Hep böyle yap"

"-centilmenlik (doğru yazdığımdan emin değilim). gereği biz insanlar teşekkür ederiz nezaketen.. Tabi senin dünyanda nasıl bilmiyorum"

Gülerek bana baktı.

"-çok konuşma da giyin. Şu alışverişi yapalım"

"-ımmh! Giyiniğim zaten! Bekle hemen fincanları halledeyim geliyorum"