~ KAHVERENGİ ~ +18

YARGISIZ İNFAZ!

Oğuz kağan ölümcül bakışlarını benden alıp merdivenlere giderken arkasından baktım. Tedirginlikle merdivenlerden aşağı inerken herkesin gözü üstümüzdeydi. Hazal hanım beni süzerken kaçamak bir bakış attım.

"-otursana kızım"

Dediğinde baktım tekrar. Gülümsedi. Gülümsemeye çalışıp edanın yanına çöktüm. Servisler yapılırken eda gülümseyerek bana baktı.

"-yaşasın kalıyorsun!"

Dedi sevinçle. Bu durum beni rahatsız ederken nasıl gülebilirdim ki.? İçimden ofladım. Zor geçen bir kahvaltının ardından boğazımı temizledim.

"-kahvaltı için teşekkürler. Afiyet olsun"

Kalkmak için hareketlendiğimde oğuz kağan sertçe gözlerime baktı. Edaya bakış attoğında eda kulağıma doğru eğildi hafiften.

"-babam ve annem kalkmadan kalkmayız"

Başımla onayladım. Oturdum öylece. Toprak bey kalktığında baktım hızla. Resmen kaçacak yer arıyordum bi an önce.

"-afiyet olsun"

"-sana da canım,"

Dedi hazal hanım gülümseyerek. Hazal hanımla göz göze geldiğimizde gülümsedi. Gülümseyip kalktım. Eda da benimle birlikte kalktı. Odaya çıktık birlikte. Ben benim için hazırladıkları odaya girdim. Eda arkamdan girdiğinde ona baktım şaşkınca.

" - heeey sakın kaçacağını düşünme. Söyle bakalım abimin odasında senin ne işin vardı?"

Yutkundum zorla.

"-hadii alyaaa.. Zaten kahvaltıda yapmadın boş boş oturdun öylece"

"-şey doydum"

"-bırak şimdi doymayı.. Abimin odasına neden gittin ve en önemli soru siz nerden tanışıyorsunuz?"

Aslında tanışmıyoruz. Abin beni bacağımdan vuran bir psikopat!

Demek istesem de susmayı tercih ettim.

"-tanışmıyoruz aslında"

"-bence birbirinizden nefret edecek kadar birbirinizi tanıyorsunuz?"

Diyen hazal hanıma baktım. Ne ara gelmişti.?

"-ewet söyle bakalım.. Oğlumla sizin aranızda ne var?"

"-hiç bişi!"

Dedim heyecanlı bir sesle. Benim ani tepkime karşı birbirlerine bakıp gülümsediler.

" - oğuz kağan sana ne yaptı? "

" - şey.. Hiç.. Hiç bişi"

Dedim oğuz kağanın bana yapacaklarını düşünüp.

"-pekala ben öğreneceğim yeri bilirim"

Dedi hazal hanım çıkmadan önce.. Kapıdan dönüp bize baktı. Bana doğru yaklaştı.

"-bugün edayla birlikte alışverişe çıkın. Olır mu.. Bir kaç kıyafet al kendine. Sana bir kart vereceğim. -"

"-ama-"

"tiraz etmek yok.. Borç olarak veriyorum. İyileşince ödersin"

Dedi gülümseyerek. Ne diyeceğimi bilemez şekilde dururken elini yanağıma koydu.

"-toprak arslanın ricası"

Dedi göz kırpıp.. Ofladım tekrar tekrar içimden. Yanağımı okşadı..