20. Kıskançlık

30.9K 926 641
                                    

ECMEL EREL

Kıskançlık nasıl bir duygu? Mesela kıskanınca insan ne yapar? Sinirlenir mi, üzülür mü yoksa kızar mı?

Bu duygu uzun süredir kendi benliğimde unutulmuş bir duyguydu, taki bu güne kadar. Tugayla kavga ettiğimizden dolayımıdır yoksa kendi yapımdanmıdır bilinmez ama en ufak sese uyanan ben bu gün İnşirahın erken geldiğini duymuştum. Kapının kapanmasıyla gözlerimi yavaşca acarken yüzümde bir gülümseme oldu.

Cici kız bu günde bana kahvaltı hazırlamaya gelmişti.

Kameraları acmakta kararsızken telefonuma gelen sesle cici kızı izlemektek vazgecip mesajıma baktım.

Amcam

"Akşam akrebe gel."

Cenemi kaşırken ne olduğunu merak etmiştim.

"Sorun ne amca?"

Anında görüldü olup cevap gelirken cevapla birlikte gözlerimi devirdim.

"Zahmet olacak ama bir kac pürüzü var. Onları halletmemiz gerekiyor."

"Yoksa bir isin mi var???"

Ust üste mesajlar gelirken amcamın cici kızı kasteddiğini biliyordum ama üstelemeden kısa ve net bir cevap verdim.

"Akşam akrepte olurum amca."

Tekrar cevap gelmezken kendimi yatağa bırakıp elimi inceledim. Kanlar kurumuş kötü bir görünüm sunsada halimden memnundum. Insiraha yaptıklarımdan dolayı bir ceza olarak düşünebilirdim bunu.

Yavaşca kalkıp aşağıya inerken evde ben haric farklı ayak sesleri duymak güzeldi. Yanlızlık kötü bir şeydi.

Mutfağın kapısına geldiğimde ise İnşirahın giydiklerini görmemle sinirlensemde aceleyle bana kahvaltı hazırlaması beni yatıştırıyordu ki dısardaki korumaları hatırlamamla yine sinirlendim. Insirahın fiziği giydiģi yüksek bel pantolon ve sacma sapan bir atletle ben burdayım derken o aşık olduğum saçları kalcalarına kadar uzanmıştı. Yavaş adımlarla tam arkasına gecerken fark ettirmede üzerine egilip gözlerimi kapayarak kokladım.

Bu muhteşem bir histi.
Resmen mis gibi papatya ve huzur kokuyordu.

Beni fakr etmesi ile birden cığlık atarken onu tutmuş ve kendime cevirmiştim. Göz göze geldiğimizde ise bir cok seyi gözlerimden okumasını anlamasını bekledim ama bu imkansızdı.

Kim derdi ki o beyaz odadaki canavarın bir gün uysallaşıp esirine aşık olacağını?

Gözlerine bir müddet daha bakarken bakışlarım dudaklarına kayması icin can atıyordu ama bunu yapamazdım, onu korutamazdım.

Beni merak edip sorması ise bana karşı ufakta olsa hislerinin ögrenmem cok hoşuma gitsede bir şey diyemedim. Ne diyebilirdim ki?

O canavar benim diyemezdim?
O zaman benden giderdi.

Bu yüzden elimi gösterip konuyu dağıtmıştım. İnsirah elimi gòrdüğünde isr o kadar endişelenmiştiki ellerimizin uyumunu bile fark etmemişti belkide. Benim büyük ve kanlı ellerim onun kücük ve masum elleriyle tam bir zıtlık uyumu yakalamıştı. Ama bir şeyi fark ettim ki ellerim İnşirahın ellerindeyken sanki kötülüğünsrn ve kanından ayrılmış gibi huzurlu ve sakindi.

O pansumanı dikkatle yapıp beni incitmemek icin gözlerini elimden ayırmazken bende ondan ayıramıyordum gözlerimi.

Cici kız yanımdaydı ve yaralarımı sarıyordu. Bense onun ellerini tutuyordum.

ESARETHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin