Medyada İnşirah AĞÇA var.
Ecmel Erel
Korku.
Insanları yolundan vaz geciren, onları zayıf yapan seyler korkulardır. Insanlar korkularıyla yüzleşmelidir, eğer yüzleşmesse hayatta hep zayıf halka olarak kalırdı. Bu yüzden bu kucağımda yatan cici kızı korkuları ile yüzleştirecektim ama simdi değildi. Ilk önce onu toparlamalı ondan sonrada Tugayın işini halletmeliydim.Kucağımda olan minik bedene baktım. Oysaki bunları hak etmiyordu ama yinede yapacak bir şey yoktu. Ellerim saćlarında gezerken papatya kokusu burnuma doldu ve sinirlendim. Bu kokuyu Tugayda hissetmis olmalıydı. Onları bir an òyle görünce nedenini bilmediğim bir şekilde sol tarafım acımıştı. Cici kız Tugayın kucağında dururken bir yanda da kusamasına yardımcı olmak icin saçlarını tutuyordu.
Sen kimsinde İnşiranın saçlarını tutuyorsun!!!!
Sinirle odaya girip Tugayı bir kenara savurdum ve cici kız kafasını kaldırmadan gözlerini bağladım. Tugayı ise tek bakışım ve kesin sözümle dışarı cıkartmıştım.
Kollarımda debelenen bedene baktım. Sanki yapabilecek gibi beden kurtulmaya çalışıyordu, halbuki Tugayla rahatca sohbet ediyordu. Sinirle bedenini bedenime yapıştırırken benden yaşça da bedenen de cok küçüktü.
Onu sertce kaldırdığımda ise karnının ağrıdığını söylemis ve inlemişti ama şuan sinirim daha ağır basıyordu. Bedeninin bendenime yapışmasıyla birlikte burnumu saçlarında gezdirdim. Korkmuş olacak ki debelendi ama bunu yapmasına izin vermeden konuştum. Her şey biliyordum. Tugayın ilk başta konuşmasından şuana kadar herşeyi ama yinede itiraz etti. Dudaklarımı kulağına deydirdim, normalde insanların bana dokunmasından hoşlanmazdım itici gelirdi. Yatakta ki ilişkilerimde bile böyleydi beni öpemelerine asla izin vermezdim ama bu sefer ben dokunmak istiyor ve cici kızı merak ediyordum. O ise korkudan titriyordu ki zaten korktuğunuda itiraf etmişti.
Sonra birden kucağımda iki büklüm olup inlerken tek hamlede kucağıma alıp yatağa yatırdım. Yatağa yatîrmamla daha çok debelenirken aklından gecenleri anlamamak zor değildi. Ona dokunacağımdan korkuyordu. Halbu ki ne kadar da küçüktü, bedenende ruhande. Yüzümdeki gülümseyle ellerini bana vurmaya calışırken zorda olsa bağladım.
Onu tek hamlede kucağıma aldım. En iyisi burdaki odama götürüp benim doktoru cağırmaktı. Kolidorda ilerlerken birden Tugayı korumaya hatta ona adını bilmediğindrn dolayı iyilik maskesi demişti. Biran durdum ve o görmese bile yüzüne baktım.
Gercekten ona sadece yemek verdiği icin iyi biri olduğunu zannediyordu. Iste onu kaldırmak bu kadar kolaydı cunku saftı.
Derin bir nefes alıp buradaki odama götürdüm ve yatağa bıraktım. Sürekli ağlıyordu ve bu benim sinirlerimi dahada zıplatıyordu. Neden ağlıyordu ki sonucta bu olanlar kendi salaklıkları yüzündendi. O kadar ac kalıp birden o kadar ağır yemek midesimi mahfetmişti.
Sonra onu azarladım ve oda bana sinirliyken yapması gereken en son şeyi yaptı, karşılık verdi. Birden ellerimi boğazına yapışırken buldum. Benim bu halim kendimden çok baskalarına ama en cokta ona zarar veriyor olduğundan haberi yoktu ama yinede kokusu sayesinde sakinlesmeyi başardım.
Kokusu cok tuhafdı gercekten. Insanın icini hem huzurla kaplayıp sakinlestiriyordu hemde merak ettiriyordu. Nasıl olurda çok hafif hatta yok denecek kadar az bir koku onda bu kadar güzel durabilirdi?
Kafamdaki düşünceleri en kuytu köşeye atarken elimi boğazından cekip saçlarından tutarak boğazını ortaya cıkardım. Cığlıkları ve karın ağrısından dolayı inlemeleri odayı inletti.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
ESARET
Teen Fiction* Korkmadan sarıldığınız kişi aslında korkmanız gereken kişiyse o zaman ne yaparsınız? * Annesi trafik kazada vefat edince babası ile hayatta kalmaya calışan iyi kalpli, şirin dünya güzeli bir kız. En önemlisi ise her şeyden habersiz masum bir kız. ...