18. İş Günü

24.8K 918 411
                                    

İnşirah Ağça

Biz insanların hayatında her zaman olmasada zaman zaman belki küçük belki büyük mucizeler veya dönüm noktaları olmalıydı. Çünkü biz insanların her zaman günü, hali vakti iyi geçmeye bilirdi. Kötü günlerin dibini yaşadığımız hatta ve hatta tövbe haşa Allah korkusu olmadan  intahara kalkıştığmız zamanlar bile olabilirdi. Belkide ailemizi kaybede bilirdik ama yinede her şeye rağmen toparlanıp sabretmemiz gerekiyordu.

Daha doģrusu ben Hatice ablanın sayesinda sabretmeyi ve bir gün her şeyin gecip iyi şeylerinbaşlayacağına inanmak istemeye başlamıştım.

Derin bir nefes alıp saate baktım.

06:12

Bu gün hic olmadığı kadar erken kalmıştım çünkü bu gün ilk iş günümdü. Bu fikre gülümserken hızla yatağımdan kalkıp kendime gelmeye çalıştım. Bir müddet daha etrafıma bakarken hızla banyoya gittim, rutin işlerimi halledip yüzümü yıkayarak banyodan cıktım. Gülümseyerek ilk camı acıp odamı havalandırırken icim soğuk havayla titresede dolabımın yanına gittim.

Işe uygun kıyafet bakmaya baslarken bir yandan da Ecmel beye kahvaltıda ne yapsam diye düsünüyordum. Kokan isini ve kendini rahatsız edecek seyler yapmamalıydım. Dolabımdan zorda olsa işe uygun kırmız bir kıyafet secerken gayet şık ve bir yandanda ilk gün icinde sade bir şey olmasına dikkat etmiştim.medya.

Üzerimi giyip makyaj masasına otururken biran yüzümde ki gülümsemeye baktım.

Ben bu gün mutluydum.

Belkide yeni başlangıçlar ve yeni insanlar bana iyi gelebilirdi. Derin bir nefes alırken gülümsememi bozmadan ilk saclarımı tepeden sıkı ve gergin bir at kuyruğu yaptım. Uçlarını ise hafif bir şekilde dalgalandırırken böylesinin yeterli olduğunu düşünüp makyaja gectim. Fondeteni tek kat doğal bir sekilde sürerken pudrada sürüp göz makyajımı gectim. Gözlerimde doğallık yakalarken dudaklarına kırmızı mat rujla gayet güzel olmuştum.

Saate baktığımda 07"00 olduğunu gördüm hızla son kez aynaya bakarken bu gün gec kalamazdım.

Zarif bir küpe kola saati ve parfümle her şeyi tamamlarken en çok parfümü sıkmıştım cünkü hafifti ve is icin kalıcı olmasını istiyordum. Cantamı ve telefonumu alıp sonkez kendime bakıp evden cıkmıştım.

Aslında dün akşam Ecmel bey beni bırakırken bir kac gün sonra başlaya bileceğimi söylemişti ama ben hayatımı devam ettirmek istedigim icin ertelemek istememiştim isimi. Binadaki kapıdan dışarı cıktığımda ise takım elbiseli adamlar beni karşılamıştım. Bu durum beni gersede gülümsemeye çalıştım.

Her takım elbiseli adam kötü değildi.

"Mereba günaydın."

Adamlar kafalarını sallarken

"Günaydın efendim buyrun."deyip kapımı actı.

Arabanın yanına gelirken benden yaşca belkide çok büyük adama baktım.

"Teşekkürler."derken arabaya gecmiştim.

Aslında Ecmel beye ne kdr kendim gelirim desemde beni sert bakışıyla susturmuş araba yollayacağını belirtmişti. Yola devam ederken heycanım biraz olsun azalmazken derin nefesler aldım. Kısa sürede ihtişamlı eve gelirken kapımın acılmasıyla ağzımdan ufak bir şaşkınlık nidası cıktı.

"Eve bak be."

Kapımı acan gülümsekren utangaclıkla ona döndüm.

"Herhalde böyle evler bizim gibiler icin hayeldir dimi abi?"

ESARETHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin